Kayyum tarafından işten çıkartılan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu oyuncuları tarafından geçtiğimiz yıl kurulan Amed Şehir Tiyatrosu oyuncuları Kürt tiyatrosu ve geldiği aşamayı MA’ya değerlendirdi. Amed Şehir Tiyatrosu oyuncusu Nazım Hikmet Çalışkan, Kürtler için tiyatronun sadece bir sanat dalı olmadığı, bir başkaldırı alanı olduğunu söyledi. Çalışkan, “Zaten izlenen politikalar nedeniyle Kürtçe diliyle yaptığınız her şey aslında direnmenin başlangıcıdır.
İstanbul’da ilk kurulan tiyatro grubu da bu doğrultudaydı ve izleyicilerin büyük ilgisini topladı. Daha sonra birçok grup kuruldu ve daha geniş alan ve izleyicilere ulaştı” diye konuştu. Bölgede kayyumlar atanmadan önce Demokratik Bölgeler Partisi’nde (DBP) olan belediyeler bünyesinde açılan tiyatroların hem tiyatro emekçilerine hem de tiyatroya katkılarının olduğunu söyleyen Çalışkan, bunun tiyatro çalışmalarının daha güçlü ve geniş bir alanda yürütülmesine olanak sağladığını söyledi.
“Kürt Tiyatro Tarihi” adlı kitabının yazarı ve aynı zamanda Amed Şehir Tiyatrosu oyuncusu Yavuz Akkuzu, Türkiye’de Kürtlerin statüsüzlüğü ve Kürtçenin yasaklanması nedeniyle Kürt tiyatrosunun 1991 yılına kadar varlık gösteremediğini kaydetti. 90’lı yıllarda Diyarbakır Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nun açıldığını; ancak devlet baskısı nedeniyle 2003 yılına kadar tiyatro dilinin Kürtçe değil, Türkçe olduğunu ifade etti. 2003’ten bu yana her hafta Kürtçe oyun sahnelediklerini, turnelere çıktıklarını, bölge illeri olmak üzere Kürtlerin olduğu tüm şehirleri gezdiklerini dile getiren Akkuzu, Kürt tiyatrosunun yayılması için her yerde oyunlar sahnelediklerini belirtti. DBŞT’nin kapatılmasından sonra kendi imkanlarıyla açtıkları Amed Şehir Tiyatrosu’nda çalışmalarına devam ettiklerini belirten Akkuzu, “Kürt tiyatrosu, köklerini Kürt kültürü ve diline salmıştır. Kürt siyasetinin tesiri de tiyatroya güç veriyor. Tüm baskılara rağmen tiyatro asla kapatılamaz” dedi.
Amed Şehir Tiyatrosu’nun halkın tiyatrosu olduğunu kaydeden Akkuzu, her tarzda oyun yazdıklarını, çevirdiklerini, Kürt destan ve hikayelerini de oyuna uyarlayarak tek tarzla sınırlı kalmadıklarını söyledi.