Türkiye’nin SİHA (Silahlı insansız hava aracı) ile Til Rifat merkezini bombalaması protesto edildi
Şehit Aileleri Meclisi’nden Til Rifet’teki saldırıya kınama: Sessiz kalmayacağız
Şehba ve Efrîn’deki Til Rifat’a (Til Rifet) dönük saldırısı protesto edildi. saldırılar karşısında sessiz kalmayacaklarını vurguladı.
ANHA haberine göre 24 Ağustos sabahı Türkiye, SİHA (Silahlı insansız hava aracı) ile Til Rifat merkezini bombaladı. Reşîd Elîko (28) ve Fafîn ilçesindeki Avrin Hastanesi’ne kaldırılan Fatima Osman Mamo (21) hayatını kaybetti.
Hayatını kaybeden 3. kişinin adı öğrenilemedi. Yaralıların isimleri ise şöyle: Hisên Murad Qerokî (13), Menan Reşîd Hisên (57), Egîd Fexrî Şêxo (32), Semîr Ebdulqadir Reşo (31), Zûhêr Ebdurehman Mihemed (36)
‘Bu halkın iradesini kıramayacak’
Serdem Kampı önünde bir araya gelen Şehbalılar saldırıları sürdüren Türkiye’yi kınadı. Şehit Aileleri Meclisi üyesi Fewzi Mistefa tarafından okunan açıklamada şunlara yer verildi: “Türk devleti bugün öğle saatlerinde bir kez daha SİHA’larla Şehba Kantonu’na bağlı Til Rifet ilçesinde halkı hedef aldı. Uluslararası güçlere çağrımızdır; Türk devleti ilk defa yurttaşları hedef almıyor. 2020’de de Til Rifet’te halkı hedef aldı. Sadece Til Rifet’te değil, Aqib, Kiladiyê ve Şehba’nın bütün bölgelerinde katliamlar yapıyor. Çocuklar ve halkımıza yönelik her gün saldırılar düzenleyen Türk devleti bu halkın iradesini kıramayacak. Bugün Türk devleti SİHA’larla Til Rifet sokaklarını hedef aldı. Garantör güçler olan Rusya ve ABD’nin sessizliğini kınıyoruz. Şehit Aileleri hiçbir zaman sessiz kalmayacak. “
‘İslam ile hiçbir ilgisi yoktur’
ANHA haberine göre 23 Ağustos’ta da Şêxmeqsûd Din İşleri Kurumu Başkanı Ali El Hesen, Kuzey ve Doğu Suriye Din İşleri Kurumu Üyesi Yehya Mehmûd, inanç temsilcileri, siyasi parti temsilcileri, Şehit Aileleri Meclisi, Efrîn ve Şehba Meclisleri üyeleri Şehba kantonunun Fafin ilçesinde eylem yaptı.
Eylemin başlangıcında Kuzey ve Doğu Suriye Din İşleri Kurumu üyesi Yehya Mehmud, “Biz bir projenin ve meşru bir davanın sahibiyiz. İslam’ı suçlarını gizlemek için kullananların, din adına katliamlar yapanların İslam’la hiçbir ilgisi yoktur. Çocuklarımızı vahşice öldürenler, kadınlarımızı yerinden edenler. Komşularımıza saygı duymayan acımasız bir düşmanın komutası altında savaşıyor ve bizi katlediyorlar” dedi. Efrîn ve Şehba Din İşleri Kurumu üyesi Miad Rislan, “Türk devleti ve çetelerinin İslam ile hiçbir ilgisi yoktur. Din adı altında yapılan bu eylemleri reddediyoruz” diye konuştu.
Efrîn Kanton Meclisi Eş Başkanı Mihemed Naso, topluluklarda ortak yaşam gerçekleşene kadar halkların kardeşliğine çağrıda bulunarak, “Suriye toplumları Özerk Yönetim tecrübesine sahip olmalı ve Kürtlerin kardeşliğine sahip çıkmalıdır. Halklar bu tecrübeden dolayı sevgi ve merhameti toplumda yaymaktadır” diye konuştu.
Şêxmeqsûd Din İşleri Kurumu Başkanı Ali El Hesen de “Erdoğan’ın İslam kisvesi altında yaptığı eylemlerinin İslam ile hiçbir ilgisi yok . Zeytin ağaçlarını kesmek, sivilleri öldürmek İslam’ın emredeceği bir şey değildir” dedi.
Efrîn Êzidîler Birliği Eş Başkanı Mistefa Nebo, IŞİD’in Êzidîleri din adına öldürdüklerini, ancak İslam’ın onlardan ve eylemlerinden uzak olduğunu ifade etti.
Şehba Kanton Meclisi adına konuşan Ehmed Selame, “Bu eylemi Türk devletinin bölgeye yönelik politikasını kınamak ve reddetmek için düzenledik. Topraklarımızın başka bir bölümünü işgal etmelerine izin vermeyeceğiz” diye konuştu.
Taraflar adına bölge halkı arasında birlik çağrısında bulunan Xelil Reşo, bölge halkının bu tehditlere karşı birlik olması gerektiğini ifade etti.
Son olarak Efrîn-Şehba Din Kurumu üyesi Mehmud Cuma basın açıklamasını okudu. Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “İşgalci Türk devleti, saldırılarıyla çocukları, yaşlıları, kadınları hedef alıyor, evleri, camileri, mabetleri sahiplerinin başlarına yıkıyor. Bölge halkının başarılarını ve güvenliğini baltalamak için İHA, ajanlar ve casuslar kullanıyor. Diğer bölgeleri işgal etmeye çalışıyor. Til Rifet ve Kobanê’ye yönelik bu tehditler AKP’nin iflasını ve Türkiye sokaklarındaki desteğinin düştüğünü kanıtlıyor. Özellikle 2023 seçimlerinin yaklaşmasıyla AKP, İslam’ı suçlarını ve vahşi eylemlerini gizlemek için bir örtü olarak kullandı ama yaptıklarının kutsal dinle hiçbir ilgisi yok. Kutsal kitap insanları öldürmeyi lanetler. Ancak Türk devleti bu suçları sürdürmekte ve işgal ettiği Efrîn, Serêkaniyê, Girê Spî ve diğer bölgelerin demografisini değiştirmeye çalışmaktadır. Suriye’nin diğer bölgelerini ve komşu ülkeleri işgal etmeyi amaçlıyor. Bu iddialı hedeflere ulaşmak ve Osmanlı devletinin hayallerini canlandırmak için uluslararası anlaşmazlıkları ve uluslararası toplumun saldırılara karşı sessizliğini kullanır. BM’yi, insan hakları örgütlerini ve Arap Birliği’ni, garantör devletleri, Müslüman Din Konseyi’ni işgalci Türk devletinin saldırılarına karşı sorumluluklarını yerine getirmeye, Türk işgaline topraklarımızı terk etmeleri için baskı yapmaya çağırıyoruz.”
ŞEHBA