Xerzan (Garzan) Mezarlığı’na yapılan saldırı sonrası 2017 yılında alınarak İstanbul’a getirilen HPG’lilere ait cenazeler tüm başvurulara rağmen ailelere verilmiyor
Kurdistan’da yürütülen özel savaş politikalarının bir devamı olarak mezarlık ve cenazelere yönelik saldırıları kapsamında Bedlîs’in (Bitlis) Oleka Jor köyünde 19 Aralık 2017’de iş makineleri ile tahrip edilen Xerzan (Garzan) Mezarlığı’dan çıkarılan HPG’lilere ait 300’e yakın cenazenin birçoğu aradan geçen zaman rağmen ailelerine verilmiş değil.
2 Ocak 2018’de Bitlis Valiliği tarafından yapılan açıklamayla İstanbul Adli Tıp Kurumu’na (ATK) götürüldükleri öğrenilen ve İstanbul’da Kilyos Mezarlığı’ndaki kimsesizler için ayrılan parsellere defnedildiği ortaya çıkan cenazeler için tüm başvurulara rağmen şimdiye kadar ancak 20 cenaze ailelere verilmiş durumda.
Xerzan Mezarlığı’ndan cenazelerin çıkarılmasına ilişkin hem İstanbul’da hem Bedlîs’te dava açıldı. ÖHD İstanbul Şubesi, olayı Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşısa da hala bir karar verilmiş değil.
Dava sürecine dair konuşan Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Üyesi Avukat Deniz Yıldız, 2015’den sonra mezarlıklara yönelik benzer uygulamaların arttığını söyledi.
Hala birçoğu verilmedi
19 Aralık 2017’de mezarlığın kepçelerle yerle bir edildiğini hatırlatan Yıldız, “Yapılan hukuksuzluklar üzerine biz suç duyurusunda bulunduk ancak Bedlîs’teki suç duyuruları hala askıda, hala cevap alamadık. Cumhuriyet Başsavcılığına sık sık talepte bulunmamamıza rağmen hala cevap alamadık. Şuana kadar 261 cenazeden sadece 23’ü ailelerine teslim edildiği bilgisi var. Yani ailelere teslim edilmesi gereken cenazeler, kutular halinde 50 metrekarelik bir kaldırıma gömüldü. Bu durum hukuka aykırı olmanın yanı sıra, hiçbir dinde, mezhepte olmayan bir uygulama ve insani olmayan şekilde gömüldü” dedi.
Bir travmaya döndü
Tüm girişimlere rağmen bunu yapan sorumluların tespit edilmediğini ve cezalandırılmadığını hatırlatan Yıldız, “Bu durum aileler için travmayla döndü. Gelen anne-babalar genelde yaşlı ve ekonomik olarak zor durumda olan kişilerdi. Bu aileler bir umutla, ‘cenazelerimizi alıp gideceğiz’ diyerek geliyorlardı ama cenazelerini almaları 3 yıl sürdü. Ailelere bu süreçte ıstırap çektirildi. Bunu yapanların özür dilemesi ve yargılanmaları gerekiyor ama bırakın özrü bunu yapanın kim olduğunu dahi bilmiyoruz” dedi.
AİHM’den sonuç çıkmıyor
Yıllar içinde farklı kentler ve farklı zamanlarda HPG’lilerin mezarlarına saldırıların olduğunu hatırlatan Yıldız, “Geçen iki yıl içerisinde Mûş, Amed, Elih ve Wan’da mezarlıklar kolluk kuvvetleri tarafından balyozlarla paramparça edildi. Biz buna ilişkin suç duyurularında bulunduk, hepsinden de takipsizlik kararı çıktı ve şu an Anayasa Mahkemesi’ne başvurduk fakat bundan bir sonuç alacağımızı düşünmüyorum. Bazı durumlarda AİHM’den de sonuç alamıyoruz. Bunun nedeni ülkeler arasındaki politik durumlar, beklentiler ve çıkarlar söz konusu oluyor. Bu yüzden AİHM vermesi gereken kararları vermiyor” diye konuştu.
İSTANBUL