Meclis’ten geçen yeni yasa ile birlikte özellikle valilere geniş ve ucu açık yetkiler verildi. Bunun ciddi problemler doğuracağını söyleyen Mersin Baro Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, valinin bir siyasi parti liderini kente sokmayabileceğine işaret etti
OHAL sonrası düzenlemeleri içeren kanun teklifi, sunulduğu Meclis Genel Kurulu’nda kabul edildi. Resmi olarak 18 Temmuz’da sona eren OHAL, kabul edilen bu kanun teklifi ile birlikte 3 yıl daha ihraçlar ve valilere tanınan “süper yetkiler” ile devam edecek. Yasalaşacak teklifle birlikte valiler, yargı kararı olmaksızın 15 günü geçmemek üzere şüpheli buldukları kişilerin başka illere girişi ve çıkışını yasaklayabilecek. Yine belli yerlerde veya saatlerde kişilerin dolaşmalarını, toplanmalarını, araçların seyirlerini düzenleyebilecek veya kısıtlayabilecek, ruhsatlı da olsa her çeşit silah ve merminin taşınması ve naklini yasaklayabilecek.
Anayasa değişikliği ile bakanlar hakkındaki gensoru önergesi uygulamadan kaldırılırken, getirilen düzenlemeyle de bakanlar ve cumhurbaşkanı yardımcılarına ancak cumhurbaşkanının izniyle soruşturma açılabilecek.
Değişiklikle 24 saat olan gözaltı süresi, 48 saate çıkartıldı, toplu olarak işlenen suçlarda ise 4 gün olarak düzenlendi. Yine gerek görülmesi halinde iki defa uzatılabileceği hüküm altına alınması sonucu 48 saatlik gözaltı süresi 6 güne, toplu olarak işlenen suçlarda ise 12 güne kadar uzatılabilecek.
‘Ciddi sıkıntılar yaratacaktır’
Bu yasayı değerlendiren Mersin Baro Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, 2 yıl süren demokrasi dışı uygulamaların amasız-fakatsız kaldırılması gerektiğini, ancak başka yöntemlerle kalıcı hale getirilmek istendiğini vurguladı. Yeşilboğaz, “Aslında Olağanüstü Hal kalkmıyor. 6 aylık uygulamadan vazgeçilip sadece 3 yıl kalıcı olması için yasal düzenleme yapılıyor. Tabi bu şu an Anayasa’ya ve Avrupa normlarına da aykırıdır. Demokrasi ile yönetilmek istenilen bir ülke için ciddi sıkıntılar yaratacaktır” diye konuştu.
‘Vali mitingi engelleyebilecek’
Valilere verilen bir kişi ya da grubun kente girmesini 15 gün boyunca yasaklama yetkisinin sıkıyönetim dönemlerinde bile olmadığına dikkat çeken Yeşilboğaz, “Bir kişinin şehre girip çıkması şehrin güvenliğini nasıl bozuyor? Ülkenin güvenlik güçleri varken bu kişiler nasıl güvenliği tehlikeye atacak? Bu kararı hukuki bulmuyoruz” ifadelerini kullandı.
Valilerin bu yetki ile istediklerinde herhangi bir partinin siyasi liderinin kente girişini yasaklayabileceğini, miting yapmasını engelleyebileceğini söyleyen Yeşilboğaz, “Vali ‘Ben 15 gün süreyle sizin şehre girmenizi uygun görmüyorum, güvenlik önlemi mümkün değil’ dediği anda o siyasi partinin lideri veya yetkilisi gelip orada miting yapamayacak ve seçmenleri ile buluşamayacak. Örneğin bir grup konser vermek için geldi. Vali istemediği durumda onlar kentte konser veremeyecek ya da 15 gün ertelemeli olarak verecek. Duyurusu, çağrısı yapılmış bir etkinliği 15 gün ertelemek zorunda kalıyorsunuz” değerlendirmesi yaptı.
‘Demokrasiyi inşa edelim’
Toplantı ve gösteri yürüyüşlerine dair yapılan düzenleme hakkında da konuşan Yeşilboğaz, şunları söyledi: “Gece gösteri ve yürüyüş yapılmasına müsaade edilmeyeceğine dair bir görüntü mevcut. Bu maddede ‘havanın kararması anından itibaren 1 saat içinde dağılacak’ gibi bir muğlak ibare var. Bunu nasıl tespit edeceksiniz? ‘Havanın kararması’ açık bir tanımlama değil. Havanın kararmasına bir saat kala yapılan bir etkinlik nasıl olacak? Gerçekten OHAL’den kurtulmak istiyorsak toplumun tüm demokratik unsuruyla birlikte çağdaş bir toplum kurmalıyız. Zaman kaybetmeden bu tür uygulamalar yerine demokrasiyi inşa edelim.”
MERSİN