Türkiye’deki ekonomik gidişat, 24 Haziran seçimlerinin ardından kurulan yeni kabinede Berat Albayrak’ın Maliye ve Hazine Bakanı olarak atanması ile birlikte iyice belirsiz bir hal aldı. Albayrak’ın zaten kötü durumdaki finans piyasalarını ve yabancı yatırımcılar konusunda nasıl bir yol izleyeceği tartışmaları sürerken, Chatam House’den Türkiye ekonomisi ile ilgili bir uyarı geldi. Chatham House’da Türkiye projesini yöneten uzman isimlerden Fadi Hakura, Time’da Türkiye’nin ekonomideki son durumuna ve gidişatına ilişkin bir analiz kaleme aldı. Hakura, Time’da “Türkiye koşar adımlarla ekonomik çöküşe gidiyor” başlığıyla yayımlanan analizinde Türkiye’nin hızla ekonomik çöküşe doğru gittiği vurgusu yaptı.
Albayrak tecrübesiz
Hakura, analizinde seçimlerin ardından kendisine geniş yetkiler veren Erdoğan’ın kurduğu yeni hükümet sisteminde 16 sadık ve yandaş ismi tercih ettiğini ifade etti. Bu 16 isim arasında yer alan, Maliye ve Hazine bakanı olarak atanan damat Albayrak’ın ekonomi alanında tecrübesiz olduğunu dile getiren Hakura, “Albayrak’ın zaten çok gergin durumdaki finans piyasalarını ve yabancı yatırımcıları yatıştırabilecek yeteneğe sahip olup olmadığı tartışma götürür” yönünde görüşlerini paylaştı.
Kısa vadeli büyüme
Hakura, Erdoğan’ın bedeli ağır olsa da kısa vadeli büyümeye odaklandığını ifade ettiği analizinde devamla şu ifadeleri kullandı: “Buna kontrolden çıkmış bir şekilde artmakta olan iki haneli enflasyonu durdurmak ve bu sene %20’ye yakın değer kaybetmiş Türk lirasını desteklemek için gerekli olan faiz artışlarından vazgeçmek de dahil. Bu aynı zamanda kesenin ağzını açmak, piyasaları ucuz krediye boğmak ve şaha kalkmış inşaat ve mega alt yapı yatırımlarını desteklemek anlamına da gelecek.”
Audi tarzı ekonomi
Hakura, Erdoğan’ın yayınladığı bir kararname ile Merkez Bankası Başkanı’nı ve kurulu üyelerini atama yetkisini kendine bağladığını, bu adımla da Merkez Bankası’nın siyasallaştırılması sürecinin tamamlandığını söyledi. “Erdoğan ilerlemeyi aynalı gökdelenler, gösterişli dev altyapı projeleri ve yüksek büyüme rakamlarıyla özdeş görüyor” diyen Hakura, Türkiye ekonomisini “Audi tarzı ekonomi, Ferrari tarzı büyüme” şeklinde tanımladı. Bu tarz taktiklerin uzun vadeli başarının aksine çöküşü getireceğini ifade eden Hakura, “Oysa her tamircinin bilebileceği gibi, motor sonunda yanar” dedi Türkiye’de baz alınan büyüme modelinde kapsamlı bir değişikliğe gidilmesi gerektiğini belirten Hakura, mevcut modelin, spekülatif para akışlarıyla finanse edilen inşaat ve hükümetin desteklediği altyapı projelerine ve tüketici harcamalarına bel bağladığını ifade etti. Hakura, analizinde dev şirketlerin dış borçlarını ödeyemez hale gelme ihtimaline dikkat çekerek, “Böyle bir durumda Türkiye mali sisteminde bir krize ve derin ve uzun sürecek bir ekonomik resesyona neden olur” dedi.
Gemiyi ilk terkeden MHP
MHP’nin 2001’de üç partili koalisyonun ortaklarından biriyken patlamış olan mali krizi hatırlatan Hakura, bundan dersini alan MHP’nin bu yüzden yeni hükümette yer almadığını söyledi. Hakura, analizinde son olarak şunu dile getirdi: “Siyasetteki hakimiyeti ne olursa olsun, bozulan ekonomi Erdoğan’ın rakipsiz gibi görünen liderliğine yönelik en büyük tehdit.”
Erdoğan güvence vermişti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mayıs ayında İngiltere’de düşünce kuruluşu Chatham House’ta yabancı yatırımcılarla bir araya gelmişti. Erdoğan toplantıda enflasyonun tek haneye düşürüleceğini, Türkiye ekonomisinin fazla ısındığı yönünde artan kaygıların yersiz olduğunu ifade ederek, yatırımcılara Türkiye’ye gelmeleri konusunda güvence vermişti.