Türkiye Barolar Birliği, HDP önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında verilen AİHM kararına uyulması gerektiğini belirttiği yazılı açıklamasında, “AİHM kararına uymamak hukuk devleti ilkesine tepki olacaktır” dedi.
Türkiye Barolar Birliği (TBB), Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) 20 Kasım tarihinde Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında “Serbest bırakılmalı” kararına ilişkin yazılı açıklama yayınladı. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Bizi bağlamaz” söyleminin de eleştirildiği açıklamada, Türkiye’nin AİHM kararına uymamasının “Avrupa ya da bizim dışımızdaki uluslararası bir kuruluşa tepki” anlamına değil “hukuk devleti ilkeleri”ne tepki anlamına geleceği belirtildi.
Türkiye Barolar Birliği’nden maddeler halinde yapılan açıklama şu şekilde:
*“Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Avrupa’nın bir parçasıdır ve 1949 yılından bu yana Avrupa Konseyi’nin kurucu üyesidir.
*Türkiye Cumhuriyeti Devleti, kurucusu olduğu Avrupa Konseyi’nin belkemiğini oluşturan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin bir tarafıdır.
*Anayasamızın 90/5 maddesi uyarınca adı geçen sözleşme ile iç hukuk kuralları arasında çatışma olur ise, tarafı olduğumuz bu sözleşmenin hükümleri uygulanır.
*Türkiye Cumhuriyeti Devleti, kurucusu olduğu Avrupa Konseyi’ne üye bütün devletlerin bireysel başvuru hakkını kabul ettiği yargı organı olan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin yargı yetkisini de tanımaktadır.
*Bu çerçevede Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 311/1-f maddesi uyarınca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kesinleşmiş kararları yargılamanın yenilenmesi sebebidir.
*Türkiye Cumhuriyeti, Anayasamızın 2’nci maddesi uyarınca bir hukuk devletidir. Hukuk devletinin en basit tanımı hukukla bağlı olan devlettir.
*Şu hâlde yukarıda sıraladığımız hukuk kuralları uyarınca Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını eleştirme hakkı olsa da bu kararlara uyulmayabileceğinden söz edilmesi doğru değildir.
*Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uyulmaması ‘Avrupa’ya veya bizim dışımızdaki uluslararası bir kuruluşa tepki’ olarak yorumlanamaz. Böyle bir tutum ve söylem, doğrudan doğruya hukukla bağlı devlet yani hukuk devleti ilkesine tepki olacaktır.”
HABER MERKEZİ