İktidarın hedef aldığı eşbaşkanlık sistemi, kazanılan en önemli haklardan biri. 1994 yılında kurulan HADEP’in yönetimlerde yüzde 25 kadın kotasını uygulamasıyla bugünkü eşbaşkanlık sisteminin temeli atıldı
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) 31 Mart 2019’da gerçekleştirdiği yerel seçimlerde eşbaşkanlık sistemiyle seçimlere girdi. İktidar eşbaşkanlık sistemini ve farklı olayları gerekçe göstererek HDP’nin kazandığı 65 belediyeyi hedef aldı. 45 belediyeye kayyım atandı, 25 belediye eşbaşkanı tutuklandı. İktidarın hedef aldığı eşbaşkanlık Kürt kadınların yıllarca verdiği mücadele sonucu kazanıldı. Kürt kadınların yerel yönetimlerde ve siyasette aktif role sahip olması 1990’lı yıllara dayanıyor.
Kadınlar Halkın Demokrasi Partisi’nin (HADEP) yüzde 25 kadın kotası uygulaması ile siyasette aktif yer almaya başlar. 1994 yılında kurulan parti, 4 yıl sonra belediye seçimlerine girer. Erkeklerin kadın adaylar ile belediyelerin kaybedileceği iddialarına rağmen kadınlar geri adım atmaz ve 3 kadın belediye başkanı seçilir.
Ancak HADEP 2003 yılında kapatılır. 1997’de kurulan Demokratik Halk Partisi (DEHAP), siyasette aktif rol almaya başlar ve yüzde 35 kadın kotası uygulamaya başlar. Ancak DEHAP, Demokratik Toplum Partisi’nin (DTP) kurulması sürecinde kendisini feshederek DTP sürecine katılır. 9 Kasım 2005 tarihinde kurulan DTP kadın kotasını yüzde 40’a çıkarır. Ahmet Türk, Leyla Zana, Orhan Doğan ve Aysel Tuğluk’un kurucuları arasında yer aldığı DTP’de Türkiye’de ilk kez siyasi bir parti olarak eşbaşkanlık sistemini uygulamaya başlar. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından eşbaşkanlık sistemi kabul görmese de fiiliyatta bu hayata geçirilir. DTP’nin il ve ilçe örgütleri de buna göre şekillenir. Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk’un eşbaşkanlığını yürüttüğü DTP’de ilk defa, kadına yönelik şiddette bulunan erkeklere karşı da yaptırım uygulanması maddeleri tüzükte yerini bulur.
Kadının yerel yönetimlerde irade olmasının önünü açan ilk parti
DTP’de 2004 yerel seçimlerinde 9 kadın 2009 yerel seçimlerinde ise 15 kadın belediye başkanı seçilir. Bu sayıyla Türkiye’de yerel yönetimlerde kadının irade olması yönünde oranı da artıran ilk parti olur. Yılların verdiği deneyimle siyasetteki yerini daha cesur alarak sözünü söylemeye başlayan DTP’nin eşbaşkanlığı uygulamaya başlaması ile birlikte eşbaşkanlık sistemi literatürümüze girerek yoğun tartışmalara yol açar. Yeni oluşumlar ve demokratik kitle örgütleri de eşbaşkanlık sistemini gündemlerine alarak uygulamaya başlar.
Eşbaşkanlık faklı kurumlarda uygulanmaya başlandı
2007 yılına gelindiğinde ise Demokratik Toplum Kongresi (DTK) kuruluşunu ilan eder ve tüzüğüne eşbaşkanlığı koyar. DTK’nin ilk eşbaşkanları ise Yüksel Genç ve Hatip Dicle olur. 2010’da da Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) yaptığı olağanüstü kongrede eşbaşkanlığa geçer. Eşbaşkanlığa Gültan Kışanak ve Selahattin Demirtaş seçilir. 2011 seçimlerinde ise BDP 35 milletvekili ile Meclis’teki yerini alır. Milletvekilleri daha sonra 2013’te HDP çatısı altında birleşir. HDP’nin tüzüğünde de eşbaşkanlık yer alır ve 27 Ekim 2013’te ilk eşbaşkanlar Sebahat Tuncel ve Ertuğrul Kürkçü olur. Sonrasında ise Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve Yeşiller Sol Parti de eşbaşkanlık sistemini uygulamaya başlar.
Bölgedeki birçok sivil toplum örgütünün de hayata geçirdiği eşbaşkanlık sisteminin uygulandığı en ilginç yerlerden biri de site olur. Diyarbakır’ın merkez Kayapınar İlçesi Mezopotamya Mahallesi’nde Temmuz 2015 tarihinde yeni kurulan 7 blok halindeki 195 daireden oluşan Şehri Amed Sitesi de gerçekleştirdikleri genel kurulda geçtikleri sistemde Selim Fidancı ile Fatoş Batgi’yi eşbaşkanlığa getirir.
2013’te yasalaştı
Eşbaşkanlık sistemi, 2013’te PKK Lideri Abdullah Öcalan ile başlatılan “Çözüm Süreci”nde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından deklare edilen “Demokratikleşme Paketi” kapsamında resmen kabul edilir. Böylece partilerde eşbaşkanlığın önü açılmış olur. 2014’teki 30 Mart yerel seçimlerinde ise BDP fermuar sistemini hayata geçirerek eşbaşkanlığı yerel yönetimlere taşır. Daha önce yüzde 35 (pozitif ayrımcılık) ve yüzde 40 (kota sistemi) uygulanmıştı. Fakat son kertede yüzde 50 kadın temsiliyeti ve eşit temsiliyet hayata geçirilir.
