Tutsakların ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm’ talebiyle başlattığı açlık grevi 22’nci gününde. Tarsus cezaevindeki kadın tutsaklar, ‘Bu hukuksuzluğu yaratanlar nasıl ki her yeri İmralı’daki tecrit alanına dönüştürmek istiyorsa, bizler de her yeri İmralı’daki direniş alanına dönüştüreceğiz’ mesajı gönderdi
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğün sağlanması talebiyle cezaevlerinde başlatılan dönüşümlü açlık grevi eylemi 22’nci güne girdi.
Üçüncü ayına giren “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm” kampanyasına destek olmak üzere tutsaklarca 27 Kasım’da başlatılan açlık grevleri 15 Şubat 2024 tarihine kadar devam edecek.
‘Kürt halkı nefessiz bırakılmak isteniyor’
Öte yandan dönüşümlü açlık grevine giren tutsaklardan ise mesajlar gelmeye devam ediyor. Mersin’de bulunan Tarsus Kadın Kapalı Cezaevi’ndeki tutsak kadınlar, “Bu hukuksuzluğu yaratanlar nasıl ki her yeri İmralı’daki tecrit alanına dönüştürmek istiyorsa, bizler de her yeri İmralı’daki direniş alanına dönüştüreceğiz” dedi.
İmralı’da sürdürülen tecridin Kürtlerin yaşadığı bütün coğrafyada sürdüğü vurgulayan tutsaklar, “Bizler öndersiz bir yaşama alıştırılmak isteniyoruz ki bu nedenledir, 3 yıldır sürdürülen tecridi normal görmemiz bekleniyor. Herkes bilsin ki bu durumu kabul etmiyoruz ve buna karşı da her zaman direneceğiz” dedi.
İmralı’da uygulanan tecrit politikalarının bütün cezaevlerine yayıldığına da dikkat çeken tutsaklar, “Kürt halkı nefessiz bırakılmak isteniyor. Biz ilhamı İmralı’dan alıyoruz. Tarsus’taki tutsaklar olarak özgürlük talepli eyleme dönüşümlü açlık grevleriyle destek vereceğiz. Bizlerde ağır tecride, hasta tutsakların bırakılmamasına, infaz yakmalarına ve tek kişilik cezaevlerine karşı tepkimizi gösteriyoruz. Ailelerimiz ve halkımıza da çağrımızdır, bu baskılar karşısında direnişin sesini yükseltsinler” diye belirtti.
‘Tecrit insanlık suçudur’
Ankara Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde eylemi devralan üçüncü grupta yer alan İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) hasta tutsaklar listesinde bulunan siyasetçilerden Elif Çetinbaş ile Rihan Kavak Özbek, gönderdikleri mesajda grevi sahiplenme çağrısı yaptı.
Elif Çetinbaş gönderdiği mesajda şu ifadeleri kullandı:
“Günde beş kadının canice öldürüldüğü, ekonominin sermaye güçlerinin elinde Leviathana dönüştüğü, ulus-devletlerin faşist- tekçi yapısıyla kendi iflas bayrağını çektiği, ekolojinin S.O.S çanlarının çaldığı bir dönemde tüm bu krizlere karşı, ‘ekolojik, demokratik, kadın özgürlükçü toplum paradigmasını’ geliştiren ve tüm halkların hizmetine sunan dönem filozofu Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü bugün değil de ne zaman isteyeceğiz? Sayın Abdullah Öcalan için herkesin tarihi sorumluluğunu yerine getirmesi gerekir. Bizler açlık grevi ile bu karanlığı aydınlatmak ve güneşli günleri görmek için kapıyı aralama çabasına giriştik. Fakat kapıları ve duvarları kaldırmak ancak hepimizin çabasıyla mümkündür.”
Rihan Kavak Özbek ise Kürt sorunun çözümünün ve Türkiye halklarının barışının anahtarının PKK Lideri Abdullah Öcalan’da olduğunu vurguladığı mesajında, açlık grevi eylemlerinin sahiplenmesi çağrısında bulundu ve gönderdiği mesajda şunları belirtti:
“Şu anda bütün dünya biliyor ki; Kürt sorunun çözümü ve Türkiye halklarının barışının anahtarı Sayın Abdullah Öcalan’dır. Hatta Ortadoğu’nun barışı Sayın Abdullah Öcalan’ın paradigması olan ‘Demokratik Ortadoğu’dur. Tecrit bir insanlık suçudur. Kürt halkı ve ‘demokratım’ diyen herkes tecride karşı sesini yükseltmelidir. O yüzden herkes zindandakilerin sesini duymalı ve sahiplenmeli. Sayın Abdullah Öcalan başta olmak üzere tüm siyasi tutsaklar koşulsuz şartsız serbest bırakılmalı.”
HABER MERKEZİ