ANALİZ
Nazım Daştan /GİRE SPİ-MA
ABD ve Rusya oyun kuruculuğunda Suriye’nin toprak bütünlüğü koruma adına parçalanırken, Türkiye, Kürt karşıtlığıyla rejimle pazarlığa oturdu. Rol kaybeden Almanya ve Avrupa ülkeleri son çıkışlarıyla masada yer isterken, İran şimdilik “bekle gör” pozisyonunda. Herkesin çıkarını korumaya çalıştığı ve parçaladığı Suriye’de hamle sırası Kürtlerde… Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye topraklarına yönelik başlattığı saldırılar 15. gününe girdi. Türkiye’nin adına “Suriye Milli Ordusu” (SMO) dediği paramiliter gruplar, “ateşkese” rağmen Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG) mevzileri ve sivil yaşam alanlarını hedef almaya devam ediyor. Paramiliter gruplar, Gire Spi’nin güney kırsalında bulunan köylere saldırılarını ağırlaştırırken TSK’ye bağlı keşif uçakları da havadan destek veriyor. DSG ise, meşru müdafaa kapsamında karşılık veriyor.
Yağma hareketleri
Yapılan ateşkes kapsamında DSG, Gire Spi ve Serekaniye kent merkezlerinden çekildiğini duyurdu. Türkiye, ABD’den sonra Rusya ile Soçi’de mutabakata vardı. Türkiye’nin uluslararası güçlerin izniyle Kuzey ve Doğu Suriye’ye saldırması, bölgedeki tüm denge, politika ve ittifakları değiştirdi. Suriye Milli Ordusu çatısı altında bir araya getirilen selefi paramiliter grupların daha önceden çıkarıldıkları yerlere tekrar sokulması, Suriye’de yaşanan savaşı farklı bir mecraya sürükledi. Katliam, tecavüz, talan, insan kaçırma, işkence ve demografik yapıyı değiştirmekle bilinen gruplar, girdikleri her yerde aynı uygulamaları yapıyor. Gire Spi’de, IŞİD uygulamaları olan kadınların kara çarşaf giymesi zorunluluğu getirilirken, Serekaniye’de siviller kaçırılmaya başlandı. Her iki kentte de Kürtlerin evleri yağmalanıp, talan ediliyor.
Rejimin gelişi
Uluslararası koalisyonun bölgeden çekilmesiyle artan saldırılar, Suriye iç savaşında başka bir noktaya işaret ederken, 9 yıl aradan sonra Suriye rejimi Fırat Nehri’nin doğusuna yerleşti. DSG’nin Rusya arabuluculuğu ile Suriye rejimiyle vardığı anlaşma kapsamında, rejim güçleri Kuzey ve Doğu Suriye’nin çeşitli kentlerine geldi. Türkiye’nin denetime almaya çalıştığı Gire Spi ve çevresine de yerleşen rejim güçleri, uluslararası yol olarak bilinen M4 yoluna da konuşlandı.
Suriye Anlaşması mı?
ABD’nin Türkiye ile vardığı anlaşma sonrası Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılara Rusya’nın da sürece katıldığını göstermekte. Bu durum “Suriye’yi paylaşım anlaşması” olarak da ele alınırken, hemen akabinde Rusya’ya ait güçlerin bölgeye gelip özellikle ABD ve koalisyonun yerleri ve çevresine girmesi buna işaret ediyor. ABD ve Rusya arasındaki anlaşmasının diğer bir önemli konusu ise İran’ın uzun vadede bölgeden çıkarılması olarak değerlendiriliyor.
Rusya da izin veriyor
Rusya, yeni dengeler üzerinde sahada etkisini artırırken, hem Türkiye, hem de özerk yönetimle farklı bir iletişim halinde. Son olarak dün Soçi’de Türkiye ile yapılan mutabakatın Kuzey ve Doğu Suriye’yi parça parça birbirinden koparma planının bir parçası olarak değerlendiriliyor. Adına Suriye’nin toprak bütünlüğü denilse de Türkiye’nin Gire Spi ve Serekaniye’de kalmasına onay verildiği belirtiliyor. Bu duruma ABD’nin de itirazı olmadığı görülmekte.
Almanya’nın çıkışı
Türkiye’nin saldırılarına karşılık son anda “rahatsızlıklarını” dile getiren bazı güçlerin başında ise Almanya geliyor. Almanya, Fransa ve İngiltere ağırlıklı Avrupa’nın çıkışı, kafalarda soru işareti yarattı. Özellikle Almanya’nın Kuzey ve Doğu Suriye ile Türkiye arasında bağımsız bir gücün bulunması ve bunun için de rol alabilecekleri yönündeki çıkışları her kesim tarafından dikkatle izleniyor. NATO’nun önemli bir müttefiki olan Almanya, Suriye savaşının başlarında Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar’in finanse ettiği ve muhalifler olarak adlandırılan “Özgür Suriye Ordusu”nun (ÖSO) destekçisi olarak biliniyor. Kürtlerin öncülük ettiği sistem karşısında ÖSO ve türevleri yenilgiye uğratılırken, Almanya o günden bu güne Rojava devrimine karşı durdu, ilişkilenmekten kaçındı. Oyun dışı kalan Avrupa devletleri, bu yeni söylemle masaya oturmak istiyor.
İran’ın durumu
Bölgede yaşanan son gelişmeler için İran’ın tavrı henüz yansımadı. İran, ABD ve Türkiye’nin bölgede geliştirmek istedikleri plana karşı rahatsızlığını ifade etse de Rusya’nın sahada ilişkileri soğutmasından kaynaklı Dera Zor etrafındaki güçlerini azaltıyor.
DSG planları bozuyor
Suriye’de geliştirilmeye çalışılan son planlar ve pazarlıklarda Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik yok etme siyaseti hayata geçirilmeye çalışılıyor. Buna karşı özerk yönetim ve DSG, tarihi bir direniş sergileyerek planları bozuyor. Yeni dengeler ve ittifaklar içinde gelişen siyasi ve politik duruma cevap olmaya çalışan DSG’nin elinde büyük fırsatlar bulunurken, oyun kurucular ilişkilerini sürdürüyor. Kartların yeniden karıldığı sahada eli güçlü olan DSG, yeni hamlelere hazırlanıyor.