Kadın eşbaşkanlar hedef
2016’da HDP Eş Genel başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş, DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, DTK Eşbaşkanı Selma Irmak da tutuklanan vekiller arasında yer alır. HDP ve DBP’nin il ve ilçe örgütlerinde yer alan eşbaşkanların çoğu bu süreçte tutuklanır. Tutuklanan eşbaşkanların çoğu kadındır. Eşbaşkanların hedef alındığı bu süreçte kadınlar “Eşbaşkanlık mor çizgimizdir” diyerek eşbaşkanlık sistemini sahiplenir.
2019’a gelindiğinde de HDP, 31 Mart yerel seçimlerinde belediyelerde eşbaşkanlık uygulamasında ısrarcı olur ve 3 büyükşehir, 5 il, 45 ilçe ve 12 belde belediyesi olmak üzere toplamda 65 belediye kazanır. Eşbaşkanlık bir kez daha bahane edilerek HDP’nin 45 belediyesine kayyım atanır ve 25 belediye eşbaşkanı da tutuklanır.
Baskılara rağmen eşbaşkanlıkta ısrar
Tüm baskı ve tutuklama politikalarına rağmen Kürt siyasal hareketi tarafından hayata geçirilen eşbaşkanlık, zamanla sivil toplum örgütlerinde, sendikalarda ve siyasi partilerde de uygulanmaya başlanır.
Rojava Devrimi’nin yaşandığı 2012 yılından sonra Kuzey ve Doğu Suriye’de de “Demokratik Özerklik” modeli ve tüm kurumlarda da eşbaşkanlık esas alınır. Yine Şengal’de 2014 DAİŞ saldırısının ardından halk özerk modelini hayata geçirir ve eşbaşkanlık sistemine geçiş yapar. Tüm baskılara rağmen kadınlar uğruna büyük bedeller verdikleri ve mor çizgileri olarak gördükleri eşbaşkanlıktan vazgeçmiyor, siyaset alanında “Ben de varım, söyleyecek sözüm var” diyerek mücadelesine devam ediyor.
93 belediye eşbaşkanı tutuklandı
Ekim 2014’te Diyarbakır 1’inci İdare Mahkemesi, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin eşbaşkanlık uygulamasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle yürütmesinin durdurulmasına karar verir. Mahkeme 7 ilçe belediyesinde de eşbaşkanlık uygulamasıyla ilgili yürütmeyi durdurma kararları alır. Van 3’üncü Bölge İdare Mahkemesi de İpekyolu Belediyesi’ndeki “Belediye Eşbaşkanları Çalışma Yönetmeliği” uygulamasıyla ilgili yürütmenin durdurulmasına karar verir. Çözüm Süreci’nin bozulması akabinde 2016’da iktidar eşbaşkanlığı bahane ederek belediyelere bu kez kayyımlar atamaya ve eşbaşkanları tutuklamaya başlar. HDP’nin 2019’da yayınladığı “Kayyım Raporu”na göre Eylül 2016’dan sonra 3 büyükşehir, 10 il, 63 ilçe ve 22 belde ile toplam 95 belediyeye kayyım atandı. 93 belediye eşbaşkanı, yüzlerce belediye meclis üyesi ve il genel meclis üyesi tutuklanır.
48 belediyeye kayyım atandı
HDP, 31 Mart 2019 Yerel seçimlerinde 3’ü büyük, 5’i il, 45’i ilçe, 12’si belde toplam 65 belediyeyi kazanır. Belediyelerden 6’sına mazbata verilmezken, 48’ine kayyım atanır. Seçimin üzerinden 5 ay geçmeden 19 Ağustos 2019’da, HDP’nin yüzde 62 oyla kazandığı Diyarbakır, yüzde 56 oyla kazandığı Mardin ve yüzde 53 ile kazandığı Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanır. Belediye eşbaşkanları, savcıların yürüttüğü soruşturmalar gerekçe gösterilerek görevden alınır. Peş peşe gelen kayyım atamalarıyla birlikte en son Kars Belediye eşbaşkanlarının gözaltına alınıp tutuklanmasının ardından kayyım atanır. Böylece HDP’de kayyım atanan belediye sayısı 48’e çıkar.
7 kadın eşbaşkan tutuklandı
31 Mart 2019’da seçilen Erzurum’un Karayazı ilçe Belediye Eşbaşkanı Melike Göksu, Hakkari Yüksekova İlçe Belediyesi Eşbaşkanı Remziye Yaşar, Mardin Kızıltepe İlçe Belediye Eşbaşkanı Nilüfer Elik Yılmaz, Van Erciş İlçe Belediye Eşbaşkanı Yıldız Çetin, Mardin Savur İlçe Belediye Eşbaşkanı Gülistan Öncü, Mardin Derik İlçe Eşbaşkanı Mülkiye Esmez, Kars Belediye Eşbaşkanı Şevin Alaca haklarında açılan soruşturmalar gerekçe gösterilerek cezaevinde tutuluyor.
JinNews/Safiye Alağaş