Simit Sarayı sahibi Kavukçu’nun ‘hızlı yükselişinin sırrı ve şirketine Ziraat Bankası’nın ortak olması tartışmaları sürerken, Samsun’da yurttaşın simidine el konuldu
Ziraat Bankası’nın halkın parası ile batık şirketleri “satın alması” tartışmaları gündemden düşmüyor. Bankanın Simit Sarayı’nın yüzde 51’ini satın almak için ne kadar para ödediği henüz açıklanmazken, şirket ile ilgili yeni bilgiler ortaya çıkıyor. Çiftçiyi desteklemek için kurulan bankanın zarar eden çiftçi yerine batık şirketleri kurtarmasına tepkiler sürüyor. Devlet yandaş firmaları kurtarmak için milyon dolarlar harcarken, sokakta ise zabıtalar simit satan yurttaşların tezgâhlarına el koyuyor.
Tezgahına el konuldu
Simit tartışmaları devam ederken, 3 gün önce Samsun’da zabıtaların yaşlı kadının simit tezgâhına el koyduğu görüntülerin ardından önceki gün de benzer bir olay Çorum’da yaşandı. Sosyal medyada yayılan görüntülerde AKP’li Çorum Belediyesi zabıtalarının, bir simitçinin tezgâhını dağıttığı görülüyor.
‘Halk görsün’
Sosyal medyada Anka Haber Ajansı’nın görüntüleri olarak yayınlanan videoda, simitçi ile zabıta arasında şu diyaloglar geçiyor:
Zabıta: Bana bağırma!
Simitçi: Sana bağırmıyorum. Niye kırdın benim tezgâhımı. Ben ne yaptım sana?
Zabıta: Artistlik yapma!
S: 25 senedir simitçiyim ben.
Z: Polis çağırın!
S: Çağır, ben sana saygısızlık yapıyor muyum? Silah mı çekiyorum? Al götür buyur. Halk da görsün.
Z: Sen ekmek yiyemezsin böyle yaparsan.
S: Sen mi kurtaracaksın Çorum Belediyesi’ni?
Z: Sen yiyemezsin. Ben yedirmem sana
Patronun milyon dolarlık ‘başarısı’
Tartışmaların odağındaki isimlerden Simit Sarayı sahibi Abdullah Kavukçu’nun bir yıl önce basına verdiği demeç akıllara birçok soru işareti getirdi. 29 Ocak 2018’de havuz medyası Star’a röportaj veren Kavukçu, tam “bir başarı öyküsü” portresi çizerken, şirketin kazancı ve değerini de açıklıyor.
‘Çok hızlı büyüdük’
22 ülkede 430 şubeleri olduğunu belirten Kavukçu, günde 1 milyon ziyaretçileri olduğunu söylüyor. 2002’de kurulup kısa bir sürede büyüdüklerini belirten Kavukçu, cirolarının yüzde 65’inin de yurt dışından geldiğini belirtti. Röportajın devamında ise Kavukçu şunları dile getiriyor: “2012 yılından sonra yurt dışına açıldık. Çok hızlı büyüdük. Şu anda 22 ülkeye satış yapıyoruz ve ciromuzun yüzde 65’ini yurt dışından alıyoruz. 22 ülkede, 11 bin 250 çalışanımız var. 1 milyon müşteriye ev sahipliği yapıyoruz. Oxford Street Caddesi’nde bugün 5 tane mağazamız oldu. Bugün 120 bin poundluk mağazamız da var. En düşük mağazamızın aylık kirası 70 bin pound. Yani yıllık 1 milyon 200 bin pound kira ödüyoruz.”
‘Emeği geçenlere’
teşekkür Londra, Suudi Arabistan ve Dubai’de hızla büyüdüklerini belirten Kavukçu, “Şu anda 430’dan fazla mağazamız var. Türkiye’nin her noktasında olacağız. Orta vadede ise sözleşmesini yaptığımız, 3 yıl içinde açılacak 930 mağaza var. Sadece Amerika’da 500 mağaza açacağız” diyor. Kavukçu son olarak ise, “Simit Sarayı’nı bugünlere getiren herkese çok teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini bitiriyor.
YönetimKurulu Halkbank’tan
Simit Saray’ının yüzde 51’ini satın alan Ziraat Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş. (Ziraat GSYO) Ziraat Finans Grubu’na bağlı olarak 8 Kasım 2018’de kurulurken, dikkat çekici bir nokta ise yönetim kurulu üyelerinin çoğunun Halkbank’ta bir süre çalışmış isimler olması. Bir yılı yeni dolan kurum, Türkiye’nin en önemli şirketlerini ya satın aldı ya da kredilerle batmaktan kurtardı.
Üst görevler almışlar
Kurumun internet sitesinde yeni yatırımlar için kurulduğu belirtilirken, kurum son bir yılda sadece batmakta olan firmaları “ortaklık” adı altında kurtarma faaliyeti yürüttü. Kurumun Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın aynı zamanda Türkiye Bankalar Birliği Başkanlığı’nı da yürütürken, Aydın dâhil, yönetim kurulundaki 5 isimden 4’ü ABD tarafından “kara para aklama” davasında yargılanan Halkbank’ta çeşitli zamanlarda çeşitli görevlerde çalışmış isimler.
Ağır cezada yargılandı
Kavukçu için başka bir iddia ise 16 Aralık 2019’da tele1.com’da çıktı. Habere göre, Kavukçu geçmişte Emlak Menkul Değerler’in batmasında rol alan isimler arasında yer alıyor. Buna göre, Emlak Menkul Değerler 1999’da o günün parasıyla 11 trilyon lira zarara uğratılmış, buna sebep olan dönemin yönetimiyle birlikte Kavukçu da Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmıştı. Kavukçu olayda yönetimin usulsüz kredi açtığı müşteriler arasında sayılıyor.
Meğer Ankara’da dayısı varmış
Kavukçu için başka bir iddia ortaya çıktı. Sözcü gazetesi yazarı Serpil Yılmaz, “İşin içinde siyaset var. Eski AK Parti Milletvekili Tevhit Karakaya, Abdullah Kavukçu’nun dayısı” dedi. Radyo Karakutu’da yayınlanan Bidebunuizle programında Yavuz Oğhan’a konuşan Yılmaz, “Kavukçu’nun siyaset arenasında bir isimle akrabalık bağı var. Eski AK Parti Milletvekili Tevhit Karakaya, Abdullah Kavukçu’nun dayısı. Bu ahbap çavuş ilişkisi dediğimiz şeyi ekonomide görüyoruz” dedi. Dünyanın 25 ülkesinde franchisingleri var. Bunlar sadece bir marka yaratmış. Yurtdışında dükkân açan markalara destek veren Turquality diye bir sistem var. Bu sistem markalara yüzde 50 kira desteği veriyor” diyen Yılmaz, siyasetin insanları azdırdığını belirterek, “Adama sürekli para geliyor. Kendine uçak almış. Şimdi ailesiyle Londra’da yaşıyor. Dosyada 500 milyon dolar bilgisi var” dedi.
