HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Türkiye’nin dış politikada büyük bir çöküntü içerisinde olduğunu söyledi. Temelli, “Artık dış politika dediğimiz şey rehine pazarlığına dönüştü” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Meclisi, önümüzdeki sürecin yol haritasını belirlemek amacıyla parti Genel Merkezi’nde toplandı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Eş Genel Başkan Sezai Temelli, iki gün boyunca sürecek olan toplantıda siyasi süreç değerlendirmesi yapacaklarını ve orta vadeli bir planlama oluşturacaklarını kaydetti.
“700’e yakın hasta tutuklu ve hükümlü var”
Temelli, cezaevlerinde yaşanan ağır hak ihlalleri ve gündeme gelen gözaltında işkence olayları üzerinde de durdu. Temelli, “Van’da gözaltına alınan aileye yapılan işkenceyi tüm Türkiye izledi. Bu konuyu defalarca dile getirmemize rağmen Adalet Bakanlığı Ceza Tevkif Evleri gibi kurumların hiçbir şey yapmaması siyasi bir aklın uygulamasıdır. Tüm kurumlar, siyasi bir aklın emir ve görüşleriyle hareket eder hale gelmiştir. Tedavilerinin cezaevinde sürdürülmesi mümkün olmayan hasta tutuklu ve hükümlülerin sağlık haklarına kavuşması gerekmektedir. Bu durumda 700’e yakın hasta tutuklu ve hükümlü vardır” dedi.
Türkiye’yi çöküntüye götürecek OHAL yasalaştı
Meclis’ten geçerek yasallaşan OHAL sonrası düzenlemeye de değinen Temelli, bu konuda şunları söyledi:
“İki yıl boyunca Türkiye’yi çöküntüye sürükleyen OHAL düzeni, yasayla kalıcılaştı. Valilere büyük yetkiler taşıyan, yönetim çevrelerini kolaylıkla sıkıyönetime çevirebileceği bir düzen kuruldu. Vali isterse kente insanların girişini yasaklayabiliyor, kişiler hakkında idari tasarrufta bulunuyor. Serbest dolaşım hakkını yasaklayan bir uygulama ile karşı karşıyayız. Gösteri yürüyüşü, toplanma hakkı gibi en temel haklarda bile tasarrufta bulunma hakkı vardır. 12 güne kadar çıkan bir gözaltı süresi ile tutuklama aşaması öncesinde bir cezalandırma sistemi kurulmuş. Bu sıkıyönetim halidir. Torba yasaya baktığımızda da aslında ülkenin içinde bulunduğu aczi gördük. Bedelli askerlik önce Ekim’de çıkacak dediler, sonra öne alındı. En temel neden akçeli işler. Bütçenin içinde bulunduğu durumu geçiştirmeye çalışan, bir an önce para toplamaya odaklı bir anlayış. Burada da adalet yok. 15 bin lira bir miktarı herkese dayatan bir anlayış. Bu konuda hiçbir önerimiz dikkate alınmamış, torba yasa Saray’dan geldiği gibi geçmiştir. Eğer parlamentoyu bu akılla çalıştırmaya devam edecekseniz, parlamento üzerindeki vesayeti üretmiş olursunuz. Oysa parlamento bu vesayete karşı mücadele yeri olmalıdır. İnsan haklarını yok sayan, hukuk devletini imha etmeye çalışan bu anlayışa karşı HDP Parlamento kürsüsünü mücadele zeminine çevirmeye kararlıdır.”
“Tek adam rejimi ekonomiyi çöküntüye uğratmıştır”
Türkiye ekonomisinin içerisinden geçtiği durumun sorumlusu olarak yine siyasi iktidarı gösteren Temelli, “Tek adam rejimine uygun tasarladıkları düzen ekonomiyi çöküntüye uğratmıştır. Bunun bedellerini de Türkiye halkları, emekçileri, kadınları ödemektedir. Kredi ve borç sarmalına sürüklenmiş bir ekonomi, yüksek borçlanmanın bedeli topluma zamlar ve yoksulluk olarak yansımaktadır. Borç sarmalının bir ucu Çin’e diğer ucu Güney Afrika’ya uzanmıştır. Ülke kaynaklarını, ülke emekçilerini pazarlayan bir hale dönüşmüştür. Ülkeyi pazarlamak demek emek sömürünün artması, doğanın talan edilmesi anlamına geliyor. Tüm bunların toplamından büyük bir yönetim krizi ile karşı karşıya olduğumuz söyleyebiliriz. Bir yönetememe hali söz konusu. Yeni rejim diye tanımlanan şey, el yordamıyla hareket eden, baskı ile sürdürme yönünde hareket eden bu iktidar ülkenin geleceğini heba ediyor” değerlendirmesinde bulundu.
“HDP heyeti Yunanistan’a gidecek”
Yunanistan’da yaşanan yangın faciasına ilişkin bir heyetlerinin önümüzdeki hafta Yunanistan’a gideceği bilgisini veren Temelli, “Yunanistan yandı bizim de vicdanlarımız yandı. Toplumdaki bu nefret söylemi, Yunanistan’daki yangında ortaya çıktı ve bizim de vicdanlarımızın yanmasına sebep oldu. Kulp ve Lice’de de geniş bir orman yangını var. Bir an önce bu yangının söndürülmesini istiyorum. Çünkü Özel Güvenlik Bölgesi olarak tanımlanan alanlarda bu türden aynı anda çıkan yangınlar bu yangınların bilinçli bir şekilde çıkarıldığına dair şüphemizi güçlendiriyor. Bu yangınlarla ilgili pek çok faktörden bahsedilebilir ama bugün Kulp ve Lice’de olan yangınların güvenlik bahanesiyle çıkarıldığını çok iyi biliyoruz” dedi.
“İlkesiz dış politika halklara ölüm, zulüm getirdi”
Temelli, Türkiye’nin dış politikada da büyük bir çöküntü içerisinde olduğunu ifade etti.
“Artık dış politika dediğimiz şey rehine pazarlığına dönüştü” diyen Temelli, devamında ise “Rehine pazarlığı krizi ortada ama askeri ilişkiler yolunda açıklaması yapılıyor. Savaş sanayisi kazanıyor ama Suriye ve Türkiye halkları kaybetmeye devam ediyor. Askeri ilişkiler ABD ile yolunda, Rusya ile yolunda ama yolunda olmayan şey Ortadoğu halklarının geleceği. Uzun yıllardır süren bu ilkesiz dış politika anlayışı tüm halklara ölüm, zulüm getirdi. Bu dış politikanın sonlanmasının yolu Ortadoğu ve Türkiye halklarının geleceklerine sahip çıkmasıyla mümkün olur” dedi.
HABER MERKEZİ