BM İşkenceyi Önleme Alt Komitesi heyetiyle yapılan görüşmede İmralı’daki tecridi gündeme getirdiğini ifade eden HDP Milletvekili Hüseyin Kaçmaz, ‘İmralı’yı ziyaret edecek misiniz?’ sorusuna heyetin sessiz kaldığını söyledi
Birleşmiş Milletler (BM) İşkenceyi Önleme Alt Komitesi (SPT), 2015’te Türkiye’ye yaptığı ziyaret sırasında verilen tavsiyelerin yerine getirilip getirilmemesi ve yaşanan hak ihlallerine dair sivil toplum örgütleri, insan hakları örgütleri ve barolarla görüşmeler gerçekleştiriyor. Delegasyon Başkanı Suzanne Jabbour (Lübnan), Catherine Paulet (Fransa), Daniel Fink (İsviçre) ve Juan Pablo Vegas’tan (Peru) oluşan heyetin 15 Eylül’de ziyaretlerini tamamlaması bekleniyor.
Heyet, ziyaret kapsamında 6 Eylül’de Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu (İHİK) üyeleriyle de bir araya geldi. Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) İHİK üyesi Hüseyin Kaçmaz, SPT’nin gerçekleştirdiği ziyaretin detaylarını Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Berivan Altan’a anlattı.
Hangi konular konuşuldu?
AKP’li komisyon başkanının ziyaret sırasında kimi bilgilendirmede bulunduğunu aktaran Kaçmaz, “Yapılan faaliyetler, çalışmalar, yapılmak istenenlere dair aktarımlar yapıldı. İktidar sistematik işkenceyi inkar eden bir aktarım yaptı. Bireysel bazı sorunlar ve ihlaller kabul edilse de sistematik işkencenin Türkiye’de olmadığına ilişkin bir aktarım yapıldı” dedi. AKP’li başkanın aktarımlarına itiraz ettiklerini söyleyen Kaçmaz, kendisinin de cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerini, infaz yasasında yapılan değişiklikleri, infaz yakmaları ve İmralı Cezaevi’nde uygulanan tecride dair bilgilendirme yaptığını belirtti.
Tecride sessiz kaldılar
İmralı’daki tecride dair sorduğu soruya karşı heyetin sesiz kaldığını ifade eden Kaçmaz, “Bu hak ihlallerinin çıkış noktası olan İmralı Cezaevi’ne ziyaret edecek misiniz?’ diye sorduğumda sessiz kaldılar. Olumlu ya da olumsuz bir yanıt alamadım. Eğer işkencenin, hak ihlallerinin önlenmesi amacıyla bir çalışma yapılıyorsa bunların çıkış noktası olan İmralı tecridini de yerinde tespit etmek gerektiğini ifade ettim” diye kaydetti.
Hukuk ayaklar altında
AKP-MHP iktidarının yanı sıra uluslararası kurumların da tecritten sorumlu olduğunu ifade eden Kaçmaz,”Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne taraf, Birleşmiş Milletler İşkencenin Önlenmesi Komitesi’nin yetki sınırları içerisinde. Ama İmralı’da sosyal izolasyon uygulanıyor. Avukat, aile ve telefon görüş hakkı yok. Bu tek başına bir işkencedir. Çünkü dış dünya ile hiçbir iletişim yok ve bu sosyal izolasyon aslında bir işkence türüdür. Artık işkence ifadesi ile de tanımlamak yeterli olmuyor. Bu bir sosyal ölümdür. Dış dünya ile iletişimin kesilmesi ne Türkiye anayasasında ne de uluslararası sözleşmelerde yer alıyor. Anayasaya göre herkes eşit, infaz yasasına göre hükümlülerin hakları vardır. Ailesiyle, avukatıyla görüşme ve telefon hakkı vardır. AKP-MHP’nin Kürt düşmanı politikaları iç hukuku da ayaklar altına alan bir durum yaratmış durumda” ifadelerini kullandı.
SPT’ye İmralı çağrısı
Kaçmaz, halen Türkiye’de temaslarını sürdüren SPT heyetine İmralı’yı ziyaret etme çağrısı yaparak, “SPT, eğer sözleşmede yer alan şekliyle bir heyet olarak çalışmalarını yürütecek ise, işkencenin, tecridin, sivil ölümün kaynağı olan İmralı’yı da incelemelidir. Tecrit ve işkencenin önüne geçilmesi için SPT’nin inceleme yapması ve raporunu oluşturduktan sonra yayınlaması gerekir. Tecrit son bulmalıdır” diye konuştu.
ANKARA