Gevşeme politikaları sonrası koronadaki artışa dikkat çeken TTB Başkanı Sinan Adıyaman, ‘Sadece halkın önlem alması beklenemez. Hükümet de tedbir almalı’ dedi
Gülcan Dereli
Küresel salgın yeni tip koronavirüs (Kovid-19) Türkiye ve bölge kentlerinde henüz kontrol altına alınmamışken 1 Haziran itibari ile devreye konulan ‘normalleşme’ kararları ile birlikte vaka sayıları hızla artmaya başladı. Başta Diyarbakır, Van, Antep Mardin, Bursa ve Ankara olmak üzere birçok kentten yeni vakaların olduğu bilgileri geliyor. Son süreç ile birlikte karantinaya alınan adreslerin sayısı ise katlanmış durumda. Uzmanların tüm uyarılarına karşın başlatılan gevşeme ile birlikte salgın kontrol altına alınmadan yeniden alarm veriyor. Salgın sürecini Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Sinan Adıyaman ile konuştuk.
TTB Başkanı Sinan Adıyaman, özellikle Diyarbakır, Van, Malatya, Mardin, Mersin, Manisa, Bursa ve Ankara’da gerçekten ciddi oranda vaka sayısının arttığı bilgilerinin geldiğini söyledi. Konuyla ilgili salgının en başından bu yana hükümete uyarılarda bulunduklarını ve yol haritası konusunda öneriler sunduklarını dile getiren Prof. Dr. Adıyaman, “Biz bunu en başından beri söylüyoruz. Dünya Sağlık Örgütü biyolojik verilere dayanarak bu gevşemelerin yapılması gerektiğini söylüyordu. Bunun için de salgının yavaşlamasından veya kontrol altına alınmasından sonra gevşemenin yapılması gerekiyordu. Biz de öneriyorduk. Şimdi bu karar süreçlerin veriler ile yönlendirilmesi gerekiyordu” diye kaydetti.
Niye açıklamıyorsunuz?
Koronavirüse dair hazırladıkları rapora dikkat çeken Prof. Dr. Adıyaman, “Biz iki aylık raporda gayet açık söyledik. Piyasa baskısından uzak ve epidemiyolojik verilere dayanmalı ve sürekliliği ve bilimsel bütünsel koordinasyon uyumlu olmalı. Şu ana kadar Sağlık Bakanı hâlâ salgınla ilgili epidemiyolojik verileri açıklamıyor. En son geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada Sağlık Bakanı ‘bazı bölgelerde yoğunluk var’ dedi. Hangi bölgeler sayın bakan açıklayın bunu. Niçin açıklamıyorsunuz. Açıklamadığınız bugüne kadar da bunun bir faydasını mı gördük. Hayır” dedi.
Uyardık, gevşemeye karşıydık
Hükümetin ekonomik kaygılardan dolayı ve turizm hedeflenerek ‘normalleşme’ sürecini devreye soktuğuna yönelik eleştiriler sıcaklığını korurken TTB Başkanı Adıyaman da gevşeme için erken olduğunu ve bu konuda uyarılar yaptıklarını söyledi. Prof. Dr. Adıyaman, “Biz 11 Mayıs’ta alışveriş merkezlerinin (AVM) açılacağı zaman da bu konudaki eleştirilerimizi söyledik. Erken bulduğumuzu da söyledik. 1 Haziran için de söyledik. 1 Haziran’da şehirlerarası ulaşım kısıtlamasının kalkmasına da karşıydık” diyerek hükümetin hekimleri dikkate almamasına tepki gösterdi.
