Safiye Alağaş/İstanbul-Jinnews
Gülsüm Uygun, 5 yıl süren ilişkisini 2016 yılında bitirdi. Ayrıldık kararından sonra sürekli olarak tehdit ve tacize maruz bırakıldı. Yaşadıkları nedeniyle suç duyurusunda bulunan Uygun’un davası 47. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Devam eden davaya olmasına rağmen hala tehditlere maruz kalan Uygun, yaşadıklarını anlatarak bu sorunlarını kadınlarla paylaşmanın önemine dikkat çekti. Ayrıldığı erkeğin kendisini bırakmak istemediğini bu nedenle de sürekli baskı uyguladığını belirten Uygun, şöyle konuştu: “Önceleri bir şey yapmayacağını düşündüğüm için umursamadım. Ancak çalıştığım iş yerinin otoparkında aracın içinde darp edildim. Darp raporu alarak suç duyurusunda bulundum. Açılan dava sonucunda da ceza almadı, sadece uzaklaştırma kararı verildi. Fakat sonrasında tekrar tehdit edildim. Sözlü ve fiziksel tacizleri devam ediyor. Bunları 2016 yılından beri her gün yaşıyorum.”
‘5 gün hapiste yattı’
Uzaklaştırma kararını ihlal ettiği için erkeğe 5 gün hapis cezası verildiğini belirten Uygun: “Hapiste yatmış olmasına rağmen takipleri hala devam etmekte. Psikolojik olarak büyük bir şiddet altındayım. Bununla mücadele etmeye karar verdim. Çünkü ölümle tehdit edildim. Ben bu insan tarafından öldürülebilirdim. Benim çevremdeki insanları dahi arayıp tehdit ediyor. Durumu artık iş yerime bildirmek zorunda kaldım. Otopark talep ettim. Bu şekilde olunca bütün çevrem bundan haberdar oldu. Mücadeleme devam edeceğim” diye konuştu.
‘Kadınlar korkmasın’
Kadınların mücadelede yalnız olmadığını vurgulayan Uygun, son olarak şöyle konuştu: “Öncelikle birçok kadın örgütü var. Psikolojik olarak destek alabiliriz. Ben çok yalnız bıraktım kendimi. Kimseden yardım istemedim. Toplumun yaklaşımı yüzünden kadınlarda bir ‘utanma’ hissi oluşuyor, yaşadıklarını duyurmuyor. Ben bunları aştım. Daha doğrusu ben anlattıkça, paylaştıkça güçlü olduğumu hissettim. Çünkü mücadele ediyorum. Bir sonuç alabileceğimi düşünüyorum. Kadınlar kesinlikle korkmasınlar. Haklarını arasınlar. Çevreden çekinmesinler, yardım istesinler. Türkiye’de bunu yapmak çok zor ancak imkansız değil. Başarabiliriz.”