Hemen hemen her ürüne zam gelirken Urfa’daki inşaat işçilerinin yevmiyeleri, değişmedi. İşçiler bir saatlik emeğin karşılığında 16 lira kazanıyor.
İnşaat sektöründe güvencesiz çalışan işçiler, emeklerinin karşılığını alamıyor. Hayat pahalılığıyla birlikte temel gıda ürünlerini dahi alamayacak duruma gelen işçiler, zor günler geçiriyor. Her şeye zam gelmesine rağmen yevmiyeleri değişmeyen işçiler, 9 saat karşılığında 150 TL alıyor.
MA’dan Emrullah Acar’a konuşan Urfa’nın Karaköprü ilçesinde inşaatta çalışan işçiler, iş imkanlarının kısıtlı olduğunu ve örgütsüzlük nedeniyle bu yevmiyeleri kabul etmek zorunda kaldıklarını söylüyor
Yağ bile alamıyoruz
İnşaatlarda 23 yıldır fayans işçisi olarak Mahmut Yaşar (39), “Her ürüne yüzde yüz, bazılarında ise yüzde 300 zam yapılmasına rağmen bizim yevmiyelerimiz yıllardır aynı. Bütün illerde yevmiyeler 300 TL’ye kadar çıkarken, bizim hala aynı. Günde 9 saat çalışıyoruz ama 5 litre sıvı yağ bile alamıyoruz. 5 litre sıvı yağın fiyatı 160-200 TL arasında değişiyor. 2 gün çalışıp bir mutfak tüpünü değiştiremiyoruz. İnşaata gitmek için yolda araca bile günde ortalama 15 TL veriyoruz” diye konuştu.
Mutfaktan kıstık
Mutfaklarından bütün temel gıda ürünlerinde zorunlu bir kısıtlamaya gittiklerini dile getiren Yaşar, 4 çocuğu olduğunu ve aile olarak sosyal yaşamlarının ise aylardır sıfırlandığını söyledi. İnşaata kendi yemeklerini yaptıklarını belirten Yaşar, 4 ay önce 30 TL ile 4-5 işçinin doyduğunu ancak şu an aynı yemeğin 130 TL tuttuğunu söyledi. Et fiyatlarında yapılan yüzde 48 zamma değinen Yaşar, “Eti ancak bir misafir geldiğinde alabiliyoruz o da mecburiyetten” dedi. Türkiye genelinde işçilerin emeklerinin karşılığını alamadığını, Urfa’da ise “Hiç” alamadığını vurgulayan Yaşar, “Birçok yerde çalıştım. Türkiye metropollerinde de uzun yıllar çalıştım. Oralarda hakkımız yenilse de kimi yerlerde sigorta yapılıyordu. Urfa’da hiçbir şekilde işçilerin bir güvencesi yok. Bunu denetleyen de yok. İşçiler Urfa’da ‘3’üncü insan muamelesi’ görüyor ve çok eziliyorlar. İnşaatlarda insani koşullar yok, lavabo ihtiyacımızı bile çevrede cami varsa oralarda giderebiliyoruz” diye belirtti.
Çözüm bulunmalı
İşçilerle zaman zaman bir araya gelerek sorunlara karşı ortak mücadele etmesi gerektiğini tartıştıklarını sözlerine ekleyen Yaşar, “Dernek kurabiliriz. Kolektif bir şekilde, beraber hareket edersek haklarımızı alabiliriz. İnşaat sektörün çalışan işçilerin sigortası yatırılmıyor ancak sektörde çalışmayan ancak çalışıyor gibi gösterilip başka kişilerin sigortaları yatırılıyor. Buna bir çözüm bulunmalı” diye belirtti.
Faturaları ödeyemiyoruz
İnşaat sektöründe 10 yıldır çalışan Cavit Yaşar ise hiçbir zaman emeğinin karşılığını alamadığını ifade etti.
Yaşar, şunları dile getirdi: “Hiçbir güvencemiz yok. Bunun yanında inşaatlarda herhangi bir iş güvenliği de yok. Daha önce yevmiyemizle az da olsa birtakım şeyler alabiliyorduk. Şu an hiçbir şey alamıyoruz. Temel gıda ürünlerini alsak faturaları ödeyemiyoruz. Daha önce mutfaktan kısıtlama yapıyorduk şu an kısıtlamanın da kısıtlamasına gittik. Daha önce mutlu değildik şimdi hiç mutlu değiliz. Biz her gün iş bulamıyoruz. İş bulamadığımız gün aç olduğumuz anlamına geliyor. Kışın soğuk olduğunda bazen bir ay hiç çalışamıyoruz. İş imkanları kentte kısıtlı olduğu için yaz aylarında da bir ay boyunca kimi zaman iş bulamıyoruz. Biz insanız, dinlenmemiz gerekiyor ama yevmiye usulü çalıştığımız için dinlenme hakkımız ortadan kalkıyor.”
Talepleri 250 lira
İnşaat sektöründe 12 yıldır çalışan Kadir Kılıçer ise, sorunlarını saymakla bitmeyeceğini belirterek en çok öne çıkan sorunların başında güvencesiz çalıştırılma, emeklerinin karşılığını alamama olarak sıraladı. Eve ekmek dahi almada zorlandıklarını ifade eden Kılıçer, “5 çocuğum var ama onları okutmakta zorlanıyorum. Son bir yıldır borçlanmaya başladım. İnşaata çalışarak borçları kapatamıyoruz, aksine her geçen gün artıyor. Yaz aylarında 12 yıldır çalıştığım mesleğimi bırakarak mevsimlik tarım işçisi olarak ailece çalışmaya gideceğiz” diye belirtti.
Daha önce hiç mevsimlik tarım işçisi olarak çalışmadığını anlatan Kılıçer, devamında şunları söyledi: “İnşaatta çalışarak evi geçindiremiyoruz. Bir fatura bile ödeyemiyoruz. Tarımda çalışmak istemiyoruz ancak buna mecbur kaldık. İş güvencemiz olsa, yevmiyeler istediğimiz gibi olsa inşaatta çalışmak isterim. İnşaatta çalışan bir işçinin en az 250 TL yevmiye alması gerekiyor. Kimi yerlerde 250 TL-300 TL yevmiye veriliyor ancak bizde hala 150 TL. Kimse sorunlara karşı elini taşın altına koymadığı için sektörde sorunlar giderek artıyor. Böyle devam ederse kimse inşaatta çalışarak geçimini sağlayamaz.”