Orman kıyımının sürdüğü kentlerden olan Şirnex’te son iki yılda deşilmedik dağ, kıyılmadık ağaç kalmadı. Köylüler yaşam alanlarının yok edildiğini belirtti
Kurdistan kentlerinde orman kıyımı sürüyor. Birçok bölgede özellikle askeri operasyonlar gerekçe gösterilerek son iki yılda büyük orman kıyımları gerçekleştiriliyor. orman kıyımlarının en yoğun yaşandığı kentlerden biri de Şirnex (Şırnak).
Şirnex’ın doğası, orman kıyımı, kömür ve maden ocaklarıyla Besta bölgesi ile Cudi, Cilênimêja ve Gabar dağlarında ise 2 yılı aşkın bir süredir ağaçlar kesimi ile yok ediliyor. Bazı bölgeler kesim nedeniyle tamamen çoraklaştırıldı. Cudi Dağı ve Qileban (Uludere) ilçesinde doğa, kömür ocakları nedeni ile ormanlar kesiliyor.
Cudi’ye yüzlerce maden
Cizîr (Cizre), Hezex (İdil), Elkê (Beytüşşebap) ve Silopiya (Silopi) ilçelerinde de doğa kırımı sürüyor. Kömürün yanı sıra son yıllarda petrol aramaları da başladığı bölgede kömür eleme ve kırma ocakları yapıldı. Cudi Dağı’nda açılan yüzlerce maden ocağı, Hêzil ve Habur çayları ile Nêrduş deresinin kirlenmesine neden olurken içme suyu olarak kullanılan bu çay bu vasfını yitirdi.
Kanser oranları arttı
Cudi Dağı eteklerinde bulunan Silopiya’ya bağlı Bêspin beldesindeki termik santral de ölüm saçıyor. Santral nedeniyle Cudi Dağı’nda bulunan birçok tepe yok edilirken bölgede ot çeşitliliği azaldı ve çevrede kanser hastalarının sayısı ikiye katlandı.
Maden sahalarından yükselen kömür tozları nedeniyle birçok yerleşim yeri de yaşanmaz hale geldi.
Kömürden dolayı bir şey ekilmiyor
Şirnex merkeze bağlı Avgamasiya köyünde yaşayan Ahmet Akıl (40), kömür tozu nedeniyle pencerelerini açamadıklarını, kömür tozundan dolayı akciğer kanseri oranlarının arttığını söyledi. Kömürden dolayı köyde hiçbir şeyin yetişmediğine dikkat çeken Akıl, “Bütün ağaçlarımız kurudu, sularımız kirlendi. Bunun elemesinin kapalı ve yaşam alanlarından uzak bir yerde yapılması gerekirdi. Hayvanlarımız da etkileniyor. Ağacımızı kesiyorlar, dağımızı deliyorlar” diye konuştu.
Hayvanlarımızı ahırdan çıkaramıyoruz
Aynı köyden Remziye Akıl (55), “Tozdan kaynaklı hayvanlarımızı ahırdan çıkartamıyoruz. Bu yüzden hayvanlarımızı satmak zorunda kalıyoruz. Kömür sahalarını kaldırın, ocakları kapatın. Bu kadar rezillik yaşadığımız yeter” tepkisinde bulundu.
Ağaç kesimi her canlıya zarar veriyor
Besta bölgesinde bulunan arazisi üzerindeki ağaçları kesilen Sabri Ülger ise (60), “Ağaç kesimi her canlıya zarar veriyor. Burada hayvancılık kalmadı. Birkaç kişi kişisel menfaatleri uğruna doğamızı katlediyor. Ağaç kesiminin durdurulmasını istiyoruz” dedi.
Mezarlarımızı bile kazdılar
Şirnex merkeze bağlı ve geçtiğimiz yıl kamulaştırılan Gundikremo köyü sakinlerinden Asya Akın (42), “Bizim köye gidişlerimiz yasak. Ağaçları, meyveleri bırakın mezarları bile kazdılar. Bu kıyımın durması için köylüler olarak dava açtık. Hukuki mücadelemiz sürüyor. Doğamızdan, toprağımızdan ellerinizi çeksinler” diye konuştu.
Silopiya’nın Bespin beldesi sakinlerinden Keskin Kaya da, termik santrali sonrası kanser vakalarında artış olduğunu babasını ve kardeşini kanser nedeniyle kaybettiğini aktardı.
Termik santral kalıcı hastalık getiriyor
Yaşanan ekolojik yıkıma karşı çalışmalarını sürdüren Şirnex Barosu Çevre ve Kent Komisyonu Eşsözcüsü Fadıl Tay ise, 14 yıl önce CİNER Grubu tarafından kurulan termik santrale işaret ederek, “Termik santralin kurulmaması için birçok eylem oldu. Çünkü termik santral kalıcı hastalıkları beraberinde getiriyor. Bundan önce 2 termik santral vardı. Ama bunlardan bir tanesi kapatıldı. Bespîn’deki santral hala duruyor. Türkiye’de en büyük termik santrallerinden biri olarak görülüyor. Ama yayacağı zararları ve hastalıklar çok daha büyük” ifadelerini kullandı.
250 başvuru dilekçesi
Ağaç kıyımına karşı hukuki mücadelelerini de sonuna kadar sürdüreceklerini vurgulayan Tay, birçok suç duyurusunda bulunduklarını ancak tümünün reddedildiğini ifade etti. Tay, bugüne kadar 250 aile ağaç kesiminin durması için baroya dilekçe verdiğini ancak kanun içeriğine uygun hareket edilmediğini söyledi.
Haber: Zeynep Durgut -MA
