Azil yargılamasında aklanan ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray’da açıklamalarda bulunarak, ‘Benim başıma gelenleri başka başkanlar kaldırabilir miydi bilmiyorum, ben yanlış bir şey yapmadım’ dedi
Beyaz Saray’da Kongre ve yönetim içerisindeki en yakın destekçileriyle dolu olan salonda kamera karşısına geçen Trump, hakkındaki azil sürecini ‘’utanç verici’’ olarak niteledi ve ‘’çok büyük adaletsizliklere’’ maruz kaldıklarından yakındı.
Trump, azil süreci hakkında, ‘’Şeytancaydı, yolsuzdu. Bu başka hiçbir başkanın başına gelmemeli. Hepimiz çok kötü bir süreçten geçtik, adaletsizce. Yanlış hiçbir şey yapmadık’’ ifadelerini kullandı.
Trump basın toplantısı sırasında Washington Post’un ‘’Trump Aklandı’’ manşetini gösterdi, ‘’(Azil kelimesi) Bana göre çok kötü bir kelime. Şimdi şu harika kelimeye sahibiz, hiç bu kadar güzel kulağa hitap edebileceğini düşünmemiştim: ‘tam aklanma’’’ dedi.
Trump, ‘’Romney’nin daha önce dindarlığını destek olarak kullandığını görmedim ama başarısız olduğu bir başkan adaylığı süreci geçirdi. Başarısız olduğunuzda bazı şeyler olabiliyor’’ diye konuştu.
Yeniden seçileceğini söyledi
Cumhuriyetçi Parti’nin hiç bu kadar birlik içerisinde olmadığını ve aklanmanın getirdiği ivmeyle Kasım’da yeniden seçileceğini savunan Trump, ucuz sebeplerle azil benzeri yeni girişimlerin daha olabileceği tahminini dile getirerek, ‘’Bunları muhtemelen yeniden yaşayabiliriz çünkü bu insanlar tamamen çıldırmış vaziyette’’ dedi. Böyle bir girişim olması halinde galip çıkanın tekrar kendisi olacağını savundu.
Rusya soruşturmasından başlayarak tüm olanları bir “saçmalık” olarak niteleyen Trump, ‘’Benim başıma gelenleri başka bir başkan kaldırabilir miydi bilmiyorum. Bu yaşananlar başka hiçbir başkanın başına gelmemeli’’ ifadesini kullandı.
Trump, Temsilciler Meclisi’nde azil soruşturmasının açılmasına yol açan Ukrayna lideriyle tartışmalı telefon görüşmesinin de ‘’kusursuz ve tamamen uygun’’ bir görüşme olduğu yönündeki duruşunu yineledi, ”ülkemizin başına bir daha böyle şeylerin gelmesine izin veremeyiz” mesajını verdi.