Trakya’da derelerden zehir akarken, doğalgaz ve kayagazı sondajları ile yeraltı da kirletiliyor. Halk sağlığının ciddi tehdit altında olduğu Çorlu, Marmara Ereğlisi, Muratlı gibi bölgelerde suların tahlil edilmesi gerekiyor
Hollanda merkezli Corporate Resources B.V. şirketinin, Tekirdağ’ın Muratlı ilçesinde dört sondaj kuyusu açarak doğalgaz arayacağı duyuruldu. Türkiye’de doğalgaz havzası olarak değerlendirilen iki bölge var. Bunlardan biri Diyarbakır, diğeri ise Trakya. Konvansiyonel doğalgaz yerin 250 ila 1500 metre altında yer alırken kayagazı gibi karbon kayaçların içine sıkışmış gazlar ise yerin 4-5 bin metre altında bulunmakta. Trakya’da son dönem Hollandalı bazı şirketler doğalgaz sondajları yapmakta. Kaya gazına karşı oluşan duyarlılığın sonucunda olsa gerek, kayagazı ifadesi yerine doğalgaz ifadeleri ile sondaj işlemleri yapıldığı izlenmekte.
Şirketlerin arka bahçesi
Geçtiğimiz yıl Petrol İşleri Genel Müdürlüğü Çorlu, Marmaraereğlisi ve Silivri’de Corporate Resources B.V. adlı Hollandalı şirkete petrol işletme ruhsatı verildiğini Resmi Gazete’de yayınlamıştı. Adeta Hollandalı şirketlerin arka bahçesi haline gelen Trakya gün be gün yok ediliyor. Önceki gün yapılan bir duyuruda ise yine aynı şirketin Tekirdağ’ın Muratlı ilçesi Yukarısırt, Tavaşça, Arzulu, Hanoğlu mevkiilerinde toplam 35 bin 692 hektarlık alan içerisinde dört noktada doğalgaz arama çalışmaları yapacağı açıklandı. Proje kapsamında açılacak olan sondaj kuyularının derinliğinin 5 bin metre olacak olması, yatay sondajlarla kaya gazı üretilmek istendiğine işaret ediyor. Hollandalı Valeura Energy firması Marmara Petrol Bölgesi’nde sahip bulunduğu petrol arama ruhsatındaki yüzde 100 hissesinin tamamını Corporate Resources B.V. Şti.’ne devretmişti. Ancak Valeura şirketi halen Trakya’da sondaj çalışmaları yaptığı kendi web sitelerinde belirtiliyor.
Valeura şirketi
Valeura şirketi Ekim 2018 tarihinde web sitesinde yaptığı duyuruda, Türkiye’de derin sondajların değerlendirme çalışmalarının başladığını duyurmuştu. İnanlı-1 kuyusunda 5 bin metre derinliğe kadar delinmek üzere tasarladığı sondaj operasyonlarının değerlendirmesinin yaklaşık 80 gün süreceği belirtilmişti. İnanlı-1’den sonra Valeura, iki şirket ile de arka arkaya iki ek değerlendirme kuyusu açmayı planlıyor. Yine Valeura Energy şirketinin, Tekirdağ Banarlı’da bulunan Batı Gürgen-1 kuyusundan doğalgaz satışına başladığı biliniyor. Valeura, geçtiğimiz yıl yine Trakya’da üç ayrı kuyuda doğalgaz bulmuş ve üretime başlamıştı. Valeura Enerji Trakya’da toplam 14 üretim-arama lisansının yüzde 40’lık payına, Edirne ve Banarlı’da da toplam 5 sahada lisansa sahip. Şirketin ayrıca Antep’te de iki adet petrol arama lisansı bulunuyor.
Kuyularda çatlatma
Ayrıca şirket sitesinde Trakya’daki çalışmaları konusunda, “Doğal gaz şu anda, geleneksel ve konvansiyonel olmayan (kayagazı) kumtaşı rezervuarlarından üretilmektedir. 30 Eylül 2017 itibariyle, Trakya topraklarından üretilen doğalgazın yaklaşık yüzde 30’u kaya gazıdır” ifadeleri yer almakta. 2012-2017 yılları arasında uygulanan programa ilişkin şu açıklamalar da dikkat çekiyor: “2012 yılında 3 bin 755 metreye kadar açılmış 11 adet dikey arama ve geliştirme sondaj kuyusu, 2013’te 4 bin 54 metreye kadar açılan üç dikey arama ve üç yatay geliştirme kuyusu, 2014’te üç yatay gelişme kuyusu, 2011-2017 arası, 75 kuyuda 57 dikey çatlatma, altı yeni yatay kuyuda çok kademeli çatlatma yapılmış.” Şirketin sitesinde, “Özellikle Tekirdağ sahasında kayagazı gelişimi için fırsatlar olduğunu ve 62’den fazla kuyudan oluşan potansiyelde bir kalkınma planı tanımlanmış ve bu alanda kanıtlanmış, muhtemel rezervlerin altı çizilmiştir” deniliyor.
Kayagazı
Kayagazı yer altında bulunan karbon kayaçların yüksek basınç ve birçok kimyasal maddenin katılmasıyla birlikte yerin ortalama 3 ila 5 bin metre altına basılır ve çatlatmalar sonucu açığa çıkan gaz ve petrol yukarıya alınır. Bu süreçte bir sondaj kuyusunda ortalama 18 kez bu işlem gerçekleştirilir. Her seferinde 15 ila 18 bin metreküp su yer altına basılır. Toplamda bir sondajda ortalama 300 bin metreküp su geri kazanılması mümkün olmayan biçimde kirletilirken yeraltında bulunan ağır metaller yeryüzüne çıkar ve aynı zamanda yer altındaki akiferler (yeraltı suları) de geri kazanılamayacak düzeyde ve kullanılamaz derecede kirlenmektedir.
EKOLOJİ SERVİSİ