‘Normalleşme’ değil yeni açılma
Daha öncede salgının İstanbul’dan başka kentlere yayılma ihtimali olduğunu söylemelerine rağmen önlem alınmadığını dile getiren TTB Başkanı Sinan Adıyaman, “İstanbul’dan Türkiye’ye virüs yayılacak dedik. Şu andaki artışlar bile bunun bir emaresi. Bu sürecin kanıta dayalı ihtiyatlı yürütülmesi gerekiyordu. Biz buna bir kere yeni ‘normalleşme’ demiyoruz. Yeniden açılma diyoruz” diye konuştu. Hiçbir zaman eskisi gibi normal olmayacağını belirten Prof. Dr. Adıyaman, “Süreç 2023’e kadar sürecek. Bilim insanları bunu söylüyor. Dolayısıyla 3 ay sonra da 6 ay sonra da normal olmayacak çünkü salgın devam edecek. Dolayısıyla yeni açılma diyoruz” diye kaydetti.
29 Mayıs’a döndük
Sürecin kanıta dayalı ve ihtiyatlı yürütülmesi konusunda ısrarcı olduklarının altını çizen Adıyaman şöyle devam etti: “Bu yeni dalgaları önlemek açısından önemli. Birinci dalga daha bitmedi. Bu birinci dalganın ikincisi, yani oldukça yüksek. Her ilde ve bölgede farklı gelenekler var. İl pandemi kurumlarının gerçekten bu konuda çalışması gerekiyor. Ama sonuçlara ve verilere bakacak olursak 29 Mayıs’a geri döndük. En son 29 Mayıs’ta binin üzerinde vaka vardı. Ama günlerdir 29 Mayıs’tan daha yüksek yeni hasta sayısı ile karşı karşıyayız.”
Sosyal medya ile yönetilmez
TTB her fırsatta salgının kontrol altında olmadığına yönelik açıklamalar yapmış ancak hükümet başta TTB olmak üzere bilim insanlarının uyarılarını dikkate almadı. Hatta halkı tedbir almamakla suçladı. Nitekim Sağlık Bakan Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından halka direktifler yağdırdı. Sosyal medyadan yapılan açıklamalar ile pandemi ile mücadele edilmeyeceğinin altını çizen Prof. Dr. Adıyaman, “Şunu net olarak söyleyebiliriz. Şimdi etkili bir aşı etkili bir ilaç yok. Salgında alınması gereken önlemler, müdahaleler daha çok bu farmakolojik olmayan mücadelelerle önlemler olması gerekiyor. Bunlar ikiye ayrılıyor. Kişisel önlemler ve idari önlemler. Bu uygulamaları tek başına değil, beraber uygulandıklarında bir anlamı olur. Bunu çok net söyleyebilirim. Siz bu uygulamayı beraber uyguladığınızda bir anlamı var” dedi.
Mesafe olanağı kaldırıldı
Fiziksel mesafenin önemine vurgu yapan TTB Başkanı Adıyaman, “Kişisel önlemler tabii ki önemli, fiziksel mesafe 2 metreden az olmayacak. Maskeyi çok iyi ve düzenli kullanmak. Görüyoruz öyle burnunun altında sanki bir aksesuar gibi. Ellerimizi sabunlu suyla 20 saniye yıkamamız gerekiyor. Bunu hepimiz söylüyoruz ama şimdi siz fiziksel mesafe koruyun diyorsunuz ama kişisel mesafeyi koruyacak koşulları ortadan kaldırıyorsunuz. Her yeri açıyorsunuz, bar, restoranları, lokantaları açıyorsunuz, düğün, dernek, asker uğurlamaları, maçlara seyircisiz oynayın diyorsunuz ama korunmanın olanaklarını kaldırıyorsunuz” diyerek hükümetin çelişkili politikasına dikkat çekti.
Hiçbirinde maske yoktu
Trabzon-Fenerbahçe maçından sonra Trabzonlu seyircilerin maç sonrası yaptığı kutlamalara dikkat çeken Adıyaman, “Tabii ki heyecanlandılar ve sevindiler ama sahnelerini gördünüz mü siz, gerçekten kabul edilebilir değil. Kimse maske takmamış herkes birbirine sarılıyor, halaylar çekiliyor. Fabrikalar açık, toplu taşıma araçları biliyorsunuz artık ayakta yolcu alma koşulları getirdiler. Bırakın yarısı kadar almayı bir de ayakta yolcu alıyorlar” dedi.
Emeğe yazık değil mi?
