Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, Sincan Kadın Cezaevi’nde kalan 4 kadın tutuklunun sağlık durumunun kritik olduğunu belirterek, ‘Acil olarak tahliyeleri sağlanmalıdır’ çağrısında bulundu
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, 309’uncu haftasında Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde kalan hasta tutukluların durumuna dikkati çekti. İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube binasında açıklama yapan İHD Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Nuray Çevirmen, Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde 4’ü ağır olmak üzere 18 hasta tutuklu bulunduğunu kaydederek, ağır hasta tutuklulardan Pınar Tikit, Dilber Tanrıkulu, Rihan Kavak Özbek ve Canan Utangaç’ın durumunu aktardı.
Çevirmen, tutukluların hastalıkları hakkında şu bilgileri paylaştı:
* Rihan Kavak Özbek: Kas ve sinir erimesi var. Bel fıtığı var ve ilerlemiş düzeyde, bundan ötürü bazen bacakları tutmuyor. Göğüslerinde kitle var, yılda bir kez Momografi çektiriyor. Astım (nefes darlığı) rahatsızlığı var ve iki farklı sprey kullanmak zorundadır. Ayrıca hapishanede kaldığı süre içinde hiper tiroid (Zehirli Guatr) hastalığına yakalanmıştır.
‘Hapishanede kalamaz’ raporu’
* Dilber Tanrıkulu: Omzunda ve ayağında açık yaralardan kaynaklı, Diyarbakır Dicle Hastanesinde 3 ayrı operasyon geçirmiştir. Bir ayağına protez ve metal parçalar takılmış (kalıcı protez) ve sonra da taburcu edilmiştir. Kolundan da bir sefer yine aynı hastanede ameliyat olmuştur. Kolundan kaynaklı sorun devam etmektedir. Bacağından geçirdiği operasyon sonrası taburcu edildiğinde doktorlar ‘hapishanede kalamaz’ raporu yazmış ancak tutukluluk hali devam etmiştir. Daha sonra Ankara’ya gönderilmiştir. Kolundaki parça duruyor ve bacağındaki platinin de kalıcı olduğu söylenmiştir. Ayrıca midede reflü, böbrekte taş ve kalp kapağında da basıklık bulunmaktadır.
* Canan Utangaç: 4 Aralık 2018’de ranzadan beton yere sırtüstü düşmüştür. Hiç itina göstermeden portatif demir parmaklıklı sedyeyle revire oradan kampüs içindeki hastaneye daha sonra Sincan Devlet hastanesine götürülmüş aynı gün akşam Numune Hastanesi’ne sevk edilmiş ve acil olarak ameliyata alınmıştır. Ameliyata alınırken ‘boyundan aşağı felç kalabilirsin bunun için sorumluluğu kabul ettiğine dair belge imzalaman gerek’ denilmiştir. Ailesine ancak ertesi gün haber verilmiştir. Ameliyat 7-8 saat arası sürmüş bu ameliyatta beline iki çubuk o çubukları tutturmak için 8 vida ve 2 platin takılmış ve 60-70 dikiş atılmıştır. Taburcu ettikleri gün cezaevine ambulansla götürmeleri gerekirken acı içinde otobüsle götürülmüştür. Ameliyatın üstüne 1 yıldan fazla zaman geçmesine rağmen hala arkadaşlarının desteği ile yaşamını idame ettirebiliyor. Belinde sürekli olarak ödemler meydana gelmektedir. Kaldığı koğuşta bakımını yapan arkadaşlarından hükmü kesinleştiği için ayırmışlardır.”
Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’ndeki hasta tutukluların tetkik ve tedavileri zamanında ve aksatılmadan yapılması gerektiğini belirten Çevirmen, “Kelepçeli muayene ve tekli ring araçlarından kaynaklanan sağlık hakkı ihlallerine son verilmeli, cezaevinde kalamayacak tutsakların acil olarak tahliyeleri sağlanmalıdır” dedi.
İHD F Oturumu’nda Süreyya Bulut için tahliye istendi
F Oturumu’nda bu hafta, vücudunda bulunan şarapnel parçalarının yol açtığı ağır sağlık sorunları olan hasta tutuklu Süreyya Bulut’un serbest bırakılması istendi
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, hasta tutukluların durumuna dikkat çekmek için her hafta gerçekleştirdikleri F Oturumu’nun 437’ncisini koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle sosyal medya hesapları üzerinden yaptı. Bu haftaki oturumda, Bakırköy L Tipi Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan hasta tutuklu Süreyya Bulut’un durumuna dikkat çekildi.
Haftanın açıklamasını İHD Hapishane Komisyonu üyeleri Meral Nergiz Şahin ve Mehmet Acettin yaptı. Açıklamada cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine dikkat çekildi.
Yüzde 20 görme kaybının olduğu yanı sıra Wernicke Korsakoff tanısının da konduğu hasta mahpus Süreyya Bulut’un rapora rağmen hala rehin tutulduğu ve bir an önce tahliye edilmesi gerektiği vurgulandı.
Süreyya Bulut’un 1994 yılında ağır yaralı olarak gözaltına alındığı ifade edilen açıklamada, “Hastane yerine emniyete götürülen Süreyya Bulut’a 16 gün boyunca ağır işkence uygulanır. Tutuklanmasını takiben önce Sivas E Tipi, oradan da Kayseri M Tipi hapishanesine sevki yapılır. Tedavi için Erciyes üniversitesi hastanesine götürüldüğünde sağ gözünün tamamen görme yetisini kaybettiği tespit edilir. Ankara’ya Hacettepe Üniversitesi Hastanesi’ne sevki yapılır ancak tedavisi tam olarak yapılamaz ve sol gözünde de yüzde 20 görme kaybı gelişir” denildi.
ANKARA