‘Emek veren biziz, kazanan patronlar’ diyen tarım işçisi kadınlar, ekonomik krizin her geçen gün derinleştiğini buna karşın aldıkları yevmiyenin değişmediğini, kadınların ucuz iş gücü olarak görüldüğünü ifade ediyorlar
Ekonomik kriz her geçen gün kadınların yaşamını zorlaştırırken, Kurdistan’dan geçim sıkıntıları nedeniyle Türkiye metropollerine gelip çalışmak zorunda kalan kadınlar hem evde hem de dışarıda çalışırken anbean emek sömürüsüyle birlikte cinsiyetçi ve ırkçı söylemlere maruz kalıyorlar. İzmir’in Menemen ilçesinde tarım işçisi kadınlar, sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Kadınların aldığı yevmiye ücreti ise 165 lira. Bu paranın verdikleri emeğin karşılığı olmadığını belirten kadınlar, parayı sermayedarların kazandığını ifade ediyor.
Kadınların emeğini sömürülüyor
Dayıbaşı (işçi bulan ve işçi denetleyen kişi) Hayriye Tufan sabah saat 05.00’te uyanıp tarlaya geldiklerini, yevmiyelerinin de az olmasına rağmen çalışmaya mecbur olduklarını ifade etti. Tufan, “Çalışmazsak olmaz geçinebilmek çok zor. Burada çalıştıktan sonra eve gidip çalışıyoruz. Kürt zenginleri Türkiye’deki metropollere geliyor, Kürdistan’da iş yapılmıyor. Kürt halkına imkân sağlanmıyor. Bu yüzden Kürtler Türkiye metropollerine gelip çalışmaya mecbur kalıyor. Zorlanıyorlar, çadırlarda kalıyorlar ve hak ettikleri para da verilmiyor. Eğer Kürdistan’da o imkân olsaydı insanlarımız buralara gelmek zorunda kalmazdı” dedi.
‘Kimsenin kurbanlıkları değiliz’
İşleri her ne kadar zor olsa da toprakla ilgilenmeyi sevdiğini kaydeden Tufan, toprağın kadınla bütünleştiğini ifade etti. Tufan, “Kürt kadınlar bir araya gelip örgütlenirse her şeyi yapabilir. Bu köleliği yıkabiliriz. Kadınların hakkı verilmiyor, emekleri görülmüyor ama bu kadınların susup bıçak altına yatması gerektiği anlamına gelmiyor. Eğer kadınlar mücadele ederse hiçbir güç onları tutamaz. Kürt kadınlar hem sistem tarafından hem de aile tarafından baskıya uğruyor. Ama Kürt kadınlar örgütleniyor, özgürleşiyor. Biz istiyoruz tüm kadınlar başkaldırsın, bir araya gelsin ve haklarını alsın. Ne zamana kadar Kürt kadınlar köleleştirilmeye devam edecek? Kurumlarımız var, örgütleneceğimiz partimiz var. Örgütlenmek için imkânlarımız var. Eğer susarsak ve bıçak altına yatarsak olmaz. Kürt kadınlar kimsenin kurbanı değil” sözlerini kullandı.
‘Emeğimiz görünmüyor’
Tarlada çalışan kadınlardan Türkan Tan ise, aldıkları ücretin az olduğuna dikkat çekti. Tan, “Bu zalimliktir, akşama kadar çapa yapıyoruz bu biraz da bize hakarettir. Kadınlar emekçidir. Biz hem tarlada hem evde çalışmak zorunda kalıyoruz. Emeğimiz görünmüyor, çocuklar, evin işi, yemek hepsi kadınların omuzlarında. Kimse kadınların hakkını sormuyor. Çalışmasak da olmuyor, kiralar çok fazla, insanlar nasıl geçinsin? Kürtler buraya gelip kirada kalıyor. Seçimden sonra da hiçbir şey değişmedi, Erdoğan yine kazandı. Sözde asgari ücreti de artırdı ama her şeye yine zam gelecek” ifadelerini kullandı.
‘Kazancımız bir alıverişte bitiyor’
20 yıl önce Batman’dan İzmir’e çalışmak için geldiklerini söyleyen Gülten Biçen, “Çalışmak için, ekmek parası kazanmak için buraya geldik. Batman’da iş yoktu, idare edemiyorduk. Yeniden oralara dönmek istiyoruz ama gitsek de iş yok, gelirimiz yok orada. Böyle de durumumuz iyi değil zaten. Pazara beş yüz lira götürüyorsun meyve ve sebze o kadar ediyor. Markete gidiyorsun bir kilo peynir iki yüz lira olmuş. Çalışıyoruz ama bir kere markete girince paramız bitiyor” diye kaydetti.
‘Biz çalışıyoruz patronlar kazanıyor’
10 yıldır tarlada çalıştığını paylaşan Biçen, “Ne sigortamız var ne güvencemiz ne de emekli olma gibi bir durumumuz var. Emeğimizin hakkını biz değil patronlar alıyor. İşçiler de haklarını almak için uğraşmıyor. Bu durum patronların hoşuna gidiyor ama işçilerin ‘yevmiye yükselmezse işe gelmeyiz’ demeleri lazım” sözlerini kullandı.
Sürgünde işçi olmak
Tarlada çalışan bir başka öğrenci Sinem Biçen ise geçim derdi nedeniyle çalışmak zorunda olduğunu ifade etti. Sinem şu şekilde konuştu: “Yaklaşık bir aydır geliyoruz çünkü geçim sıkıntımız var. Okuyorum, bu yüzden buraya gelmem gerekiyor. Dört kardeşiz, babamın bizi geçindirmesi zor oluyor. Babam hem kendi mesleğini yapıyor hem de başka bir işte çalışıyor. Buna rağmen evi geçindiremiyoruz. Ailem 30 yıldır İzmir’de biz Siirtliyiz. Ailem geçim sıkıntısı sebebiyle buraya gelmiş. Kürtler hep iş bulmak için memleketlerini bırakıp geliyorlar.”
Haber: Nazlıcan Yıldız/ İzmir- JINNEWS