Tutsakların, ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm’ talebiyle başlattıkları açlık grevi 34’üncü gününde devam ederken İzmir’de tutulan ‘Adalet Nöbeti’nden eylemlerin fiziki özgürlük sağlanana kadar devam edeceği mesajı geldi
İmralı Adası’nda ağırlaştırılmış tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması ve Kürt sorununun çözümü talebiyle cezaevlerinde başlatılan dönüşümlü açlık grevi eylemi 34’üncü gününe girdi.
Üçüncü ayına giren ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm’ kampanyası kapsamında tutsaklarca 27 Kasım’da açlık grevi eylemi başlatıldı. Eylem, 15 Şubat 2024 tarihine kadar devam edecek.
Öte yandan, kampanya kapsamında 6 kentte başlatılan ‘Adalet Nöbeti’ eylemlerine katılanlardan da PKK Lideri Abdullah Öcalan için fiziki özgülük çağrıları gelmeye devam ediyor.
‘Öcalan tüm halklar için mücadele etti’
EGE TUHAYDER (Ege Tutuklu ve Hükümlü Yakınları Derneği) ve Tevgera Jinên Azad (TJA) öncülüğünde başlatılan İzmir ‘Adalet Nöbeti’ne katılan kadınlar Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sadece Kürt halkının değil tüm dünya halklarının talep ettiğini belirterek eylemlerinin tecrit kalkana kadar devam edeceğini vurguladı.
JINNEWS’te yer alan habere göre, EGE TUHAYDER yönetiminden Leyla Kaygısız, tecridin bir insanlık suçu ve bir işkence türü olduğunu belirterek “Cezaevlerinde de açlık grevi devam ediyor. Sayın Abdullah Öcalan’a dönük tecrit kaldırılmadığı sürece devam edecek” diyerek nöbetlere destek çağrısı yaptı.
Barış Annesi Medine Kaymaz ise Abdullah Öcalan’ın sadece Kürt halkı için değil, tüm dünya halkları için mücadele ettiğini dile getirerek, “O barış için elini uzattı. Türkiye devleti kapıyı kapattı, zulüm kapılarını açtı, saçlarını kesti duvarlarını boyadı, penceresinin önündeki ağacı bile kesti. 2 yıldan fazladır avukatları haber alamıyor. Ona karşı işlemedikleri suç kalmadı ama o boyun eğmedi. Bu zulmü kabul etmeyeceğiz. Yolu açılmadığı sürece mücadeleye devam edeceğiz, o özgür olmadıkça kimse özgür olmayacak. Bu mücadele onunla başladı onunla bitecek” diye konuştu.
‘İmralı tecridi bizi etkilemiyor diyenler yanılır’
Cezaevlerindeki açlık grevi direnişçilerinin yanında olduklarını belirten Barış Annesi Peyruze Kurt da “Rojava’da okullar fabrikalar vuruluyor, siviller öldürülüyor. Artık bu zulüm dursun, birbirimize kardeşlik eli uzatalım. Cezaevlerinin kapıları açılsın. Artık fiziki özgürlük zamanıdır. Biz sadece kendimiz için değil herkes için istiyoruz. Onlar da rahatlarlar, çocuklarına ağlamazlar. Biz annelerin içi nasıl yanıyor biliyoruz. Barış olsa herkesin çocuğu yanında büyür, savaş olduğunda ise insanlar ölür” ifadelerini kullandı.
Hiçbir savunma aracı olmadığı için tutsakların bedenini açlığa yatırdığını dile getiren Barış Annesi Behiye Yalçın ise tecridin insanlığa ve adalete sığmadığını belirterek “Bununla ilişkimiz yok diyenler yanılıyorlar; herkes tecrit altında. Tecrit kalksa sadece Kürt halkı değil bütün dünya halklarının yararına olur. Diyalog olsa annelerin gözyaşları akmaz cenazeler gelmez. 2-3 yıllın çatışmasızlık sürecinde anneler ağlamıyordu, herkes rahatlamıştı. Asıl aktör Sayın Abdullah Öcalan’dır. Fikrini söyleyebilse dünyadaki savaşlara çözüm olur. Fiziki olarak özgür olsa, fikirleri özgürce ifade edilebilse tüm dünya faydalanır. Ama yine de tüm dünyada kitapları okunuyor ve düşünceleri yayılıyor. Tüm dünya halkları onun özgürlüğünü istiyor” diye belirtti.
HABER MERKEZİ