Üzerinden 6 yıl geçen sokağa çıkma yasakları döneminde 5 ayrı yasaktan 90’ı aşkın kişinin yaşamını yitirdiği Yüksekova’da oğlu Ali Kaval’ın kaybeden Abdulhakim Kaval, “Ne yaparlarsa yapsınlar, asla boyun eğmedik, eğmeyeceğiz” dedi
Sokağa çıkma yasağının ilan edildiği kentlerden biri olan Hakkari’nin Yüksekova ilçesi aralıklarla 5 kez yasak uygulandı. Kentteki 79 günle en uzun ve en kapsamlı yasak, 13 Mart-31 Ekim 2016 tarihleri arasında yaşanırken, 90’ı aşkın kişi yaşamını yitirdi.
Yasak sırasında kente bağlı Cumhuriyet, Güngör, Orman, Kışla, Mezarlık ve Dize mahallelerinde şiddetli çatışmalar yaşandı. Yaşamını yitirenlerden bazılarının cenazesi uzun aradan sonra verilirken, halen kimliği ve sayısı tespit edilmeyen birçok cenaze Erzurum’da kimsesizler mezarlığına defnedildi. Nüfusu 120 bin olan ilçedeki yüzde 80 zorunlu göç yaşandı.
Axin’e kim bakacak?
Yüksekova’daki özyönetim direnişinde yaşamını yitirenlerden biri de YPS’li Ali Kaval. Esentepe Mahallesi’nde çıkan çatışmada yaşamını yitiren 17 yaşındaki Kaval, evli ve bir çocuk babasıydı. Kaval’ın yaşamını yitirdiği sırada 2 buçuk aylık olan kızı Irmak (Axin), 6 yaşına girdi. Kaval’ın babası 48 yaşındaki Abdulhakim Kaval, o dönem yaşadıklarını anlatı.Oğlunun yaşamını yitirdiği sırada Çukurca’da inşaatta çalıştığını belirten baba Kaval, bundan kaynaklı da acısının büyük olduğunu dile getirerek, “En büyük üzüntüm bu değerli insanlara yeterince sahip çıkamadık. Her zaman bu değerli insanlara sahip çıkmalıyız. Heval Ali, her zaman yoldaşlarına sahip çıkardı ve fedakardı. Çatışmalar sırasında eşim bana kentten çıkmamız gerektiğini söyledi. Ben de eşime ‘Buradan çıkmıyorum, oğlumdan daha değerli değilim’ dedim. Eşim bu kez, ‘Küçük çocuğu bize emanettir, ben, sen ölürsek Axin’e ve bize kim bakacak’ dedi. Bunun üzerine Hakkari’ye gittik. Axin, oğlumun bize emanetidir. Doğru yolu her zaman Axin’e göstereceğiz ve yolumuzdan da asla dönmeyeceğiz” dedi.
Unutmama çağrısı
Devletin tüm zulmü ve vahşetine karşı ilçe halkının boyun eğmediğine vurgu yapan baba Kaval, şöyle devam etti: “Bedenimizde bir damla kan kalıncaya kadar boyun eğmeyiz. Bize vahşet uygulasalar da öldürseler de bizler boyun eğmeyiz. Bir diğer boyutu da Kürtlerin birlik olmamasıdır. Eğer, birlik olmuş olsaydık bunlar başımıza gelmezdi. Burada benim çocuğum öldü, Başur’da, Rojava’da ve Rojhilat’ta ölen de benim çocuğumdur. Kürt halkı, yeterince çekti. Birlik olmazsak başımıza çok büyük felaketler gelir. Tüm halkımıza birlik olma çağrısı ve yaşananları unutmama çağrısı yapıyorum.”
Mehmet Şah Oruç/Hakkari-MA