Son zamanlarda giderek artan kadına yönelik şiddet ve katliamlara karşı Ankara’da eylemler düzenlenecek. Çankaya ilçesinde Ahmet Arif Parkı’nda boşandığı Remzi Işık tarafından katledilmeye çalışılarak ağır yaralan Fadime Tekin’in ardından, Mamak’ta N.G., eşi M.G.’yi kesici silah ile işkence ederek katletti. Ankaralı kadınlar Tekin’in ardından sokağa dökülürken, sistematikleşen kadın katliamlarına karşı 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ne kadar bir dizi etkinlik ve eylem ile sokaklarda olacaklarını belirtti.
Eşitlik’den Aybüke Düzgün ile Kadın Savunma Ağı’ndan Aysun Gençtanır, kadın katliamlarındaki artışa ve buna karşı neler yapacaklarına dair konuştu.
Kadın katliamlarının arkasında 17 yıldır iktidarda bulunan AKP diktasının bulunduğunu belirten Düzgün, muhâfazakarlaşma politikası ile kadınların hayatlarının baskılanmaya çalışıldığını söyledi.
‘Sayamayacağımız kadar çok’
Diyanet’in ve din adamlarının gerici açıklamalarının devam ettiğini belirten Düzgün, “Kadın 90 km’den fazla tek başına arabada gidemez” şeklindeki açıklamalarla kadınların hedef alınmaya devam ettiğini vurguladı. “Aynı zamanda onca cinayetin ardından Şule Çet’in katilleri bir buçuk senedir hala yargılanıyor. Yine 27 Eylül’de öğrencisi tarafından katledilen Ceren Damar’ın ve ardından Döndü Şengül’ün davası var. Sayamayacağımız kadar çok fazla kadın katlediliyor” diyen Düzgün, 2019 yılında en çok kadının katledildiği ağustos ayında 49 kadının katledildiğini hatırlattı.
Sistemin ve var olan düzenin kadın katliamlarını teşvik ettiğine dikkat çeken Düzgün, “Katiller işledikleri cinayetin ardından elini kolunu sallayarak dışarı çıkabiliyor. Kravat taktı diye takım elbise giydi diye ödül gibi cezalar veriliyor. Bizler bugün bunları değiştirmek için, yaşamak için sokaktayız ve sokaktan da geri adım atmayacağız. Eşit ve adil bir toplum kurana kadar herkesin özgürce yaşayabildiği, toplumsal eşitliğin sağlanabildiği bir düzen kurulana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi. Aysun Gençtanır ise kadın katliamlarının tesadüf olmadığına dikkat çekerek, “AKP iktidarı ve Erdoğan, 17 yıl boyunca kadın düşmanlığını inşa etti. Birebir kendi diktatörlüğünü buradan doğru inşa ederek kurdu. Şimdi bunun yansımalarını görüyoruz. Erkeklik güç buluyor birbirinden. Özel ve kamusal alanın her yerinde inşa edilen bir durum bu. Tesadüf olmayan bu güce karşı örgütlenmeye, mücadele etmeye ve yaşam talebimizi söylemeye devam edeceğiz” diye konuştu.
‘Talebimizi yükseltelim’
Tüm kadınlara seslenen ve birlikte mücadele etme çağrısında bulunan Gençtanır, “Neredeyseniz oraya ses verin, yaşam talebimizi 25 Kasım’a kadar her yerde birlikte yükseltelim. Sokakları isyan selimizle dolduralım. Biz her gün mahalle mahalle, sokak sokak 6284 sayılı yasa ve İstanbul Sözleşmesi’ni gündemimize alacağız. Aynı zamanda belediyeler halkçı bir anlayışa sahip olana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.
ANKARA/JINNEWS