Sinunê Halk Meclisi’ne yönelik SİHA saldırısından iki gün sonra Süleymaniye’nin Kelar ilçesinde bir araç SİHA’lar tarafından bombalandı. KDP Türkiye’nin yaptığını kaydetti. YNK kınadı. Iraklı parlamenter komisyon incelemesi istedi
Süleymaniye’de Germiyan bölgesinde Kelar ilçesinde bir araç SİHA’lar tarafından bombalandı. Saldırıda 4 kişi yaşamını yitirdi.
Rojnews’in haberine göre Federe Kürdistan’da Süleymaniye’ye bağlı Kelar’ın kuzeyinde bulunan Berlut köyünde bir araç 17 Haziran’da öğleden önce SİHA’lar tarafından bombalandı. Habere göre saldırıda 4 kişi yaşamını yitirdi, 1 kişi de yaralandı. Yaşamını yitirenlerin kimliği öğrenilemedi.
KDP: Türk devleti insansız hava araçları
Saldırıyla ilgili ilk açıklama öğleden sonra KDP’den geldi. Rojnews haberine göre KDP’nin Terörle Mücadele Kurumu, saldırıyla ilgili olarak yaptığı açıklamada “Saldırı, Türk devletine ait insansız hava araçları tarafından gerçekleştirildi” dedi.
Parlamenter Karwan Yarweys’ten ‘komisyon gönderin’ çağrısı
Iraklı Parlamenter Karwan Yarweys, Türkiye’nin SİHA’larla Kelar’a yönelik saldırısını kınadı. Karwan Yarweys Irak Parlamentosu’na saldırının olduğu bölgeye İnceleme Komisyonu göndermesi çağrısında bulundu. Karwan Yarweys “Bu saldırı, Irak ve Kürdistan Bölgesi’nin egemenliğinin ihlalidir. Irak hükümeti, Kürdistan Bölgesi hava sahası egemenliğini Irak hava sahasının egemenliği olarak görmelidir” dedi.
YNK kınadı: Irak Parlamentosu milli görevini yerine getirmeli
Irak Parlamentosu’ndaki YNK (Kürdistan Yurtseverler Birliği) grubu saldırıyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Türk devletinin Irak topraklarının ve hava sahasının egemenliğini ihlal etmesi kabul edilemez. YNK grubu olarak saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Türkiye, planını uygulamak için halkı her gün hedef alıyor. Dün Şengal’de ve bugün Kelar’da sivil halk şehit düşürüldü. Irak Parlamentosu’nu milli görevini yerine getirmeye, devletin egemenliğini, yurttaşların canını ve malını korumaya ve Türk devletinin düşmanca hareketlerine sınır koymaya çağırıyoruz.”
Sinunê saldırısı
Türkiye’ye ait SİHA’lar 15 Haziran 2022’de Şengal’de Sinunê Halk Meclisi’ni ve bir kırtasiye dükkanı ve çevredeki dükkanları hedef aldı. Şengal Demokratik Özerk Meclisi’nin resmi açıklamasına göre saldırıda 12 yaşındaki Selah Nasir yaşamını yitirdi, 7 kişi de yaralandı. Yaralanan Çira Tv muhabiri Musul hastanesinde tedavi görüyor. Hastanelerde tedavi altındaki yaralılardan bazılarının durumu ağır. Adı öğrenilen yaralılardan biri 16 yaşındaki Emir Xiro Xelil. Emir Xiro Xelil yüzünden ve elinden yaralandı. Yaralılardan birisinin adının da İbrahim Evdi olduğu öğrenildi.
Irak Dışişleri Bakanlığı: Saldırılara karşı ortak bir tutuma ihtiyaç var
Irak Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin Sinunê Halk Meclisi’ne yönelik saldırısını kınadı. Açıklamada, saldırıların Irak’ın egemenliğinin açık bir ihlali olduğu ve güvenliği ve sivilleri açıkça hedef aldığı belirtildi. Dışişleri açıklamasında “Türkiye’nin saldırıları, Irak’ın egemenliğinin ihlalidir ve bunu şiddetle kınıyoruz. Saldırılara karşı ortak bir tutuma ihtiyaç var. Türkiye’nin saldırılarına karşı gerekli önlemleri alacağız” denildi
Av. Xedîce Îbrahîm: İkiyüzlülüğünü görüyoruz
Cizre Bölgesi Avukatlar Birliği üyesi Av. Xedîce Îbrahîm, ANHA’ya yaptığı açıklamada Türkiye’nin Sinunê Halk Meclisi’ne yönelik saldırısına tepki gösterdi. Xedîce İbrahim şunları söyledi: “Halk evi toplumsal bir örgüttür, Türk devleti nerede toplumsal ilerleme ve özgürlük inşası varsa orayı hedef alıyor. Çünkü sistemi topluma karşıdır. Bölgede güvensizlik ortamına neden olan Türk devletinin kendisidir. Gri Spî, Efrîn ve Serêkaniyê’nin işgal edilmesiyle bölgede her gün ölümlerin olduğu ve insan haklarının çiğnendiği görüyoruz. Şengal Irak’ın bir parçası ve bu durum Irak’ın egemenliği ihlal ediyor. Türk devleti bunun yanı sıra kanun ve dünyanın güvenliğini çiğniyor.”
