Trakya bölgesinin tamamı 1. sınıf tarım toprağı iken uygulanan politikalarla birlikte tarımdan hızla uzaklaştırıldı ve artık Ergene Nehri gibi ovalar ve dağlar yok edilmenin eşiğinde
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, CNN televizyonunda Hande Fırat, Mehmet Soysal ve Hakan Çelik ile gerçekleşen Tv programında Trakya bölgesinde elektrik tüketiminin çok olduğunu belirterek, bu nedenle 3. Nükleer Santral’in Trakya’da kurulacağını belirtti. Albayrak, “2023’te Akkuyu’nun ilk etabı devreye girecek. Üçüncünün yeri aşağı yukarı belli; büyük ihtimal Trakya bölgesi olacak, nedeni de bu bölgenin çok fazla kullanımı var enerjide. Ancak bu bölgede üretim fazla yok. Hem kaynağında üreteceğiz, hem arz talep dengesi nedeniyle. 2018 yılında büyük bir ihtimalle detaylarını açıklayacağız” dedi. Albayrak’ın, Trakya’nın bir tarım bölgesi olduğunu belirtmemesi ise dikkat çekti.
Enerji ihtiyacı doğru mu?
Türkiye’de AKP hükümetinin ve dolaysıyla Enerji Bakanı Akbayrak’ın Türkiye’yi enerji üssüne çevireceğiz yönlü vurguları çok yapılıyor. Enerji üretiminde arz fazlası olduğunu kendi bakanlığının müsteşarı tarafından ifade edilmişti. Bugün 85 bin MW’lara varan enerji üretim kapasitesine karşılık ihtiyaç duyulan enerji gücü 40 bin MW’ları aşmıyor. Ekonominin içine girdiği durağan dönemde bu rakamın 25 bin MW’lara kadar düşeceği bekleniyor. Sadece enerji üretmek, inşaat yapmak ve doğal yaşamı madenlere terk etmek ekonomide bir hareketlilik yaratmadığı ve bu durumun büyeyerek süreceği ekonomistlerce belirtiliyor.
Akkök Holding CEO’su Ahmet Dördüncü, 2016’da bir gerçeğe işaret etmişti, “Mahallede bir bakkal işi tutunca peş peşe diğerlerinin açılması ve sonra herkesin işlerinin kötüye gitmesi örneği enerjide de yaşanıyor” sözlerinin ardından inanılmaz arz fazlası oluştuğunu vurgulamıştı. 2015’te ise BİS enerji üretimini durdurmuştu; gerekçe aynıydı. BİS açıklamasında, “Türkiye elektrik kurulu gücü son 4 yılda % 40 düzeyinde artış göstererek 72.544 MW’a ulaştı, aynı dönemde elektrik tüketimindeki artış ise % 22’de kaldı” demişti. Garanti Bankası Proje Finansman Birim Müdürü Emre Hatem 2016’da yaptığı açıklamada, “2018 yılında elektrik arz fazlası durumunun pik yapacağını” belirtmişti. Dünya Bankası enerji uzmanlarının hazırladığı raporda ise, Türkiye’nin yeni enerji projelerinin hayata geçmesiyle birlikte elektrikte arz fazlasıyla karşılaşacağı kaydedilmişti.
Şirketlere yetmiyor!
Enerji üretim kapasitelerinin artışına karşın üretilen elektriğe pazar bulamayan AKP hükümeti, sermayeyi rahatlatmak amacıyla üretmedikleri enerjinin parasını ödemesi durumu kurtarmaktan uzak görünüyor. Halen satılamamış ve kamu elinde bulunan enerji santralleri üretim dışı bırakılması özel sektöre yanıt vermekten çok uzak. Bu nedenle de tarım arazileri dahil hemen her yeri satılığa çıkaran AKP hükümeti, kamunun elinde bulunan santralleri satamıyor ve bu nedenle ihaleye çıkmadıkları belirtiliyor. Özel sektörün ürettiği enerji tek başına arz fazlası yaratırken, Bakan Albayrak’ın Trakya’nın enerjiye ihtiyacı var sözleri gerçekleri aktarmaktan çok uzak.
Tarım bölgesi Trakya
Trakya’nın tamamı 1. sınıf tarım toprağı iken, uygulanan politikalarla birlikte tarımdan hızla uzaklaştırıldı ve artık Ergene Nehri gibi ovaları ve dağları yok edilmenin eşiğinde. AKP hükümetince kayagazı havzası olarak işaretlenen Trakya’da yakın gelecekte yüzlerce sondaj yapılması sonrası Trakya’nın 300-500 metrelere çekilmiş olan yeraltı suları kullanılamaz hale gelecek. İçinden geçirilen doğalgaz boru hatları ile delik deşik edilen bölgede susuzluk başlamış durumda. İçme su havzaları ve gölleri de kayagaz şirketlerinin hizmetine verileceği günün arifesindeyiz. Ne Longoz Ormanları ne de İstranca Dağları kalmayacak ve Trakya halkına tek seçenek olarak, sermaye yağmasına yarı aç yarı tok hizmet etmek ya da göç etmek kalacak. Cennet gibi bir yer olan Trakya cehenneme dönecek.
EKOLOJİ SERVİSİ