Türkiye’de 1934 yılında çıkarılan “2548 sayılı Ceza Evleriyle Mahkeme Binaları İnşası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve Mahkumlara Ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanun” dolayısıyla cezaevindeki tutuklulardan ‘iaşe bedeli’ yani yemek borcu çıkarılıyor. 84 yıl önce çıkartılan bu yasaya göre, hüküm giymiş her tutuklu bu bedeli ödemek zorunda. Borcun ödenmemesi halinde icra işlemleri devreye konuluyor. Yasanın ‘iktidarları olmadığı anlaşılanlardan yiyecek bedelleri aranmaz’ diyen ilgili maddesi ise dikkate alınmıyor. Van T Tipi Kapalı Cezaevi’nden Giresun E Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edilen İbrahim Kan’a da bin 500 TL yemek bedeli çıkartıldı. Uygulamaya tepki gösteren tutuklunun eşi Güzel Kan, parayı vermeyeceklerini belirtti. Kan, hükümetin bu uygulamalarla Kürt ailelerini maddi ve manevi sömürmek istediğini söyledi. Cezaevlerindeki uygulamaları “sömürge politikaları” olarak değerlendiren Kan, “Maddi imkanlar el vermediği için tutuklandığından bu yana görüşüne gidemedim. Giresun’a sürgün ederek, işimizi daha çok zorlaştırdılar. Hem tutukluyor özgürlüğünden ediyor hem de keyfi cezalar veriyor. Giresun Cezaevi yönetimi bizi aradı ve İbrahim’e bin 500 TL yemek parası kestiğini, ödememiz gerektiğini söylediler. Cezaevi o yemeği tutuklulara vermekle yükümlüdür. Hangi mantıkla yemek parası kesiliyor? Maddi durumumuz iyi olmadığı için kızımın tedavisi yarıda kaldı. Hangi parayı cezaevine vereyim? Zaten ödeyecek imkanımız da yok. Bu zulmü kabul etmiyoruz” dedi.
HAKKARİ