133 gündür kayıp olan Hürmüz Diril’in akıbetinin belirsiz kalmasından dolayı kaygılı olduklarını belirten yeğeni George Diril, başından beri yetkililerin yeterli çabayı göstermediklerini söyledi
Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesine bağlı Kovankaya (Mehrî) Köyü’nde yaşayan Hürmüz ve Şimoni Diril çifti, 11 Ocak’ta kimliği belirsiz kişi ya da kişiler tarafından kaçırıldı. Çiftlerden Şimoni Diril’in cenazesi 70 gün sonra, 19 Mart’ta Hezil Çayı’nın kenarında bulunurken, Hürmüz Diril’in akıbeti ise halen belirsizliğini koruyor. Çiftin kaybolmasına ilişkin başlatılan soruşturma hakkında alelacele “gizlilik” kararı verilirken, konuya dair geçtiğimiz günlerde açıklama yapan HPG, çiftin 3 kişiden oluşan bir kontra grubu tarafından kaçırıldığını ve her ikisinin de öldürülerek cansız bedenlerinin Hezil Çayı’na atıldığının açıkladı.
‘Bir belirsizlik var’
Mezopotamya Ajansı’ndan Ahmet Kanbal’ın haberine göre, olayı başından bu yana yakından takip eden Hürmüz Diril’in yeğeni George Diril, köyde Diril çifti dışında yaşayan tek kişi ve akrabaları olan kişinin ifadelerine dikkati çekti. Kişinin verdiği ifadelerin çelişkili olduğunu söyleyen Diril, “Korkutulduğunu ve tehdit edildiğini beyan etti. Savcılık 2 defa ifadesine başvurdu. İlkinde görgü tanığı olarak ikincisinde şüpheli olarak ifadesine başvuruldu. Gerçekten de sadece tehdit edildiği, korkutulduğu için mi böyle bir belirsizlik var ortada. Bilemiyorum ama net bir şey de söyleyemiyorum. Şahıs ilk ifadesinde Diril çiftini 3 PKK üyesinin kaçırdığını söylemişti ve peşlerinden gidip, ‘nereye götürülüyorsunuz’ dediğinde orada korkutulduğunu söylüyor. Hakikaten neyin doğru olup, olmadığını bilmiyoruz” dedi.
Detaylı otopsi raporu bekleniyor
Şimoni Diril’in ön otopsi raporunda, “uzun süre suda kalmasına bağlı olarak vücudunda sabunlaşma meydana geldiğinin” belirtildiğini aktaran Diril, bunun dışında ön otopsi raporunda ölüm olayının nasıl veya ne ile oluştuğuna dair bilgi olmadığını paylaştı. Aradan geçen zamana rağmen Şimoni Diril’in ayrıntılı otopsi raporunun çıkmadığını ifade eden Diril, olayın nasıl yaşandığına dair bilgilerin detaylı otopsi raporu ile çıkmasını beklediklerini söyledi.
‘Varlığımızdan rahatsız olanlar var’
Olayın aydınlatılması çağrısı yapan Diril, “Amcam, 10 senedir bu köyün olmasının sebebi. Köy 1994’te boşaltıldığından beri boştu. 1994’te bölgedeki binlerce köy gibi yakılıp, yıkıldı. Amcam köyü yeniden kurma hayali ile gitmiş olmasaydı, köy hala boş olacaktı. Bir nebze de olsa oradaki varlığımızdan rahatsız olan kesimler olabilir. Kimliğimiz nedeniyle istenmediğimiz saklı bir şey değil” diye konuştu.
Kendi çabamızla arama faaliyetlerini yürüttük
Hürmüz Diril’in akıbetinin belirsiz kalmasından dolayı kaygılı olduklarını belirten Diril, başından beri yetkililerin yeterli çabayı göstermediklerini ifade etti. Diril, yetkililerin arama çalışmalarının yapıldığı yönündeki beyanlarına da değinerek, “Yapılan gerçekten bir arama faaliyeti miydi, onu bile sorguluyorum. Arama bir sonuca ulaşmak için yapılır. İki gün yapılıp bırakılmaz. Biz bugüne kadar kendi çabamızla arama faaliyetlerini yürüttük. Hiçbir teknik imkanımız da yok. Yetkililerin yardımcı olması gerekiyor. Bölgenin takip edildiğini biliyoruz. İstekli bir şekilde bu soruşturma yürütülse bundan çok zaman önce bir sonuca ulaşırdık. Nedense böyle bir isteksizlik algılıyorum. Sanki bu iş olmuş ama bir kenarda duruyor. Sanki bir mucize bekleniyor. Anlamış değilim. Yetkililer çok şey de yapabilir. Ama yeterince yapılmıyor” ifadelerini kullandı.
Şeffaflık Çağrısı
HPG’nin açıklamasını uzun süre beklediklerini dile getiren Diril, açıklamayı “geç yapılmış” bir açıklama olarak gördüklerini söyledi. Açıklamada Hürmüz Diril’in de öldürüldüğünün belirtildiğini hatırlatan Diril, HPG’den ellerinde farklı bilgiler var ise kamuoyu ile paylaşmalarını istedi.
Diril, “Şeffaf bir şekilde konu ile ilgili kamuoyunun aydınlatılmasını istiyoruz” çağrısı yaptı.