Tebqa Toplumsal Adalet Divanı Eşbaşkanı Ebdulhemîd El-Nehar’dan IŞİD saldırılarına ilişkin çağrı:
Kuzey ve Doğu Suriye’nin Hesekê kentinde IŞİD’lilerin cezaevinden kaçışlarının planlanması ve kenti ele geçirme planlarının Demokratik Suriye Güçleri (DSG) tarafından boşa çıkarılması ile birlikte bölgede bulunan IŞİD’lilerin durumu yeniden gündeme geldi.
DSG ve Özerk Yönetim’in IŞİD’lilerin durumuna ilişkin uluslararası kurum, kuruluş ve ülkelere yaptıkları çağrılara rağmen bugüne kadar söz konusu kurum ve ülkeler sessizliğini koruyor.
Yeniden çağrı yapıldı
20 Ocak’ta Hesekê’nin Xiwêran ilçesine bağlı Sinaa Cezaevi’ne yönelik başlattığı saldırı IŞİD tehdidinin halen sürdüğünü tüm dünyaya gösterdi ve bu saldırıların ardından Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, IŞİD’lilerin yargılanması için uluslararası bir mahkemenin kurulması çağrısını bir kez daha yineledi.
IŞİD’in Kuzey ve Doğu Suriye’de devam eden saldırıları ve bu kişilerin yargılanmalarına ilişkin Tebqa Toplumsal Adalet Divanı Eşbaşkanı Ebdulhemîd El-Nehar, Hawar Haber Ajansı’na (ANHA) konuştu.
‘Özerk Yönetim tanınmalı’
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nin tanınması gerektiğini vurgulayan Ebdulhemîd El-Nehar, Özerk Yönetim’in tanınması uluslararası toplum adına ahlaki ve hukuki bir görev olduğunu dile getirdi. El-Nehar ayrıca uluslararası hukukta güvence altına alınan ulusların kendi kaderini tayin hakkına saygı gösterilmesi gerektiğine işaret etti.
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nin derhal tanınması dünyanın her yerine resmi temsilciliklerin açılması gerektiğini ifade eden Ebdulhemîd El-Nehar, Özerk Yönetim’in tanınması Kuzey ve Doğu Suriye’de bulunan IŞİD’li mahkûmların yargılanmasına katkı sunacağını belirtti.
‘Devletlerin gözetimi olmalı’
Kurulacak bir mahkemenin tüm devletlerin gözetiminde olması ve tüm taraflarca meşru görülmesi gerektiğini söyleyen Ebdulhemîd El-Nehar, mahkemenin sadece Özerk Yönetim’in sorumluğunda değil, tüm devletlerin sorumluluğunda olması gerektiğini dile getirdi.
IŞİD tehdidinin Kuzey ve Doğu Suriye sınırlarını aşarak tüm dünyaya yayıldığını belirten El-Nehar, herkesin bunu fark etmesi gerektiğini söyledi. El-Nehar şöyle devam etti: “Dünyanın korktuğu DAİŞ çetelerine Kuzey ve Doğu Suriye halklarının karşı çıktı. Bölge halkının özerk bir yönetime sahip olması en meşru haklarından biridir. DAİŞ mahkûmlarının yargılanması bölgede barışın ve istikrarın sağlanmasında kilit rol oynayacaktır.”
‘Saldırılara hizmet ediliyor’
Özerk Yönetim’in tanınmamasının bölgede istikrarsızlığa yol açacağına ve gerilimi tırmandıracağına işaret eden El-Nehar, bu durumun Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşayan halkların kazanımlarına dönük saldırılarını meşrulaştırmaya hizmet ettiğini vurguladı.
‘Şam, Özerk Yönetim’i tanımalı’
Şam yönetiminin Özerk Yönetim’i tanıyarak Suriye’de çözüme katkı sunacağını belirten El-Nehar, “Tüm taraflar diyalog masasına oturmalı ve bölge genelinde siyasi bir çözüm sağlamak ve tüm sorunların çözümü için iyi bir temel oluşturmalıdır” diye belirtti.
Bölge gelişir
Özerk Yönetim’in tanınmasının bölgesel istikrar bakımından önemine vurgu yapan El-Nehar, “Böylesi bir sistem bölgemizde tanınırsa bölge her yönden gelişecektir. Ayrıca bölgede barış ve istikrarın önünü açacaktır. Suriye’nin kuzeyini ve doğusunu yöneten bu projeyi görmezden gelmek, bölge halkının özlemlerini sekteye uğratmak demektir” ifadelerini kullandı.
TEBQA