Bugün 27 Mart Dünya Tiyatro Günü. Gölge Tiyatro Topluluğu’ndan Rewşan Apaydın, Yeni Yaşam için yazdı: Kendimizle beraber seyircimizi de özgürleştireceğiz
1961’de yazılan ilk tiyatro bildirisinde Jean Cocteau, şöyle başlıyor; “Ne tuhaftır, tarih zamanla şeklini kaybeder, buna karşılık, efsane zamanla kuvvetlenir. Bunu en iyi tiyatro sahnesinde anlarız.’’ Aslında bunun gibi birçok şeyi sahnede anlarız. Galiba en çok şimdi anlarız. Bir araya gelinemeyen her gün ile yapılamayan her şeyin yarattığı ağırlığın altındayız tam da şu günlerde ama biliyoruz ki binlerce yıl yan yana geldiğimiz gibi yarın da yan yana geleceğiz, bu sefer daha sıkı bağlarla birlikte olacağız.
Dünümüzü, yaşadıklarımızı, dayatılan baskının, sansürün, sömürünün ve savaşın önüne bütün cesaretimizle setimizi çekeceğiz. Ve geçmişimizi yarınlara bütün bunları hatırlayarak tanıklık edeceğiz ve ettireceğiz…
Bugün bizi acıtan, güldüren ne varsa sahnede tanığı olacağız ve coşkulu şarkılar eşlik edecek bu tanıklıklara. Dün bizi ayıran farklılıkları bugün yıkıp yerine inşa edeceğimiz yeni yaşamın diyaloglarını yazacağız. Bu diyaloglardan oluşan oyunları oynayacağız. Bizimle beraber seyircimizi de özgürleştireceğiz. Özgürleşirken, benzerliklerimizin ve farklılıklarımızın, inançlarımızın ve düşüncelerimizin aslında zenginliğimizi yarattığının bilinci ile varlığımızı anlamlandıracağız.
Tam da burada herkesin en çok ihtiyaç duyduğu şeylerde de ortağız sevgiye, anlayışa, barışa ve yaşamı paylaşmaya ihtiyacımız var. Sevgiyle her şeyi yeniden kucaklamak için, siyahın üstünü usanmadan bir kez daha beyaza boyayacağız, bütün çirkinlikleri güzelleştirmek için bir kez daha emek vereceğiz. Kuşkusuz biliyoruz emek verilen her şey elbet bir gün güzelleşir. Bu karanlık günlerde, bugünleri yarına korkusuzca taşıyacak üretimlerin çoğalması inancıyla…