Bölgesel çıkarları için iç savaşı uzattıkları Suriye’de kentlerin yerle bir olmasına ve göçlere neden olan ülkeler bir kez daha Astana’da buluştu. BMGK’de de BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen konuştu: Kimse Suriye’de mucize ve hızlı bir çözüm süreci beklemesin. Suriye’deki siyasi çözüm sadece Suriyeliler’e bağlı değil
Kazakistan’ın başkenti Nur Sultan’da yapılan Suriye konulu 17. Astana görüşmeleri 21 Aralık 2021 günü gerçekleşti. İlk günde heyetler ikili ve üçlü toplantılar aldı.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı Suriye Genel Müdürü Büyükelçi Selçuk Ünal başkanlığındaki Türkiye heyeti, ilk olarak Birleşmiş Milletler Suriye Özel Heyeti ile bir araya geldi. Ankara heyeti daha sonra Rus ve İran heyetleriyle ikili toplantılar aldı.
İç savaşı paramiliter güçler ve doğrudan müdahalelerle sürdürdükleri halde kendilerine “Garantör” ülke diyenlerin heyetleri ile Suriye rejimi ve SMO temsilcileri arasında da görüşmeler oldu. 17. Astana’nın ilk günü Türkiye, Rusya ve İran’ın bir araya geldiği üçlü toplantıyla sona erdi.
Gündem başlıkları Suriye’deki mevcut savaş hali, insani yardım sorunları, Cenevre’deki Suriye Anayasa Komitesi çalışmaları, tutukluların takası oldu.
‘Anayasa Komitesi’ne herhangi alternatif görmüyoruz’
Savaşı sürdürerek Suriye, Türkiye, İran’dan önemli tavizler alan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev, görüşmelerin ardından basına yaptığı açıklamada, toplantıların “verimli geçtiğini” söyledi. Lavrentyev, Astana görüşmelerinin “garantör ülkeleri” olarak İsviçre’nin Cenevre kentindeki Suriye Anayasa Komitesi sürecine desteklerini bir kez daha yinelediklerini belirterek “Anayasa Komitesi’ne herhangi bir alternatif görmüyoruz. Garantör ülkeler olarak komitenin tüm eylemlerini desteklediğimizi bir kez daha teyit ettik.” dedi.
Tutukluların takasları konusuna da dikkat çeken Lavrentyev, “Son takaslardan biri birkaç gün önce gerçekleşti. Her iki taraftan beşer kişiden takas yapıldı. Bu çok önemli bir sayı olarak gözükmeyebilir ama sonuçta insanların hayatı söz konusu. Burada resmi sayılara yansımayan ancak yerel düzeyde çok sayıda takas işlemlerinin gerçekleştiğinin altını çizmek istiyorum. Bu konuda Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nin aktif katılımını bekliyoruz” dedi.
İkili ve üçlü formatlardaki toplantılar 22 Aralık’ta devam edecek.
BMGK gündeminde: Kimse Suriye’de mucize ve hızlı bir çözüm süreci beklemesin
Bu arada BM Güvenlik Konseyi (BMGK) 20 Aralık’ta Suriye’deki son durumu ele aldı. BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, 15 üyeli konseye video konferans aracılığıyla Suriye’deki son durum ve ülkenin geleceğiyle ilgili bilgi verdi.
BM Suriye Özel Temsilcisi Pedersen, ülkede çözümün siyasi yolla, yeni anayasa ve seçimlerle olacağına yönelik 2015 yılında alınan Güvenlik Konseyi kararının uygulanması için bazı somut gelişmeler olabileceğini söyledi: “Kimse Suriye’de mucize ve hızlı bir çözüm süreci beklemesin. Suriye’de kalıcı barışın sağlanması ancak kademeli bir şekilde olabilir. Umarım bu yıl Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararının uygulanmasına yönelik somut adımlar üzerinde çalışabiliriz. 2022 yılında ilerleme kaydedecek şanslarımızın olduğu kanısındayım. Bölgedeki hiçbir aktör, çatışmalarla ve askeri yöntemle şimdiye kadar hiçbir şey elde edemedi. Suriye’deki stratejik açmaz sürdü. Askeri bir çözümün olmayacağı çok daha net bir şekilde görüldü. Ayrıca yerlerinden olanlar, başka ülkelere göç edenler, yaşanan sıkıntılar, ekonomik çöküntü, ülkenin bölünmesi, bize ne türlü riskler ve maliyetlerle karşılaşacağımız konusunda bilgi verdi. Kabul edilemez, kötüleşen bir açmazı yönetmek sadece aptallık olur. Aynı zamanda tüm tarafların karşı karşıya olduğu gerçeklerin farkına varması sonrasında uzlaşmaya yönelik bir ilgi olmalı. Siyasi çözümün sağlanması konusunda ilerlemeler kaydedilmeli, ileriye dönük somut adımlar için fırsatlar yaratmalı. Her geçen ay daha fazla siyasi ve ekonomik adımlara ihtiyaç duyulduğu, Suriye’de çözüm için tüm bunların ancak birlikte gerçekleşebileceği anlayışına sahibim. Bütün bu angajmanlardan edindiğim izlenim taraflarda hala büyük bir güvensizlik olduğu yönünde. Yine de daha geniş bir siyasi süreç yoluyla nelerin mümkün olabileceğine her taraftan yeterince ilgi var. Suriye’deki siyasi çözüm sadece Suriyeliler’e bağlı değil. Açıkçası, taraflar arasında anlaşmalar sağlanır sağlanmaz Cenevre’de Anayasa Komitesi’nin 7’nci oturumunu toplamaya hazırım.”
SOHR: 182 kadın ve 359 çocuk öldürüldü
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) da Suriye iç savaşına ilişkin 2021 yılı raporunu kamuoyu ile paylaştı.
Rapora göre 2021 yılında Suriye’de 182 kadın ve 359 çocuk çeşitli şekillerde katledildi.
Raporda kadınların 28’inin mayın patlamasında, 15’inin faili meçhul kurşunla, 44 kadının ise aile ve aşiret çatışmaları nedeniyle çeşitli şekillerde katledildiği belirtildi. Raporda 45 kadının Şam hükümetinin bombardımanında ve 16 kadının IŞİD tarafından katledildiği belirtilirken, 12 kadının ölüm şeklinin öğrenilemediğine yer verildi. Raporun devamında Şam hükümetinin kontrolündeki cezaevlerinde bir kadın gördüğü işkence sonucu katledildi. 8 kadın da bomba yüklü araçla yapılan saldırılarda yaşamını yitirdi.
SOHR’un verilerine göre Şam hükümetinin cezaevlerinde 41 bin 312 kadın bulunuyor. Suriye krizinin başladığı 2011 yılından bugüne kadar zindanlarda bulunan kadınların 20 bin 315’i kayboldu.
NUR SULTAN- NEW YORK