İzmir’in Menderes ilçesinde salatalık yetiştiriciliği yapan çiftçiler, düşük fiyata sattıkları ürünlerini tezgahta 10 katı pahalıya gördüklerini belirtip hükümetin tarım politikasını eleştirdiler.
İzmir’in Menderes ilçesine bağlı Değirmendere Mahallesinde seralarda salatalık yetiştiren çiftçiler, düşük ücretlerle ürünlerini satıyor. Mezopotamya Ajans’ta (MA) Ruken Demir’e konuşan çiftçiler biran önce çiftçinin desteklenmesini istediklerini söylediler.
Fiyatları komisyoncuların belirlediği bölgede, salatalığı 20 kuruştan elden çıkaran çiftçiler, manav ve market reyonlarında ise sattıkları ürünlerin 10 katı fiyatıyla karşılaşıyor. Üretim maliyetlerinin yüksek olduğu bölgede düşük ücretlerle ürünlerini satmak zorunda kalan çiftçilerin; mazot, gübre, sera, işçi ücreti, arazi kirası derken kazançları maliyetlerini bile karşılamıyor.
Satış fiyatlarından yakınan çiftçiler, çözümü ise kooperatifleşmede görürken, hükümetin tarım politikasını da eleştiriyor.
‘Emeğimizin karşılığını alamıyoruz’
20 yıllık salatalık ve biber üreticisi Bışar Çeli, salatalığın kilosunu 20 kuruştan sattığını söyledi. Çeli, her sene salatalık ürettiklerini; ancak üreticiliğin her geçen yıl daha da zorlaştığını ve üretim yapamaz duruma geldiklerini belirtti. Emeklerinin karşılığını alamadıklarını dile getiren Çeli, “Artık üretim yapamıyoruz, mallarımızı aradaki komisyonculara 20 kuruşa satıyoruz. Bu işte karımız yok, hep zarar ediyoruz. Her topladığımız üründe kilo başı 40 kuruş zarar ediyoruz. Ekim yapmazsak aç kalırız. Kazancımız yok. Bu iktidar ile galiba artık üretim yapamayacağız” ifadelerini kullandı.
‘Tarım politikaları gözden geçirilmeli’
Her sabah saat 05.00’te seraya girdiklerini akşam saat 19.00’a kadar çalıştıklarını belirten Çeli, şöyle devam etti: “İşçilerimiz yok. İşçi de çalıştırmaya başlarsak evimizi satarız artık. Çözüm kooperatifçilikte. Aksi takdirde kar edebilmek için daha çok çalışmak zorunda kalacağız. Devlet, tarım politikalarını da gözden geçirmeli. Gözden geçirirse üretici hep kazanır; ama böyle devam ederse biz de üretim yapamayacağız. Bütün seramızdan ektiğimiz salatalıkları toplamanın bize maliyeti 17 milyar. Fideyi alıyoruz. Gübre, mazot, ilaç derken kazanç yok oluyor. Bu sene tohum parasını çıkarmadık. Arazi bizi ama fideyi 2.30 TL ‘den alıyoruz, 2 bin TL ilaç parası veriyoruz. Bakalım seneye salatalık üretimi olacak mı?”
‘Sesimizi duyan yok’
20 yıldır Değirmendere mahallesinde çiftçilik yapan 70 yaşındaki Kadriye Çeli de, bankalara borçlu olduğuna dikkat çekerek, oğlunun akşama kadar banka borçlarını ödemek için çalıştığını ifade etti. Çeli, salatalıklarının serada kalıp çürüdüğünü belirterek, yakında komisyonculara 20 kuruştan bile satamayacaklarını söyledi. Ekonomik kriz var olduğu müddetçe çiftçinin yüzünün gülmeyeceğini belirten Çeli, “İşçi tutacak gücümüz de yok. Devlet üretimcileri görmüyor. Devletin tarım politikaları başlı başına sorunlu. Biz, artık bu kadar emek verdiğimizin ürünlerde yüzümüz gülsün istiyoruz. Burayı alırken çok borçlandık. 1 ay borcumuzu bankaya ödemedik mi hemen faiz gelir. Hani tarımı üreticiyi devlet destekliyordu. Nerede? Devlet bizim sesimizi duymuyor” diye konuştu.
‘Gübre fiyatının düşmesi gerekli’
30 dönümlük arazide 25 yıldır seracılık yapan 46 yaşındaki Cebrail Kalın da, patlıcan, biber ve salatalık üretimi yaptığını dile getirdi. 9 işçisinin olduğunu belirten Kalın, işçilerin günlük yevmiyelerinin ise 70 TL olduğunu ifade etti. Kalın, bazen işçilerin yevmiyelerini vermediğini belirterek, “Şimdi zarar ediyorum. 9 tarım işçisi yanımda çalışıyor. Günlük 80 TL veriyorum onlara. 20 kuruşa salatalık satıyorum. Biber ektim, hepsine hastalık girdi. O yüzden zarar ettim. Hükümet, bir an önce ekonomik krizin çözümü için gerekli adımları atmalı. Çözüm, fidenin ve gübrenin fiyatının ucuzlaması ama maalesef ucuzlamıyor. Tarım politikasıyla alakası olmayan insanlar hibe kredisi alabilmek için sözde tarım ile uğraşıyor ama işten anlamıyor. Hükümete yakınlığıyla bilinen insanlar 200 milyara mal ettiği serayı 1 buçuk veya 2 milyona mal etim diye hibeden gösteriyor. Burada rant var. Hükümet, sadece kendi yandaşlarına yardım ediyor. Mevcut tarım üreticisi de sömürülüyor. Bu hibeler, tarımın makyajdır ve maksat mevcut yandaşların para kazanmasını sağlamaktır” dedi.