Hayvan hakları için mücadele eden Dört Ayaklı Şehir Kolektifi üyesi Mine Yıldırım, son dönemde hayvanlara dönük artan şiddetin nedenlerini değerlendirdi. Toplumsal krizin artmasıyla birlikte şiddetin her türlü halinin de arttığını belirten Mine Yıldırım, artan toplumsal şiddetin en çok da hayvanlar, çocuklar gibi toplumsal dizgenin en güçsüz konumda tutulan kendini savunamayan grupları etkilediğini söyledi.
Hayvana yönelik şiddetin yalnızca psikopatolojik bir mesele olmadığının altını çizen Yıldırım, şunları belirtti: “Hayvanlara yönelik şiddet vakaları, özellikle son birkaç ay içinde arttı. Yaşanan korkunçlukların büyük kısmı, son derece akıllıca planlanmış ve gerçekleşmiş. Bu fiiller cinnet ya da hezeyan emaresi taşımayan, ne ilk ne son olan, yani yapanın bu fiili daha önce de işlediğini düşündüren fiillerdir. Sapanca’da bacakları kesilen köpeğe neredeyse cerrahi bir ustalıkla işkence edilmiş. Güçsüzlük, güç arayışı, tahakküm etme ve zulmetme ihtiyacı toplumsal baskıyla artan eğilimler. Türkiye’de siyasetin dili muhafazakâr ve daha da baskıcı hal aldıkça, toplumdaki bu eğilimlerin hayvana yönelmesi kaçınılmaz.”
Kanunlar yetersiz
24 Haziran 2004’te kabul edilerek yürürlüğe giren 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun hayvana yönelik suçu engelleme bakımından son derece yetersiz olduğunu belirten Yıldırım, “Mesela bir hayvana tecavüz eden birisi azami 3 bin TL ödeyerek mahkemeden çıkabiliyor. Söz konusu ceza, sabıka kaydına işlenmeyebiliyor. Yasalar uygulanıyor, ama yasanın kendisi hayvana yönelik işlenen suçları ‘suç’ olarak tanımlamıyor” dedi.
5199 sayılı Yasa nedir?
Hayvanların rahat yaşamlarını ve hayvanlara iyi ve uygun muamele edilmesini temin etmek, hayvanların acı, ıstırap ve eziyet çekmelerine karşı en iyi şekilde korunmalarını, her türlü mağduriyetlerinin önlenmesini sağlamak amacıyla çıkarılan 5199 Sayılı Hayvan Hakları Kanunu’nda “sahipsiz” hayvanlara karşı gerçekleştirilen eylemler “kabahat” olarak değerlendirilmekte. Mevcut yasada hayvana yönelik suçlarda fail, 2 yıldan az bir adli cezaya çarptırılıyor. Bu ceza ise ertelenebiliyor ve para cezasına dönüştürülebiliyor. Aynı şekilde tecavüz ve işkence gibi vakalar da idari para cezasıyla geçiştiriliyor.
Hayvan hakları için yazdı
Sanatçı Sezen Aksu, Tuhaf dergisinin Temmuz ayı sayısı için hayvan haklarına dair bir yazı kaleme aldı. Aksu, yazısında özellikle son dönemde artan hayvanlara yönelik şiddete karşı durma çağrısı yaptı. Sanatçı şu sözleri dile getirdi: “Türkiye’de hayvan hakları algısının uygulamada ve hukuk düzeyinde benimsenmesi için çok yolumuz var. Bu varoluş mücadelesinde üzerime düşen görevi yerine getirmeye hazırım.”
HABER MERKEZİ