Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi, bugün Meclis Genel Komisyonu’nda görüşülecek anayasa değişikliği teklifi için yazılı açıklama yaparak, ayrıştırıcı ve kutuplaştırıcı teklifin seçim malzemesi olarak kullanılmasına izin vermeyeceklerini belirtti
AKP-MHP tarafından getirilen anayasa değişikliği teklifi yarın Meclis Anayasa Komisyonu’nda görüşülecek. Teklife dair tartışmalar sürerken, Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi yaptığı yazılı açıklama ile “Ayrımcılığa ve kutuplaşma siyasetine geçit vermeyeceğiz!” dedi.
“Ayrımcılığa ve kutuplaşma siyasetine geçit vermeyeceğiz. Kadın bedeni, giyimi kuşamı kadınların taleplerinden bağımsız olarak seçim sürecinin malzemesi haline getirilerek manipüle edilmesine izin vermeyeceğiz. Kadın, LGBTİ+ ve çocuk haklarına, toplumsal cinsiyet eşitliğine, din ve vicdan hürriyetine bakış açısı evrensel insan haklarıyla açıkça çelişen iktidarın anayasaya teklifinin geri çekilmesini sağlayacağız” denilen açıklamada tek adam rejimine son verileceği belirtildi.
Siyasi malzeme yapılacak
“Başörtüsü hakkının temel bir insan hakkı olarak görüyor ve herhangi bir anayasal güvenceye ihtiyaç duyulmaksızın korunmasının zorunlu olduğunu düşünüyoruz” denilen açıklamada , “Bununla beraber partili cumhurbaşkanının ‘Kanun yetmez, anayasal güvence’ diyerek tartışmalara dâhil olması, durumun siyasi malzeme olarak kullanılacağının en açık göstergesi olmuştur” denildi.
Kutuplaşma aracı yapılacak
“Türkiye’nin ikinci yüzyılının nasıl şekilleneceğini belirleyecek olan seçim sürecinin başlamış olması ile eş zamanlı yapılan başörtü tartışmalarında meselenin haklar meselesi olmadığı da görmek gerekir” denilen açıklamada, “Başörtüsü sorunu, yakın Türkiye siyasetinde kutuplaşma aracı olarak kullanılmıştır. “Helalleşme” sloganıyla başörtü sorununu yeniden gündeme taşıyan CHP, belli ki geçen yüzyılda döktüklerini toplamak üzere başörtüsü üzerinden adım atmaya çalışıyor. AKP ise kendi döneminde elde ettiği siyasi kazanımların, iktidarı kaybettikleri takdirde geri alınacağı korkusunu yayarak dağılmış olan tabanını, başörtüsü üzerinden konsolide etme derdinde” denildi.
Ayrımcı bir teklif
Açıklamada, “Anayasa’nın 24. maddesinde yapılması önerilen değişiklik teklifi, kadınları anayasal zeminde başörtülü ve başörtüsüz olmak üzere ayrıştırmasının yanı sıra dinsel ve mezhepsel bir kıyafet koduna vurgu yapması nedeniyle de son derece ayrımcı bir tekliftir. Bu değişiklik önerisi kadınların kılık kıyafet özgürlüğünün genişletilmesini hedeflememektedir. Aksine tek bir din ve mezhebin giyinme kodları dışında kalan tüm kadınların özgürlüğünü daraltabilecek bir içeriğe sahiptir” denildi.
Oy kaygısı taşıyor
“Bu değişiklik teklifiyle de aile tanımı yalnızca evlilik birliğine indirgenmekte, tek ebeveynli aile başta olmak üzere pek çok farklı aile biçimine dönük ayrımcılık yapılmaktadır. Değişiklik teklifinin gerekçesinde ifade edilen “sapkın akım”, “kutsallık”, “güçlü aile”, “insan tabiatına uygun birliktelik” gibi kavramlar evrensel insan haklarıyla açıkça çelişmesinin yanı sıra iktidarın kadınlara, LGBTİ+’lara ve toplumsal cinsiyet eşitliğine bakış açısını da bir kez daha ortaya koymaktadır” denilen açıklamada, “Anayasayı ve bir bütün hukuku kendi tekelinde kullanan, kararlara müdahale eden, yargı mensuplarını yönlendiren bir iktidardan gelen anayasa değişiklik teklifi üzerinden, oy kaygısıyla tartışmayı sürdürmek olsa olsa siyasi iddiasızlığın göstergesidir” denildi.
Seçim malzemesi yapılacak konu değil
“Başörtüsü de dâhil olmak üzere Türkiye’nin tarihsel sorunları oy kaygısına malzeme yapılacak meseleler değildir. Türkiye toplumu ve biz kadınlar, ne geçmişin restorasyonuyla sınırlı bir siyasal ufka, ne de totaliter rejime mahkûm değiliz” denilen açıklamada son olarak, teklifin geri çekilmesi için mücadele edileceği vurgulandı.
HABER MERKEZİ