DİSK-AR Araştırma Uzmanı Zeynep Kandaz, TÜİK’in işsizlik rakamları ile DİSK-AR’ın işsizlik rakamları arasındaki farkların nedenleri değerlendirerek TÜİK rakamlarının gerçek olmadığını, toplumun bu verilere güvenmediğini söyledi
Yadigar Aygün / İstanbul
Enflasyon verilerinden, işsizlik rakamlarına kadar açıkladığı her veriyle tartışma yaratan TÜİK, salgın sürecinde krizin derinleşmesine rağmen iyimser olmaya devam edince “gerçekleri yansıtmıyor” eleştirisi de yeniden gündeme geldi. TÜİK rakamlarını değerlendiren Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR) Araştırma Uzmanı Zeynep Kandaz, TÜİK’in yayınladığı işsizlik rakamlarının gerçeği yansıtmadığına dikkat çekti.
‘Hesaplamalar farklı’
Kanbaz, çalışmayan milyonların TÜİK’e göre istihdamda görüldüğünün altını çizdi. Geniş tanımlı işsizlikte büyük artış olduğunu söyleyen Kanbaz, Türkiye tarihinin en büyük işsizliği ve istihdam kaybının yaşandığını vurguladı. Kanbaz şunları dile getrdi: “DİSK-AR 11 Temmuz 2020 günü İşsizlik ve İstihdamın Görünümü Raporu’nu yayımladı. Raporda Covid-19’un işgücü piyasalarındaki etkisini ölçmek amacıyla farklı hesaplama yöntemleri kullanıldı. Bunlardan biri DİSK-AR tarafından her ay hesaplanan ‘geniş tanımlı işsizlik’ hesaplamasıyken diğeri ILO’nun eşdeğer tam zamanlı istihdam kaybı metodolojisinden yararlandığımız ve ‘Covid-19 etkisiyle revize geniş tanımlı işsizlik’ adını verdiğimiz hesaplamadır. Alternatif hesaplama yöntemlerine başvurmamızın sebebi TÜİK’in açıkladığı işgücü verilerinin içinde bulunduğumuz salgının etkilerini yansıtmaktan uzak olmasıdır. TÜİK işsizlik hesaplaması yaparken referans haftasından geriye doğru son dört hafta içerisinde iş arama kanallarından en az birini kullanmış 15 ve daha yukarı yaştakileri hesaba katıyor. Fakat Covid-19 döneminde işten çıkarmalar yerine ücretsiz izin ve kısa çalışma gibi çalışma şekillerinde değişiklikler söz konusu olmuştur. Bu sebeple milyonlarca işçi çalışmadığı halde istihdamda görülüyor. Bizim hesapladığımız ve 17,2 milyon olarak açıkladığımız Covid-19 etkisiyle revize geniş tanımlı işsizlik ise işbaşında olma ve çalışılan saat gibi Covid-19 etkilerini görebileceğimiz verileri de kapsadığından TÜİK hesaplamasıyla arasında oldukça büyük farklar söz konusudur .”
TÜİK yetersiz kalıyor
TÜİK’in verilerine toplumun artık güvenmediğini belirtten Kanbaz, salgın sürecince yaşanan değişiklikleri TÜİK’in hesaba katmadığını söyledi. Kanbaz,
“TÜİK’in ve DİSK-AR’ın işsizlik hesaplaması arasında bir yöntem farkı söz konusudur. TÜİK, salgının başında Covid-19’un işgücünde yarattığı tahribatı ölçmek üzere soru formunda çeşitli değişiklikler yapacağına dair bir açıklama yapmıştı. Ancak böyle bir değişiklik ya yapılmadı ya da kamuoyuyla veriler paylaşılmadı. Bilindiği gibi Covid-19 sebebiyle çalışma yaşamında pek çok değişiklik yaşandı ve bunları TÜİK’in açıkladığı verilerde göremiyoruz. Dolayısıyla TÜİK’in yöntemi pandeminin etkisini açıklamakta yetersiz kalıyor. Bu nedenle de DİSK-AR tarafından hesaplanan iş kaybıyla TÜİK’in açıkladığı işsizlik arasında ciddi farklar vardır” dedi.
Tarihin en büyük işsizliği yaşanıyor
DİSK-AR Temmuz 2020 İşsizlik ve İstihdam Raporu’na göre,
• Covid-19 Etkisiyle Revize Edilmiş Geniş Tanımlı İşsizlik ve İş Kaybı 17,7 Milyonu Aştı
• Covid-19 11 Milyona Yakın Yeni İş Kaybı ve İşsiz Yarattı
• Revize Edilmiş Geniş Tanımlı İşsizlik ve İş Kaybı Oranı Yüzde 52 Olarak Hesaplandı
• Kadın İşgücü Sayısı Yüzde 13,9, Kadın İstihdamı Sayısı Yüzde 11,9 Azaldı
• İstihdam Bir Yılda 2 Milyon 585 Bin Kişi Düştü
• İşbaşında Olanların Sayısı 7,1 Milyon Düştü
• Ümitsiz İşsizlerin Sayısı 553 Binden 1 Milyon 310 Bine Yükseldi