Hükümetin politikalarının halkın rehavete kapılmasına neden olduğunu vurgulayan Adıyaman, “Şimdi siz, Sağlık Bakanı salgın kontrol altında 2. dalga beklemiyoruz diye konuşursa normalleşme adımlarını çok hızlı atarsınız halkın rehavete kapılması gayet doğal. Bundan da çıkıp halkı suçlayamazsın. Siz kurallara uymuyorsunuz diye. Burada epidemiyoloji bilimden yararlanın. Biliyorsunuz 43 sağlık çalışanı hayatını kaybetti 23 hekim. Aylarca 65 yaş üstü ve 20 yaş altı eve hapsetti kendini bu kadar kişinin emeğine yazık değil mi?” diye konuştu.
İyi gösterme çabası var
Türkiye’de panik yapmamak adına olduğundan daha iyi gösterme çabası olduğunu söyleyen Adıyaman, “İdari önlemlerle tabii ki gerçeği söylemek. Bu çok net. Tabii ki durumun iyi olması kimseyi rahatsız etmez ama şimdi siz 5 bine yakın insanımız ölmüş. Vaka sayısı günlük bin 500’ün altına düşmüştü. Şimdi bin 500’ün üstünde kişi yeni hastalığa yakalanıyor. Yeni hasta sayımız günde bin 500 civarında 17 Mayıs’taki vaka sayısından daha fazla. Ondan sonra da biz yurt dışından turist bekliyoruz. Gelir mi?” diyerek tepkisini dile getirdi.
Konu başka
Türkiye’de salgının kontrol altında olmadığın altını çizen Prof. Dr. Adıyaman, “Salgın değerlerinin en çok olduğu zamanlardan biri. Yani ne var? Mesela fabrikalar, toplu taşımalar, alışveriş merkezleri açık, sınavlar yapılıyor, turizm planları var. 2 buçuk milyon evladımız 3 saatlik sınava giriyor. Milyonlarca veli de kapılarda bekleyor. Bunu bir ay erteleseniz ne olur? Ama konu başkaysa, konu halk sağlığı, toplum sağlığı değil ekonomik ve siyasi çıkarlarsa o zaman tabii ki bu sınavları yaparsınız. Öğrenciler sınavlarını bitirsin sonra tatile gitsin diye” dedi.
Kararlar gözden geçirilmeli
Gerçekten pandemi tedavisi için yapılması gerekenlere dair de konuşan Prof. Dr. Sinan Adıyaman, “Kesinlikle bu kadar gayriciddi gerçekten epidemiyoloji bakılmadan hâlâ gevşeme kararlarının halka mal edilmesini kabul edemeyiz. Hükümet önlem almıyor işte. Diyoruz ki Türk Tabipler Birliği olarak, bir an önce yeni açılma, salgın kontrol altında olmadığı için bir an önce bu yeni açılma kararları gözden geçirilmeli. İl pandemi kurulları kararlarını vermeliler. İl pandemi kurulları daha iyi bilirler. Yeni açılmayı hakikaten göz önüne almaları gerekiyor.
Toplumsal hareketlilik durmalı. Bunlar nedir? İşte sınavlar, toplu taşımalar, düğünler, maçları seyircisiz oynatıyorsunuz, insanlar gidiyor kafelerde daha beter fizik koşulları oluşmadan sigara içerek bu maçları alt alta üst üste ekranlarda seyrediyor. Türkiye’nin kolluk kuvvetleri asayişe bakmıyor. Denetlemiyor bunları. Bizim gördüğümüz kadarıyla. Ya da yetersiz öyle diyelim. Ve ondan sonra siz halka vay siz uymuyorsunuz sizin yüzünüzden bu kabul edilebilir bir şey değil. Toplumsal hareketliliği bir an önce yavaşlatılması lazım. Türk Tabipler Birliği olarak bunları öneriyoruz. Bir an önce bu yeni açılmayı, acilen gözden geçirilmeli ve şu anki hareketliliği azaltacak yönetsel önlemler bir an önce alınmalı.”