Yaşanan tartışmaların ardından Aydeniz, beldenin girişinde basın açıklaması yaptı.
‘Öğüt, yaşadıklarını anlatmasıydı devlet üstünü örtecekti’
Aydeniz’in, açıklama yaptığı sırada jandarma aracından sürekli siren çalınarak, sesi bastırılmak istendi. Yinede konuşmasına devam eden Aydeniz, “1993’te bir katliam yaşandı ve insanlar yakılarak hayatına kaybetti. Bu devletin Kürt halkına reva gördüğü yaşam işte budur. Anne karnındaki bebeğe bile yaşam hakkı tanınmayan bu devletin, bugün köye gidip anma yapmamıza izin vermemesi bu halka reva görülen şeyin ta kendisidir. Bu devletin, Kürt halkına reva gördüğü şey, anne karnındaki bebeği katletmektir. Bunu yüz yıldır yaşıyoruz. 1993’ten bu yana da 30 yıldır bunu yaşıyoruz. Üzerinden 30 yıl geçti ve o katliamdan kurtulan Aysel Öğüt, yaşadıklarını anlatmasıydı bu devlet onlarca olay gibi bunun da üstünü örtecekti” dedi.
100 yıllık düşmanlık
Vartinis Katliamı’nın zaman aşımına uğratılmak istendiğini de söyleyen Aydeniz, şöyle devam etti: “Bu durum, devletin olayı nasıl kapatmak istediğini gösteriyor. İki yıldır bu katliamı yapan asker aranıyor ama yakalanmıyor. Bu yakalanmama meselesi cezasızlık politikasının bir sonucudur. 30 yıl değil 300 yıl da geçse, bu halk kendine yapılanı, anne karnında katledilen o bebeğin hakkını unutmayacak, unutturmayacak. Bugün ülkenin Cumhurbaşkanı çıkmış herkesi kapsayan bir anayasadan bahsediyor. Bu anayasa kimin anayasası? Eğer biz bugün beldeye giremiyorsak siz hangi anayasadan söz ediyorsunuz. Bunu kınıyor ve Vartinis’i asla unutturmayacağımızı belirtiyoruz. Bu katliamların nedeninin 100 yıllık Kürt düşmanlığı olduğunu çok iyi biliyoruz. Ama Kürt düşmanlığı bu ülkeye bir kazanç sağlamamış, daha fazla gözyaşı, kan, yıkım ve toplu krizler yaratmıştır. Bu krizlerin sebebi Kürt düşmanlığı ve Kürt sorununun çözümsüzlüğüdür. Bu düşmanlığın ülkeye demokrasi getirmek yerine daha çok çoklu krizleri getireceğini ve diktatörlüğün kurumsallaşacağını iyi biliyoruz.”
Evi ziyaret etti
Yaşamını yitirenleri anan Aydeniz, ardından Vartinis köyüne giderek, katliamda yakılan ve daha sonra müzeye dönüştürülen Öğüt ailesinin evini ziyaret etti.
HABER MERKEZİ