Kazakistan Başkanı Tokayev, “tek bir merkezden yönetilen darbe girişimi” olduğunu söylerken ulusal yas ilan etti. Kazakistan Dışişleri Bakanlığı açıklamasına göre de tutuklananların sayısı 8 bini buldu
Kazakistan’da LPG gazına yapılan zamlar sonrası 2 Ocak 2022’de başlayan protestolar, ülkenin birçok yerine yayılırken, Devlet Başkanı Kasım Cömert Tokayev 10 Ocak 2022’den itibaren geçerli olmak üzere ulusal yas ilan etti.
Kazakistan’da tansiyon yüksek. Başkent Nursultan’daki bir binanın bahçesinde Kazakistan Ulusal Güvenlik Komitesi’nden Albay Azamat İbrayev ölü olarak bulundu. Kazakistan hükümeti, özel polis kuvvetleri ve ulusal muhafızlara donanım tahsis edilmesi için acil durum rezervlerinden ödenek ayırdı. ‘Aristan’, ‘Arlan’, ‘Berkut denen devlet güçleri operasyonları sürdürdü.
DUVAR’ın haberine göre Devlet Başkanı Kasım Cömert Tokayev kendilerine yardım için ülkeye asker gönderen Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü’yle (KGAÖ) toplantıda konuştu. Ülkede düzenin yeniden sağlandığını ama “terörist avının devam ettiğini” belirten Tokayev, “tek bir merkezden yönetilen bir darbe” girişimini atlattıklarını savundu.
Tokayev, “Kendiliğinden başlamış protestoların görüntüsü altında bir huzursuzluk dalgası patladı. Ana amacın anayasal düzenin altını oymak ve yönetimi ele geçirmek olduğu anlaşıldı. Bir darbe girişiminden söz ediyoruz” dedi. “Ana darbe Almatı kentine yönelikti. Bu kentin düşmesi nüfusu yoğun olan güneyin ve sonrasında da bütün ülkenin ele geçirilmesinin önünü açacaktı. Sonra da başkenti ele geçirmeyi planlıyorlardı” diye konuştu.
Kazakistan’ın yaşananlara dair kanıtları yakın zamanda uluslararası toplumla paylaşacağını da belirten Tokayev, olaylarda 16 güvenlik mensubunun öldüğünü, 1300 kişinin yaralandığını, kaç sivilin hayatını kaybettiğinin ise araştırıldığını anlat
KGAÖ’nün asker sayısı
Tokayev, Rusya öncülüğündeki KGAÖ’nün Kazakistan’a 2 bin 300 asker ve 250 parça askeri teçhizat geçirdiğini de söyledi.
Dışişleri Bakanlığı: 8 bin kişi tutuklandı
Kazakistan Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada şu ana dek 8 bin kişinin tutuklandığı, bu kişilerin arasında ülke dışında eğitim görmüş “İslamcı radikallerin” de bulunduğu belirtildi. Açıklamada, “Almatı’da ve ülkenin bazı başka yerlerindeki olayların gösterdiği gibi, Kazakistan, yurt dışında eğitim görmüş iyi koordinasyon halindeki terörist grupların silahlı saldırısına maruz kaldı. Ön verilere göre, saldırganlar arasında radikal İslamcı grupların içinde savaş deneyimi olan kişiler var” denildi.
Almatı, Kızılorda, Taldikorgan ve Taraz
Sputnik’in haberine göre de Kazakistan Ulusal Güvenlik Komitesi’ne göre, gerçekleştirilen operasyonlarla “terör tehdidi teşkil eden noktalar etkisiz hale getirildi.” Açıklamaya göre Almatı, Kızılorda, Taldikorgan ve Taraz kentlerinde protestocular tarafından ele geçirilen tüm idari binalar yeniden denetime alındı.
Kazakistan Devlet Sekreteri Erlan Karin, gerçekleştirilen “terörle mücadele operasyonları”nda yalnızca yerel özel kuvvetler olan ‘Aristan’, ‘Arlan’, ‘Berkut’un ve Savunma Bakanlığı’na bağlı güçlerin yer aldığını belirtti.
Karin, Habar 24 televizyonuna yaptığı açıklamada, ülkesindeki yaşananların renkli devrim olduğu değerlendirmesine katılmadığını belirterek şunları söyledi: “Bunun için ne kadar dikkatli bir hazırlık ve planlama gerektiğini tahmin edersiniz, farklı şehirlerde, farklı bölgelerde farklı grupların eylemde bulunması gerekiyor. Birileri bunu renkli devrime, kadife devrime benzetiyor, ancak Kazakistan konusunda bu senaryolar pek etkili olmazdı, nitekim bizim ülkemizdeki koşullar farklı. İktidarın konumu çok sağlam ve başka hususlar da var… Bu koşullar klasik renkli devrimlerin gerçekleştirilmesine olanak vermezdi.”
Putin: KGAÖ renkli devrimlere izin vermeyecektir
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de, Kazakistan’daki olayların yıkıcı iç ve dış güçler tarafından kullanıldığı yorumu yaptı. Silaha sarılan kişilerin zamları protesto eden ilk gruplardan farklı amaçları olduğunu kaydeden Putin, Kazakistan’daki olayların bölge dışından ilk müdahale olmadığını ve son da olmayacağını belirtti. Putin, protestoların “haddini aştığını” iddia etti.
Gönderdikleri askeri gücün Kazakistan liderliğinin resmi talebiyle gittiğini ve görev tamamlanınca çekileceğini vurgulayan Putin, “KGAÖ, dışarıdan istikrarsızlaştırılmaya veya renkli devrimlere izin vermeyecektir” dedi.
Çin ise Kazakistan’la güvenlik konusunda işbirliğini artırma ve “dış güçlerin müdahalesini” engellemeye yardım etme çağrısında bulundu.
Tokayev, ayaklanma kent kent yayılınca Rusya liderliğindeki KGAÖ’den asker isterken protestocular için ise, “20 bin haydut Almatı’ya saldırdı. Güvenlik güçlerine, bu teröristlere uyarıda bulunmaksızın ateş açma talimatı verdim” demişti.
Lukaşenko’dan mektup
Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko da, Kazakistan Devlet Başkanı Kasım Cömert Tokayev’e mektubunda, “Aşırılık yanlılarının yıkıcı hedeflerinin çok uluslu bir ülke olan Kazakistan’daki durumu istikrarsızlaştırmak, kaosa yol açmak, anayasaya aykırı bir darbenin gerçekleştirilmesi ve siyasi gidişatı değiştirmek için kardeşin kardeşe kırdırılacağı bir savaş çıkarmak olduğu açık” dedi.
Lukaşenko, Belarus’un benzer bir tehlike ile karşı karşıya kaldığını, bu nedenle ülkedeki durumun vahameti ve ülkenin akıbetiyle ilgili üzerlerine düşen muazzam sorumluluğu anladığını belirtti.
Kazakistan’daki durumun istikrara kavuşturulması için her türlü desteği sunmaya hazır olduklarını kaydeden Lukaşenko, barışın en yakın zamanda tesis edilmesini umduklarını belirtti.
Belarus da, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) kapsamında Kazakistan’a asker göndermişti.
NURSULTAN