Görevden alınan Batman Belediyesi Eşbaşkanı Mehmet Demir hakkında hazırlanan iddianamede, yardım kampanyası düzenlenmesi suç sayıldı. Avukat Demirhan Demir, iddianamenin ‘fiyasko’ olduğunu söyledi
23 Mart 2020 tarihinde evine yapılan baskınla gözaltına alınan Batman Belediyesi Eşbaşkanı Mehmet Demir, gözaltında iken İçişleri Bakanlığı kararıyla bu görevden alınıp yerine kayyum atandı. Serbest bırakılan Demir, 27 Temmuz günü bu kez Demokratik Toplum Kongresi’ne (DTK) yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınarak tutuklandı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, sunulduğu Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından nedeniyle iade edildi. Mahkeme, iade gerekçesinde savcılığa, Demir hakkında daha önce açılan ve ‘takipsizlik’ kararı verilen dosyalara itiraz etmesi konusunda yol gösterdi.
Mahkemenin gösterdiği yolu izleyen savcılık, Demir hakkında iddianameyi yeniden düzenleyerek mahkemeye gönderdi. Hazırlanan 69 sayfalık iddianamede, “eşbaşkanlık” sistemi ve DTK çalışmaları, gazeteciler ile yaptığı röportaj ve telefon tapelerinin yanı sıra daha önce beraat ettiği DTK dosyası nedeniyle Demir hakkında 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istendi.
69 sayfalı iddianamenin 53 sayfası, örneklerinde sıkça karşılaşıldığı üzere PKK ve KCK’nin kuruluş amaçları, DTK’nin yapısı, tüzüğü ve PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın avukat görüşmeleri ile DTK hakkında yapmış olduğu görüş, öneri ve değerlendirmelerden oluştu.
Demir’in avukatı Demirhan Demir, müvekkili hakkında hazırlanan iddianameyi Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Metin Yoksu’ya değerlendirdi.
Yardım kampanyası suç sayıldı
Hazırlanan iddianamede 2013 yılından bu yana tutulan tapelerin yer aldığını belirten Demir, “Neden bugüne kadar bu ses kayıtları herhangi bir soruşturma konusu veya delil olarak kullanılmamış. 2013 yılında resmi bir şekilde Suriye’deki savaş durumundan kaynaklı bir yardım kampanyasında yapılan ses kaydı, delil olarak dosyaya konulmuş. Bu yardım kampanyasında birçok resmi kurumun yanı sıra sivil toplum kurumlarının da yer aldığı bir kampanya düzenleniyor. Bunların yanı sıra telefon tapelerine baktığımızda ise Mehmet başkanın yüzde 99’u kayyum ataması sonrası yaptığı telefon görüşmeleridir ve hiçbirinde suç unsuru bulunmuyor” dedi.
Telefon tapelerinde kayyum ataması sonrası Mehmet Demir’in demokratik tepkisini dile getirmek için mücadele ettiğini ifade eden Av. Demir, “Demokratik tepkisini dile getirdiği telefon konuşmaları, gazeteciler ile röportajlar suç unsuru taşımaz” ifadesini kullandı.
275 kişinin kaydı tutulmuş
Av. Demir, özellikle iddianamede “Örgütsel irtibatların tespit edilmesi” başlığı altında yer alan ve 1 Ocak 2019’dan 18 Şubat 2020’ye kadar telefonu dinlenen Mehmet Demir’in görüştüğü 2 bin 172 kişiden 275’i hakkında “örgüt üyeliği” suçlamasından adli kayıt bulunduğu bilgisine yer verilmesi üzerinde durdu. Demir, bu duruma yönelik tepkisini “Ne yapacağız biri ile görüşürken, onun sabıka kaydına mı bakacağız? Ayrıca suçlu dahi olsa o insanlar ile görüşmek suç mudur? Hatta şunu söyleyelim, 275 kişi hakkında kesinleşmiş bir yargı kararı mı var” diyerek gösterdi.
İddianamede, yine 2013 yılında DTK’nin düzenlediği Sağlık Kongresi’nin de suçlama konusu yapıldığını ifade eden Demir, suçlamaların hukuki değil, tamamen bir fiyasko olduğu değerlendirmelerinde bulundu.
BATMAN