Tüm veriler Türkiye’nin bir atık merkezi haline getirildiğine işaret ediyor. AKP’li Bakan Murat Kurum’un ‘Sıfır Atık Projesi ile çevresel, ekonomik ve sosyal açıdan önemli kazanımlar elde edilecek’ sözleri ise gerçeklerden çok uzak.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum 2019 Merkezi Yönetim bütçe görüşmelerinde, “Sıfır Atık Projesi’yle; çevresel, ekonomik sosyal açıdan önemli kazanımlar elde edilecektir. Uygulamanın 2023 yılında tamamen hayata geçirilmesiyle birlikte yıllık 20 milyar TL’lik bir ekonomik kazanç hedeflenmektedir” dedi. Kurum, 2017 yılında Sıfır Atık Projesi başlatıldığını hatırlatarak, “2017 yılında ilk defa Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve bakanlığımızda hayata geçirilen proje bugün artık 8 bin 668 kurum binasında uygulanmaya başlanmıştır. 2023’e kadar tüm ülkede Sıfır Atık Sistemi’nin kurulumu tamamlanacaktır. Sıfır Atık Projesi’nin bakanlığımızda uygulanmaya başladığı 16 aylık süreçte 179 ton atık ayrı toplanarak ekonomiye kazandırılmıştır” değerlendirmesini yaptı.
Hangi atıklar?
Bakan Kurum’un “16 ayda ‘179 ton’ atığı ayrı topladık” yönünde övgüsel sözleri niçin kulandığı anlaşılmaktan uzak bulundu. Dünyanın çöpünü Türkiye’ye taşıyarak ‘tehlikeli katı atık yakma ve enerji üretimi’ tesisleri ile çimento fabrikalarında yakılmasıyla ortaya çıkan furan ve dioksiz gibi atıklarla tarımsal alanlar, sular ve dolayısıyla insanlar zehirlenirken Kurum’un 20 milyar kazanç sağlayacağız vurgusunun bu yakma tesislerinin karlarından söz ediyor olabileceği akıllara geldi.
Yönetmelikle çöp ithalatı
Bakan Murat Kurum atık soruna yönelik açıklamalarının saminiyetsiz olduğunu gösteren birçok veri var. 6/10/2010 tarihli ve 27721 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Atıkların Yakılmasına İlişkin Yönetmeliğe, 7 Nisan 2017 ek maddeler eklenmişti. Hazırlanan yönetmelikte, “Kurşunasitli akümülatörler, kurşundan olan elektrik pilleri, bataryaları ve elektrik akümülatörlerinin döküntü ve hurdaların” ithalatı mümkün hale getirildi. Bu ithalatın tek bir amacı ise yakma tesislerinde bu tehlikeli atıkların yakılması amacıyla olduğu yönetmeliğin hangi yasaya bağlandığına bakınca anlaşılabiliyor.
Nükleer atık ticareti
İzmir’in Gaziemir ilçesinde Emrez kasabası içindeki Aslan Avcı Kurşun Fabrikası’nın arazisinde, nükleer reaktörlerde oluşturulan, yarılanma ömrü 13,5 yıl olduğu için etkileri onlarca yıl devam eden, her anlamda çevre ve insan sağlığını hasara uğratan Europium 152 (Eu-152) izotoplarının gömülü bulunması, nükleer santrali bulunmayan Türkiye’de, atık ticaretinin yapıldığının ispatıydı. İlk olarak 2008 yılında yerinde tespit edilen fakat, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu(TAEK) tarafından önlem alınmayan, 2012’ye gelindiğinde sivil toplum eliyle başlatılan dava süreci üzerinden bugün hala yürütülen bir mücadele sözkonusu.
Kuito unutulmadı
iktidarın atık soruna yaklaşımına bir diğer örnek ise, henüz iki yıl önce Kuito adlı asbestli olduğu çevre örgütlerince belirtilen geminin “radyoaktif atık bulunduğu” gerekçesiyle 5 gün açıkta bekletilerek incelenmeye zorlandı. Ancak, sivil toplumdan yükselen itirazlara rağmen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın oluşturduğu komisyonun inceleme sonrasında “tehlikeli atık bulunmadığı”nı ve “radyasyon değerlerinin TAEK’in belirlediği sınırın altında olduğu”nu raporlamasıyla, asbestli geminin kıyıya yanaştırılarak söküm işlemlerine başlanmasına izin verilmişti.
Plsatik atık ithalatı
Murat Kurum’un sorumlu olduğu bakanlık kararı ileplsatik poşet paralı hale getirilirken bir diğer gerçek bu kararın da samimiyetten uzak olduğunu gösterdi. Geçtiğimiz haftalarda İngiliz Guardian gazetesinde yayınlanan bir haberde Türkiye’nin İngiltere’den 2018 yılı ilk 3 ayında 27 bin 34 ton plastik çöp aldığı yer almıştı. 2017 yılı içinde ise toplam ithalat 205 bin ton olduğu belirtildi. 2018 yılında ise bu rakamın 500 bin tonlara ulaşması bekleniyor. Bakanın övünerek aktardığı 179 ton atığın ayrı toplanmasından da anlaşılacağı gibi Türkiye’de toplanan çöplerin sadece yüzde 1’i geri dönüşüme tabi tutuluyor. Tüm bunlar iktidarın Türkiye coğrafyasını atık merkezi haline getirdiğini gösterirken bu bağlamda yapılan açıklamaların farklı amaçlar için gerçekleştirildiğine işaret ediyor.
EKOLOJİ SERVİSİ