Mahkeme cinsel saldırıyı sarkıntılık olarak niteledi, cezayı indirdi
Klinik psikolog ve akademisyen Murat Paker hakkında, 9 yıl önce terapiye başladığı bir danışanını cinsel saldırıya maruz bırakmaktan dolayı dava açılmıştı. İstanbul 56. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 17 Ocak 2019 tarihinde görülen karar duruşmasında, Paker ‘cinsel saldırı’ suçundan 5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Gazete Karınca’nın haberinde; mahkeme daha sonra “sanığın duruşmadaki tutum ve davranışları, mahkemeye karşı saygılı tutumunu” gerekçe göstererek ‘iyi hal’ indirimi uygulamış ve Paker’in cezasını 4 yıl 2 ay olarak kararlaştırmıştı . Söz konusu karar, daha sonra İstinaf Mahkemesi’ne taşınmıştı.
‘İyi hal’ indirimi yapıldı
İstinaf Mahkemesi’nin 4 Eylül’de verdiği karara göre, Paker’in cinsel saldırıda bulunduğu ancak bunu “sarkıntılık” suretiyle yaptığı belirtilerek, ceza 2 yıla indirildi. Daha sonra mahkeme, takdir yetkisini de kullanarak Paker’in cezasını 1 yıl 8 aya düşürdü. Mahkeme, Paker’in duruşmadaki ‘iyi hali’ ve sabıkası olmaması nedeniyle ise cezayı erteledi. Bu da Paker’in cezaevine girmeyeceği ancak sabıka kaydında bu suçun görüleceği anlamına geliyor. Murat Paker’e cinsel saldırıdan dolayı sadece ‘uyarı’ cezası veren Türk Tabipler Odası, şikâyetçi kadının avukatları tarafından mahkemeye verilmişti. Bu kararın da Türk Tabipleri Birliği’ne (TTB) karşı açılan davaya sunulacağı da belirtildi.
Ne olmuştu?
2015’te, 10 Ekim Ankara Gar Katliamı sürecinden sonra yaşadığı travma nedeniyle terapiste başvuran kadın, 19 Kasım’daki seansta terapiyi sonlandırmak istediğini söylemesinin ardından psikoterapistinin seanslara devam etmesi yönünde ısrarcı davrandığını ve sonrasında da kendisine cinsel istismarda bulunduğunu belirterek dava açmıştı. Cinsel saldırıya maruz bırakıldığını beyan eden kadın, yaşadıklarını geçtiğimiz günlerde gazeteci Melis Alphan’a anlatmıştı. Davacı kadın, terapistin önce davadan vazgeçmesi için kendisine para teklif ettiğini, bunu kabul etmediğini ve adaletin sağlanması için davayı sürdürdüğünü dile getirmişti. Saldırıya maruz bırakılan kadın davayla eşzamanlı olarak TTB’ye de şikâyette bulunmuştu. TTB raporunda terapistin danışanını taciz ettiği konusunda yeterli ve kesin kanıt bulunmadığı, ancak seans sırasında yaşananları yönetemediği, terapi tekniği açısından sınır ihlali izlenimi yarattığı, bunun kusur oluşturduğu kanaatine vararak uyarı cezası vermişti.
ANKARA