Dün görülen ‘Cumhurbaşkanı Hakaret’ davasında Yüksekdağ’, ‘Adalette tersten işliyor. Asıl söz söylediğimiz için biz değil, bizi baskılayan, tutuklayanların yargılanması, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yargılanması gerekir” dedi
Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ hakkında gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklanmasına ilişkin yaptıkları yazılı açıklama nedeniyle “Cumhurbaşkanı Hakaret” gerekçesiyle açılan davanın duruşması dün Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yetkisizlik kararı ile gönderilen davanın ikinci duruşmasına Yüksekdağ Kandıra 1 No’lu F Tipi Kapalı Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Yüksekdağ’ın avukatları Bilal Erman ve Maviş Aydın’ın yanı sıra AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın vekili avukat Sami Kabadayı da duruşma salonunda hazır bulundu.
‘Eleştiri hakkıma müdahale var’
SEGBİS sorununun halledilmesi üzerine duruşma kimlik tespiti ile başladı. Savunma yapan Yüksekdağ, HDP’li siyasetçilerin artık tutuklanmasının dahi siyasi iktidar açısından yeterli olmadığını kaydeden Yüksekdağ, şunları söyledi: “Cumhurbaşkanlığına hakarette 30 bin kişi hakkında davalar açılmış durumda. 30 bin insan hakkında ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçlamasıyla yargılama yapılıyorsa o ülkede söz söyleme özgürlüğü, eleştirme özgürlüğü yok demektir. Eleştiren herkes suçlu ilan ediliyor. Basit bir hukuk süreci olarak algılamam mümkün değil. Mağdur olan sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP Genel Başkanı Erdoğan değildir. Benim, yargılanan diğer insanlardır. Benim eleştiri hakkıma müdahale var. Adalette tersten işliyor. Adaletsizlik, haksızlık ve siyasi baskı ile karşı karşıyayım. Asıl söz söylediğimiz için biz değil, bizi baskılayan, tutuklayanların yargılanması, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yargılanması gerekir.”
‘Her gün bize katil diyor’
Hükümet sözcüleri ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her gün HDP’li siyasetçileri hedef aldığını, hakaretlerde bulunduğunu dile getiren Yüksekdağ, “Her gün bize katil diyerek, ağır suçlamalarla itham ediyor. Benim suçlandığım açıklama formel, siyasi eleştirilerin olduğu bir açıklamadır” dedi.
‘Bunun neresi suç?’
İddianamede yer alan suçlama konusu paragrafı okuyan Yüksekdağ, “Adalet mekanizması iktidarın ve Saray’ın denetimi altında davranmaktadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapılan haberin bedelini ödetmek için tutuklatmayı dayatmıştır’ bu ifadeler var. Herhangi bir suç hakaret içermiyor. Diplomatik bir dille açıklamadır. Hakaret yoktur. Bunun neresinde hakaret var. Cumhurbaşkanı tutuklanması gereken insanları işaret etmiyor mu? Biz olanı söylemişiz. Bunun neresi suç? Açıkça tutuklanmamızın talimatını verdi. Yargı bugün siyasallaşmış durumda” dedi.
‘Gerçekten ayıptır’
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da seslenen Yüksekdağ, “Ya gerçekten ayıptır, Cumhurbaşkanı’na da ayıptır. Benim daha sert yaptığım, hatta hakaret içerecek açıklamalarım var. Bari oturup, onların dökümünü yapsınlar. O sözlere dava açsınlar” dedi. Yüksekdağ, sözlerinin suç olmadığını savundu.
Yüksekdağ’ın avukatı Maviş Aydın da müvekkilinin beyanlarına katıldığını belirterek, yazılı savunma yapacaklarını söyledi.
Savcı ceza istedi
İddia makamı mütalaasında Yüksekdağ’ın “ Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçlamasıyla 1 yıl ile 4 yıl arasında cezalandırılmasını talep etti. Ara kararını veren mahkeme heyeti, Yüksekdağ ve avukatlarının süre talebini kabul ederek bir sonraki duruşmayı 12 Kasım tarihine erteledi.
Suçlama konusu açıklama:
Suçlamaya konu olan 26 Kasım 2015 tarihinde yayınlanan yazılı açıklama şöyle: Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün yaptıkları haberden dolayı tutuklanmalarını en sert biçimde kınıyoruz. Atılan bu adım Türkiye’deki bazı gerçeklerin bir kez daha görülmesine yol açmıştır. Türkiye’de düşünce ve ifade özgürlüğü, halkın haber alma ve basın özgürlüğü her gün ayaklar altına alınmakta ve çiğnenmektedir. Evrensel ve demokratik hiçbir ölçü geçerli değildir. Adalet mekanizması iktidarın ve Saray’ın denetimi altında davranmaktadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapılan haberin bedelini ödetmek için tutuklatmayı dayatmıştır.
HABER MERKEZİ