Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 2015’te yaşanan çatışmalı dönemden sonra ‘acele kamulaştırma’ kararı ile el koyduğu evler için yurttaşa 20-40 bin lira bedel ödeyen devlet, yeni inşa ettiği evleri 700 bin liradan satışa çıkardı
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yaşanan çatışmalı dönemde ortaya çıkan yıkım sonrası atılan adımların sonuçları ortaya çıkmaya başladı. Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yıkıma uğrayan ve riskli alan gibi gerekçelerle ‘acele kamulaştırma’ yapılan evlerin yerine inşa edilen ‘Yeni Diyarbakır Evleri’nin ilk etabını oluşturan 293 konutun 2019’un haziran ayında sahiplerine teslim edileceği duyuruldu. Konutların sahiplerinin ise, kimler olduğu belirsiz. Çünkü Sur’da yaşayan yoksul halkın evlerine el koyulmuş ve kendilerine Kayapınar ve Yenişehir ilçesinde TOKİ tarafından inşa edilen ucube binalardan daireler önerilmişti. Elbette bu daireler ücretsiz değildi. Ortalama 10 yıl borçlanabilme potansiyeli olan yurttaşlar zorunlu olarak bu evlerden ev alırken bu olanağı olmayan en yoksul kesim ya köylerde ya da ucuz bulabildikleri kiralık evlerde yaşamlarını sürdürüyorlar.
Bin 500 konut yapılacak
Sur ilçesi Lalebey Mahallesi’nde inşa edilen yeni Diyarbakır evlerinin ortalama 700 bin liradan satıldığı konuşulurken, devletin bölgede yıkıma uğrayan ev sahiplerine ve orada yaşayan yurttaşlara hiçbir katkısı olmadığı gibi ciddi bir rantsal alan yaratılmasıyla küçük bir azınlığın buradan nemalanması sağlandı. Sur Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Abdullah Çiftçi, “Bölgede 293 konutun yapım çalışmaları devam ediyor. Daha önce çatışma görmüş bölgelerde 44 konutumuz tamamlandı, teslim aşamasında. Hızlı bir şekilde orada da çalışmalar devam ediyor. Tüm bu çalışmalar tamamlandığında Sur’da bin 500 konut yapılmış olacak. Bunlar tamamen tarihe uygun modern anlamda kullanılabilecek yapılar olacak. Kentsel dönüşüm kapsamında bütün Sur’u kapsayacak şekildeki çalışmalar peyderpey devam ediyor. Tarihiyle dokusuyla maneviyatıyla önemli bir tarih kültür şehri olan Sur, yeniden görkemiyle dünya milletlerinin turizmine açılmış olacak” dedi. Sur’da acele kamulaştırma yapıldığında devlet yetkilileri, “Bölge halkı eğer isterse evinin değerinin parasını alacak ve tapusunu devlete teslim edecek. İsteyen vatandaşlar ise, Diyarbakır’da inşa edilerek 2bin 282 konuttan edinecek” demişti. Bu alternatifler içerisinde kendi evlerini alabilmeleri yönünde hiçbir opsiyon ortaya konmaması Sur’un yağmalandığını açıkça ortaya koyar nitelikteydi. 21 Mart 2016’da Bakanlar Kurulu kararı ile riskli alan sınırları içerisinde bulunduğu öne sürülen Sur ilçesinin 15 mahallesinde 368 adadaki 6 bin 300 parsel, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından acele kamulaştırma kararı ile kamulaştırıldı ve binlerce ev yıkıma uğratıldı. Kentsel dönüşüm kararı ile yıkılan Alipaşa ve Lalabey mahallelerinde bin 12 hak sahibine yeni yapılan evlerden alma hakkı tanınmadı. Zaten almak isteseler de yeni evlere biçilen ücretleri ödemeleri olanaksızdı.
O günlerde neler yaşandı?
Diyarbakır Mimarlar Odası, yaptığı bir açıklamayla evlerin mimarisinin “eski Diyarbakır evleriyle” hiçbir ilgisinin olmadığını söyleyerek itiraz etmişti. Açıklamada, STK ve meslek örgütlerinin Sur’a girmesine izin vermedikleri ve evleri basına servis edilen fotoğraflardan anlamaya çalıştıklarını belirtmişlerdi. Açıklamada, Sur’un yeniden yapımı ile ilgili 2012 yılında Büyükşehir Belediyesi tarafından çıkartılan Koruma Amaçlı İmar Planı’nın (KAİP) revize edildiği aktarılırken, “Koruma Amaçlı İmar Planı (KAİP) karakol önermiyordu, ama altı karakol inşa edildi. İki okul ve bir sağlık ocağının yerine karakol yapıyor. Elimizdeki en somut bilgi altı karakolun yapılacağı. “Sur’u sokak dokusuna aykırı 15 metre genişliğinde sokaklar yapıldı. Oysa KAİP’te sokak dokusunun korunması öneriliyordu. Sur’da sokak dokusu yok edilerek, ucube evlerle Sur’un katledildiği ifade edilmişti. Yıkım başladığında mahalle sakinleri yeni yapıların Sur sakinlerine verilmeyeceğini söylemişlerdi. Sur’da iki katlı evi olanlar için kamulaştırma bedeli olarak 20 ila 40 bin lira ücret belirlenmişti. Bu ücretleri alanlara TOKİ’nin evlerinden 100-150 bin lira arası bedelle evler önerilmiş ve alanlar çok ciddi bir borç yükü altına girmişti” ifadeleri yer aldı.
DİYARBAKIR