Diyarbakır ve İstanbul’da 2 kişinin “dur” ihtarına uymadığı iddiasıyla polislerce öldürülmesi olayına dikkat çeken HDP Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, sivil ölümlerin nedenlerine ilişkin Meclis araştırması istedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, “dur” ihtarına uymadıkları iddiasıyla İstanbul ve Diyarbakır’da 2 kişinin yaşamını yitirmesine ilişkin Meclis araştırması talep etti. Beştaş, Meclis Başkanlığı’na verdiği araştırma önergesi gerekçesinde; insan hakları açısından kolluğun aşırı güç kullanımı neticesinde meydana gelen yaşam hakkı ihlalinin tümüyle hukuk dışı olduğunu belirtti.
Türkiye’nin, yargısız infazlar konusunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) önünde birçok kez mahkum olduğunu dile getiren Beştaş, ancak buna rağmen orantısız güç kullanımına ilişkin hiçbir önlem alınmazken, 24’üncü Yasama Dönemi’nde kanunlaşan ve kamuoyunca “İç Güvenlik Paketi” olarak bilinen yasal düzenlemeye göre kolluğun yetkilerinin daha da artırıldığını söyledi.
‘Başka yöntemlerle durdurulmak yerine…’
Beştaş, şöyle devam etti: “Öncesinde PVSK’da yapılan 2007 değişiklikleri ile kolluğa verilen öldürme yetkisi ve bu yetkinin düşünce ve ifade hürriyetini engellediği gerekçesiyle çokça eleştirilmiş ve yasada hak ve özgürlükleri engelleyici hükümlerin değiştirilmesi gerekliliği sıklıkla gündeme getirilmişti. Ancak ne var ki bu eleştiriler ve meydana gelen sivil ölümler kulak ardı edilerek İç Güvenlik Paketi kolluğa verilen sınırsız yetkilerle birlikte yasalaşmış; kolluk birimleri adeta her durumda dilediği kişiyi öldürmeye özgülenen mekanik güçlere dönüşmüştür.”
Son 2 gün içerisinde Diyarbakır ve İstanbul’da 2 kişinin kolluğun “dur ihtarına” uymadığı gerekçesiyle açılan ateş sonucu yaşamını yitirdiğini hatırlatan Beştaş, önergesinde şunları kaydetti: “Diyarbakır’da gerçekleşen olayda Abdullah Arat isimli yurttaşın ehliyeti olmadığı için kontrol noktasında durmadan geçmesi üzerine aracı yaylım ateşine tutulmuş ve Arat kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmiştir. Yine İstanbul’da da 17 yaşındaki Cihan Seyhan, ‘dur ihtarı’ gerekçe gösterilerek bulunduğu araca yakın mesafeden ateş açılması sonucunda hayatını kaybetmiştir. Her iki örnekte de araca kurşun sıkılması neticesinde ölüm gerçekleşmiş olup, kolluğun söz konusu araçları başka yöntemlerle durdurma yetkisi olmasına rağmen silahı doğrudan kişilere yöneltmiş olması izahtan varestedir.”
Meclis’e komisyon talebi
“Kolluğun orantısız güç kullanımına ilişkin yasal düzenlemenin verdiği sınırsız yetkiler haricinde yargı organlarının da bu tür vakaları cezasızlıkla sonlandırması ölümlerin artmasında pay sahibidir” diyen Beştaş, 12 yaşındaki Uğur Kaymaz ile Gezi eylemleri sırasında polis kurşunu ile yaşamını yitiren Ethem Sarısülük davalarını örnek gösterdi. Beştaş, “Görüldüğü üzere, yaşam hakkı hem yasalar hem de fiili uygulamalar neticesinde rafa kaldırılmış ve böylece polis, ‘önleme hukuku ‘ adı altında getirilen düzenlemeler ile demokratik bir sistemde asla kabul edilemeyecek olağanüstü yetkilerle donatılmış; şiddet meşrulaştırılmıştır. Bu nedenle evrensel hukuk normları ile bağdaşmayan yasal düzenlemelerin de cevaz verdiği sivil ölümlerin nedenlerinin, oluş biçimlerinin ve bu konuda neler yapılması gerektiğinin tespiti amacıyla Meclis’te bir araştırma komisyonu kurulmasını gerekli görmekteyiz” dedi.
Soru önergesi
Beştaş, aynı konuya ilişkin Meclis Başkanlığı’na İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından yanıtlaması talebiyle soru önergesi verdi.