İstanbul’da düzenlenen ‘Çözüm Biz’de’ mitingine, tecridin sonlandırılması için katıldıklarını belirten yurttaşlar, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın rolünün herkes tarafından bilindiğini belirterek, ‘Kürdistan’da tek aktör Öcalan’dır’ dedi
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde 23 yıldır ağır tecrit koşulları altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan yaklaşık 17 aydır haber alınamıyor. Öcalan’ın avukatları ve ailesinin görüş için haftada iki kez Bursa İnfaz Hakimliği’ne yaptığı başvurulara olumlu ya da olumsuz bir yanıt verilmiyor. Öcalan ile en son avukat görüşü 7 Ağustos 2019 tarihinde gerçekleştirilirken, telefonla görüş hakkından ilk defa 27 Nisan 2020 tarihinde yararlandırıldı. Öcalan, daha sonra sanal medyada yer alan kimi iddiaların ardından kamuoyunda kaygıların büyümesi üzerine 25 Mart 2021’de kardeşi Mehmet Öcalan’la yine telefonla görüştü ancak bu görüşme yarıda kesildi. Yapılan telefon görüşmesinden bu yana ise Öcalan’dan haber alınamıyor.
Öcalan’a özgürlük talebi damga vurdu
Halkların Demokratik Partisi (HDP), 6-7 Ağustos tarihlerinde Diyarbakır ve İstanbul’da Öcalan üzerindeki tecride ve iktidarın savaş politikalarına karşı “Çözüm bizde! Savaşa ve sömürüye hayır” şiarıyla miting düzenledi. 10 binlerin buluştuğu mitinglere Öcalan’a özgürlük talebi damga vurdu. İstanbul Kartal Meydanı’nda gerçekleştirilen mitinge katılanlar, tecridin sonlandırılması için alanda olduklarını belirtti.
Bir an önce görüşme gerçekleşmeli
Mitinge katılan yurttaşlardan Turan Mehmetoğlu, tutuklulara yönelik baskıların son bulmasını ve Öcalan ile bir an önce görüşülmesini istediklerini söyledi. İmralı Cezaevi’ndeki tecridin bugün tüm topluma sirayet ettiğini vurgulayan Mehmetoğlu, tecridin kalkması için ortak mücadelenin yürütülmesi gerektiğinin altını çizdi.
Hepimiz Öcalan’ın ailesiyle görüşmesini istiyoruz
Öcalan’ın ailesiyle görüştürülmesi gerektiğini ve bunun insani bir hak olduğunu ifade eden Netice Taşdemir, “Hepimiz Öcalan’ın ailesiyle görüşmesini istiyoruz. Bu tecrit ne zamana kadar sürecek?” diye sordu. Son dönemlerde cezaevlerinde artan ölüm ve hak ihlallerine dikkat çeken Taşdemir, “Çözüm istiyoruz. Bu tecrit kalksın, barış olsun” dedi.
Öcalan ruhumuz, onurumuz…
“Abdullah Öcalan ruhumuz, onurumuz, dünyamız, önderimizdir” diyen Münevver Korkmaz, Öcalan’ın özgür kalması durumunda ülkeye huzurun gelebileceğini söyledi. Korkmaz, şöyle dedi: “Tayyip Erdoğan savaş ve katliam için tecridi kaldırmıyor. Asker ve gerillalar ölsün istiyor, kanla besleniyor. Halkın özgürleşmesine izin vermiyor. Öcalan bizim umudumuzdur. Çünkü Öcalan katliam değil, barış istiyor. Neden tecrit uygulanıyor?”
Kamuoyu oluşturulmalıdır
Hukuken tüm tutukluların aileleriyle görüşme hakkı olduğunu anımsatan İsmail Tohumcu, “Ailesiyle görüşmek Öcalan’ın doğal hakkıdır. Bu uygulamayla Öcalan’ın toplumla irtibatını kesmeye çalışıyorlar. Öcalan’ın gündeme gelmesini önlemek amacıyla tecride başvuruluyor. İktidara muhalif herkes tecrit altında. Ancak Kürt halkına katmerli uygulanmaktadır. O yüzden Öcalan ve Kürt halkı üzerindeki tecrit kalkarsa bu, bütün kesimleri etkileyecektir. Tecridin kalkması için topyekun mücadele edilmelidir. Yapılması gereken neyse o yapılmalı ve bir halk kitlesi oluşturulmalı. Bununla ilgili bir çalışma yapılıp, kamuoyu oluşturulmalıdır” dedi.
Kürt halkı için, tüm dünya için istiyor
Suat Ertürk de şunları belirtti: “Kürdistan’da tek aktör önderliktir (Abdullah Öcalan). Önderlik kendini hem Türk hem de Kürt halkına kabul ettirmiş durumda. Önderliğin rolünün ne kadar büyük ve önemli olduğunu biliyorlar. Önderlik zaten kendisi için bir şey istemiyor. Kürt halkı için, tüm dünya için istiyor. Ama kendi çıkarları için önderlik üzerinde tecrit uyguluyorlar. Bu mitinge gelme sebebimiz tecrit. Önderlik üzerindeki tecridi hiçbir zaman kabul etmedik ve önderliği hiçbir zaman unutmadık.”
Kaynak: MA