Adalet Nöbeti’nin 288’inci gününde Adli Tıp Kurumu önünde çocukları için açıklama yapan tutuklu yakınları: ‘Vedalaşma hakkı değil, yaşam hakkı istiyoruz. Herkes bizim bu talebimize karşılık onurlu yaklaşmalı. Çünkü bu talep insanlık talebidir’
Hasta ve infazı yakılan tutukluların ailelerinin Diyarbakır’da başlattığı Adalet Nöbeti eylemi, 288’inci gününde Diyarbakır Adli Tıp Kurumu (ATK) önünde devam etti. Tutuklu yakınları, burada hasta ve infazı yakılan tutukluların serbest bırakılması taleplerini yineledi. Eyleme, Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırma Derneği (MED-DER), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER), Tutuklu Aileleri İle Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Diyarbakır 78 Girişimi üyeleri ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Diyarbakır Şube üyeleri katıldı.
Hasta ve infazı yakılan tutuklular için aylardır taleplerini haykırdıklarını kaydeden tutuklu yakını Herdem Merwanî ,“Birçok kez taleplerimizi haykırdık ama halen bir çözüm bulunmuş değil. Cezaevlerindeki hasta tutukluların durumu çok ağır. Çok ağır olup da tahliye edilen hastalarda bir süre sonra yaşamını yitiriyor. Buradan sesleniyoruz, biz vedalaşma hakkı değil yaşam hakkı istiyoruz. Herkes bizim bu talebimize karşılık onurlu yaklaşmalı. Çünkü bu talep insanlık talebidir. Vicdani ve toplumun içinden gelen bir taleptir. Taleplerimiz bu kadar insaniyken halen yerine getirilmiş değil. Bu sorunları binlerce kez dile getirdik” dedi.
Cezaevindeki tutukluların başlatmış olduğu açlık grevine değinen Merwani, “Tutuklular şuanda sorunlar için, insanlık için bedenlerini açık grevine yatırdı. Talepleri taleplerimizdir” diye belirtti.
Siyasi partilere ve Adalet Bakanlığı’na çağrı yapan Merwanî, taleplerine hemen yanıt verilmesi gerektiğini ve hasta tutukluların durumlarının her geçen gün ağırlaştığını ifade etti.
Cezaevlerinden gelen kötü haberler nedeniyle tedirginlik içinde yaşadıklarını dile getiren Merwanî sözlerini şöyle tamamladı: “İşte bu yüzden siyasi partiler ve Adalet Bakanlığı eğer gerçekten bir şey yapmak istiyorsa tam zamanıdır, geç değil. Tabi ki bir sürü kötü şey yaşandı ama halen geç değil. Bu konu Meclis’e gelsin ve muhalefet partiler kendi aralarında çözüm bulsun. Kendi aralarında bu diplomasi işini çözsünler. Bu ailelerin taleplerine çözüm olsunlar.” Eylem, “Biji berxwedana zindana” ile “Hak hukuk Adalet” sloganları son buldu.
DİYARBAKIR