DTK ve HDK’nin Diyarbakır’daki 2 günlük toplantısının sonuç bildirgesinde, faşizm koşullarından Demokratik Cumhuriyet ile çıkma çağrısı yapılırken, mücadele yönteminin radikal demokrasi olduğunun altı çizildi
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ve Halkların Demokratik Kongresi’nin (HDK) bölge bileşenlerinin 4-5 Eylül tarihlerinde Diyarbakır’da yaptığı toplantının sonuç bildirgesi açıklandı. Toplantıda “demokratik siyasetin sorunları, İmralı tecridi, yerel seçimler ve yeni dönem mücadele hattı” başlıklarının ele alındığı belirtildi. Toplantıda bu konu başlıklarında yapılan tespitler ve sonuçların yer aldığı bildirgeden bazı bölümler şöyle: “
Toplantı bileşenimiz, sistem güçleri tarafından Ortadoğu’ya taşınan çatışmaların 3’üncü Dünya Savaşı düzeyinde olduğu; savaşın, egemenlerin “krizi kaosla yönetme” stratejisinin bir parçası olarak başladığı ve derinleşerek devam edeceği tespitinde bulunmuştur.
Yaşanan saldırının hedefi, mücadeleci Kürt dinamiği, temel motivasyonu ise Kürt karşıtlığıdır. Kürt karşıtlığı aynı zamanda halkların özgürlük umutlarına yönelik saldırı konseptini ifade etmektedir. Sayın Öcalan’a yönelik İmralı’da geliştirilen mutlak tecrit koşulları, saldırı konseptinin hedeflerini ortaya koymaktadır.
İran ve Türkiye gibi ülkeler bu konuda ön plana çıksa da, AKP Kürt karşıtlığı üzerinden gelişen tüm saldırıların öncülüğünü yapmaktadır. AKP bu konuda kendinden menkul bir oluşum ve yapı değildir.
AKP ve dayandığı düzen en zayıf dönemini yaşamaktadır. Saldırgan politikada bu denli ısrar etmelerinin nedeni zayıflıkları ve dağılma korkularıdır. Toplum antifaşist bir karaktere sahiptir. Toplumun AKP’nin politikalarına, kötülüğe, baskıya ve otoriteye destek verdiği söylemi iktidarın manipülasyondur.
Faşizmin en çok saldırı ve baskı altında tutmaya çalıştığı toplumsal kesim kadın hareketidir. Kadınların eşitlik ve özgürlük arayışı, erkek faşizmine karşı OHAL ve savaş politikalarına rağmen kadın birliği ve demokratik kadın cephesiyle birlikte kararlı bir mücadele üretmektedir
Toplantımız, ittifaklardan, kiminle yan yana durulacağına kadar müdahalelerin gerçekleştiği bir aşamada, demokratik ulus projesini tek çözüm yolu olarak belirlemiştir. Bunun mücadele yöntemi radikal demokrasidir. Kadın hareketleri, sosyalist ve sol demokratlar başta olmak üzere demokrasi güçleriyle Kürt halkının demokrasi ve özgürlük güçlerinin bir araya gelmesi ve ortak mücadelesi sistemin en büyük korkusudur.
Merkeziyetçi anlayışa karşı, toplumu köy, mahalle, kasaba ve kentlerde yeniden örgütleme ve halkı demokratik siyasete doğrudan katma hamlesini başlatmak en acil görevdir.
Yeni dönemde başta kadınlar ve gençler olmak üzere, değişim isteyen, demokrasiden yana olan, halkların eşitlik ve özgürlük taleplerini kabul eden herkes ile doğru ilkelerde buluşmaya hazırız. Ulusal Birlik, Demokratik Ulus projeleri esas yönelimlerimizdir ve toplantı bileşenimiz faşizm koşullarından Demokratik Cumhuriyeti yaratarak çıkma çağrısı yapmaktadır.
DİYARBAKIR