Uluslararası insan haklarının en temel maddesinin genel güvenliğin korunması olduğunu belirten Xedîce İbrahim “BM Güvenlik Konseyi’nin görevi dünyanın, devletlerin ve halkların güvenliğini korumaktır. Türk devletinin saldırılarına sessizce onaylayan uluslararası toplumun ikiyüzlülüğünü görüyoruz” dedi.
Sessizliğin, devlet çıkarlarının insan haklarının üstünde tutulduğu anlamına geldiğini belirten Xedîce îbrahîm, “İnsan hakları için çağrılarının hepsi sözde kalıyor, hiçbir anlam ifade etmiyor” dedi.
KDP, BM ve Kazımi yönetimi
Rojnews haberine göre KCK Dış İlişkiler Komitesi de Sinunê Halk Meclisi’ne saldırıyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Şengal, Irak’ın sorumluluğunda bulunan bir bölgedir. Her vesile ile Şengal’de güvenlik ve istikrar vurgusu yapan Mustafa Kazımi hükümeti, TC devletinin Êzidî Irak vatandaşlarını katleden bu saldırısı karşısındaki sessizliği oldukça manidardır. Bu sessizliğin gerçekleşen saldırıyı onaylama dışında bir anlamı yoktur. Irak’ın egemenliğine ve vatandaşlarının güvenliğine kast eden böyle ağır bir saldırı karşısında Kazımi hükümetinin herhangi bir açıklama yapmaması, TC’nin Başur Kürdistan’ı işgal saldırıları karşısındaki yaklaşımı ile tutarlılık içerisindedir. Bu sessizlik işgalci TC devletini cesaretlendirmekten başka bir sonuç yaratmaz. Kazımi hükümetinin Irak topraklarının işgaline ve Irak vatandaşlarının katledilmesine yönelik sessizliği TC’ye cesaret veriyor. Bu nedenle Irak’lı siyasi ve toplumsal güçleri bu saldırılar karşısında tavır almaya, TC saldırılarını durduracak ulusal ve uluslararası mekanizmaları harekete geçirerek Irak’ın işgal edilme planını boşa çıkarmaya çağırıyoruz. Yine Êzidîlerin yaşadıkları soykırımdan kaynaklı BM ve ilgili kurumlarının (UNAMI vb.) sorumlulukları bulunmaktadır. BM Irak temsilciliği ve ilgili kurumları, işgalci TC devletinin Êzidî halkımıza ve yerleşim yerlerine saldırdığı ve katliam gerçekleştirdiğini teyit etmelerine rağmen suç ortaklığı anlamına gelen bir sessizlik içerisindedir. Daha önce de Irak hava sahasını TC saldırılarına açan ABD’nin sorumluluğu gündeme gelmişti. Fakat Sinune saldırısından da anlaşıldığı kadarıyla TC’nin gerçekleştirdiği bu katliamlarda Irak hava sahasını kullandırtan güçlerin de sorumluluğu vardır. KDP’nin Êzidîlere ve Şengal’e dönük gerçekleşen tüm saldırılarda özel bir rolü olduğu bilinmektedir. Adeta 73. Fermanın sonuca ulaşmamasına duyduğu öfkeyi, Êzidî halkını ve kanaat önderlerini TC’ye katlettirerek gidermeye çalışmaktadır. Yok edilememiş Êzidîlik ve Êzidîler KDP’nin kabusuna dönüşmüş durumdadır. Êzidîlerin özyönetiminden ve özsavunmasından TC, KDP ve DAİŞ dışında korkan ve düşmanlık yapan başka bir güç yoktur. Yıkılma eşiğine gelmiş olan faşist Erdoğan rejimi ömrünü uzatmak için halkımıza ve bölge halklarına daha vahşice saldırıp katliamlarını sürdürecektir. Bu soykırım saldırılarına karşı başta Kürdistan kamuoyunu ve Iraklı güçleri güçlü tutum almaya ve sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz.”
SÜLEYMANİYE