Emek mücadelesi verenler tarafından örgütlenme alanı olan kooperatifleşmenin önemi her geçen gün artıyor. Altı ay önce İstanbul Kadıköy Yeldeğirmeni’nde açılan YerDeniz Sosyal İşletme ve Hizmet Kooperatifi, yaklaşık 20 üreticiden ürün alıyor. Üreticiden aracısız olarak ürünü alan YerDeniz Kooperatifi, sağlıklı gıdayı tüketiciye uygun fiyata ulaştırıyor.
Kolektif yaşam Kooperatif çalışanı Elif Kireşçi’nin kooperatif alanında geçmişten gelen bir deneyimi var. Kireşçi, “Kolektif çalışmayı öncelikle biz kadınları boğan sisteme karşı bir yaşam tarzı olarak görüyoruz. Hayatın hiçbir şeyine bireysel bakmıyoruz. Öncelikle kadınlar olarak bir arada olmayı, birlikte işler yapmayı, birlikte mücadele etmeyi çok önemsiyoruz” dedi. Ürünleri temin etmek için 4 arkadaşıyla çalışma yürüttüğünü, Türkiye’nin dört bir tarafından üretici kooperatiflerden ürün aldıklarını belirten Kireşçi, “Birkaç tane kadın derneği var. Karma kooperatiflerden de ürün alıyoruz. Ama kadın kooperatifi olunca yüzümüz gülüyor açıkçası” dedi.
Yoksulun gıda hakkı
Ürünleri araştırma sürecinde kadın kooperatiflerinden destek aldıklarını dile getiren Kireşçi, “Ziraat mühendisleri ile meslek odalarıyla çok sıkı ilişkiler içerisindeyiz. Yeni bir üretici veya ürünle karşılaştığımızda neleri araştırmamız gerektiğini tekrar tekrar dönüp soruyoruz. Bu bilgileri not alıyoruz ve arşivliyoruz. Üreticiyi yerinde ziyaret ediyoruz” dedi. Sağlıklı gıda tüketimini hedeflediklerini söyleyen Kireşçi, “Tarım ve ekoloji bir bütün. Ama gelinen noktada Türkiye’de yapılan yasalarla tarım, şirketlerin egemenliğine bırakıldı. Üreticinin çaresizliğini görüyoruz. Öncelikle geleneksel tarımın devam etmesini istiyoruz. Tarım dört bir taraftan şirketlere veriliyor. Bunun yansıması şehirlerde bizlere fahiş fiyatlarla organik, sağlıklı, ekolojik gıda adı altında ürünler rafa konuluyor. Biz yoksulların da sağlıklı ve temiz gıdaya ulaşmasının hakkı olduğuna inanıyoruz. İyi beslenmek herkesin hakkı” diye ifade etti.
Birlik kurmak
Mimar Aslı Açıkoğlu da sadece gıda ile kendisini kısıtlamayan, hayatın her alanında kendini örgütleyen bir kooperatif istediklerini kaydetti. Açıkoğlu, “İşe doğal gıda ile başladık. Gıdanın zaten bir sınıf meselesi olduğunu düşünüyoruz. Endüstriyel üretime mahkum olmadan yerli tarım ve yerli üretimle birlikte çiftçilerin, kırsalın desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ama bu, faaliyet alanlarından sadece biri. Bizim kurucu üyelerimizin arasında mimar, mühendisler var. Hizmet faaliyet alanlarımızın arasında, mimarlık, mühendislik, tadilat, geri dönüşüm var. Aynı zamanda çocuk bakımı, yaşlı bakımı, gibi sosyal hizmetlerin hepsi faaliyet alanlarımız olacak. Total olarak hayatın her alanında bir dayanışma ekonomisi modelini inşa etmeye çalışıyoruz. Bu aslında bir örgütlenme ağı. Hatta bir kooperatifler birliği koordinasyonu olsa güzel olur. Hatta sendikaların da kooperatifleşmesi ile ilgili çalışmaların beraber gittiği, daha bütünsel bir kooperatifleşme istiyoruz. Kooperatifleşmeyi bir örgütlenme modeli olarak öneriyoruz ve destekliyoruz” dedi.
Safiye Alağaş/İstanbul-Jinnews