İsrail ile Lübnan Hizbullah’ı arasında aralıklarla füze atışları devam ederken, İsrail binlerce Hizbullah üyesini etkileyen görülmemiş bir saldırı yöntemi kullanıldı. Hizbullah’ın iletişim sistemindeki çağrı cihazları eş zamanlı patlatıldı. Saldırıda ölü sayısı 12’ye çıktı
Lübnan’da Hizbullah üyelerinin kullandığı çağrı cihazları ülke genelinde neredeyse eş zamanlı olarak patlatıldı. Çok sayıda kişi hayatını kaybetti, binlerce kişi yaralandı. İsrail medyası, Netanyahu’nun saldırı talimatı verdiğini yazarken Lübnan yönetimi, savaş suçu olduğuna dikkat çekti. Hizbullah, İsrail’in suçun bedelini ağır ödeyeceğini kaydetti.
Lübnan genelinde Hizbullah üyelerinin kullandığı çağrı cihazları 17 Eylül Salı günü eş zamanlı olarak patladı. Çağrı cihazlarının patlatılması sonucu 8 yaşındaki Lübnanlı bir çocuk da hayatını kaybetti. İnternette aktivistlerin yaptığı paylaşımlarda ölen çocuğun isminin Fatıma Cafer Abdullah olduğu belirtildi. Yayınlanan bir görüntüde pazar alışverişi sırasında tezgahta müşteriler meyve bakarken patlama yaşanıyor.
Hizbullah, internet platformu Telegram üzerinden konuya ilişkin bir dizi açıklama yaptı. Açıklamalarda, 10 Hizbullah üyesinin yaşamını yitirdiği ifade edildi. Ölenlerin isimleri ve doğum tarihleri şu şekilde sıralandı: Necib Abdulhuseyn Aladdin “Ali Mazlum” (1991), Hasan Muhammed Yasin “Yamin” (1986), Hüseyin Ahmed Menteş “Salah” (1994), Muhammed Zekeriya Abbas “Haydara” (1986), Abbas Bilal Munim “Mirza Mehdi” (1996), Muhammed Mehdi Ali Ammar “Zülfikar” (1985), Hüseyin Ali Aladdin “Zekeriya” (1989), Hüseyin Eyyub Fakih “Bakır” (1988), Abbas Fadl Yasin “Ebulfadl” (1993) ve Mehdi Abbas Semhat “Cevad Matuk” (1995)
Lübnan Sağlık Bakanlığı, 200 kadarı ağır en az 3 bin kişinin yaralandığını açıkladı.
Uçuşlar askıda
Alman hava yolu firması Lufthansa, Lübnan’da infilak ettirilen çağrı cihazlarının ardından İsrail ve İran’a uçuşlarını 19 Eylül’e kadar askıya aldı.
Gözler İsrail’de
Lübnanlı yetkililer saldırıdan İsrail’i sorumlu tuttu. İsrail medyası da operasyon emrini Başbakan Netanyahu’nun verdiğini yazdı. İsrail merkezli haber sitesi Walla, ismi açıklanmayan Amerikalı yetkililere dayandırdığı haberinde, Netanyahu’nun bu hafta başında üst düzey bakanlar ve istihbarat şefleriyle yaptığı güvenlik istişareleri sırasında siber saldırıyı onayladığını yazdı. Walla operasyona dair “Hizbullah’ın askeri komuta ve kontrol sisteminin önemli bir bölümünü etkisiz hale getirdi” dedi.
İsrailli yetkililer, “Kuzey sınırında önemli bir tırmanış yaşanması ihtimalinin yüksek olduğunun farkında olduklarını” belirterek, İsrail ordusunun “Hizbullah’ın geniş çaplı bir yanıt vermesine karşı yüksek alarmda” olduğunu söyledi.
ABD’nin “Axios” haber platformu da adı açıklanmayan ABD’li kaynaklara dayandırılan haberinde saldırının İsrail ile Hizbullah arasında yaşanan gerilimin tırmandığı bir dönemde gerçekleştiğine dikkati çekildi. İsrail yönetiminin son günlerde Hizbullah’ın çağrı cihazlarındaki “gizli operasyonu” fark edebileceğinden kaygı duyduğu öne sürüldü. Haberde, ABD Başkanı Joe Biden’ın Kıdemli Danışmanı Amos Hochstein’ın 16 Eylül’de İsrail’e yaptığı ziyaret sırasında Netanyahu’nun ordu ve istihbarat yetkilileriyle Lübnan’daki saldırının düzenlenip düzenlenmemesi konusunda güvenlik istişarelerinde bulunduğu belirtildi.
‘Saldırı savaş suçu’
Lübnan’ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilciliği Maslahatgüzarı Hadi Hachem, İsrail’in Lübnan’da çağrı cihazlarını patlatarak düzenlediği saldırının savaş suçu olduğunu dile getirdi.
Hachem, BM Genel Kurulu’nda İsrail’in işgal altındaki Filistin topraklarındaki faaliyetlerinin yasal sonuçlarına ilişkin düzenlenen acil oturumda konuştu. Hachem, İsrail’in düzenlediği “siber saldırının” küçük bir kız çocuğu dahil ölümlere yol açtığını belirterek, “Bu saldırı savaş suçudur” dedi. Saldırının çok ciddi olduğunu kaydeden Hachem, aynı zamanda bölgede çatışma ve panik halini de tetiklediğini ifade etti.
Hizbullah: Ağır bedel ödeyecek
Lübnan Hizbullahı, İsrail’in kuzeyine roketler attı. Celile’deki Safed bölgesinde roketin düşmesi nedeniyle yangın çıktığı basına yansıdı. Hizbullah, açıklamasında da İsrail’in suç işlediğini ve suçun bedelini ağır ödeyeceğini belirtti. El Menar kanalının aktardığına göre Lübnan’daki İslami direniş örgütü Hizbullah, yayınladığı bildiride “Suçlu düşman Salı günü Lübnan’da işlediği suçun bedelini ağır ödeyecek. Bu suç cihad yoluna adım atma kararlılığımızı ikiye katlayacaktır. Geçtiğimiz günlerde olduğu gibi Gazze’yi ve direnişini desteklemeye, Lübnan’ı, milletini ve egemenliğini savunmaya devam edeceğiz. Bu dava devam ediyor ve salı günü milletimize ve Mücahidlerimize karşı işlenen suçun bedelini cani düşmanın ödeyeceği zorlu hesaplaşmanın dışındadır.” denildi.
Pentagon: Takip ettiğimiz bir konu
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) ise ülkesinin Lübnan’da Hizbullah unsurlarının kullandığı çağrı cihazlarının eş zamanlı olarak patlatılmasıyla herhangi bir ilgisinin bulunmadığını kaydetti. Pentagon Sözcüsü Tümgeneral Pat Ryder, gazetecilerin sorularını yanıtlarken ABD’nin patlamalarda dahlinin olup olmadığı sorusuna, “Bildiğim kadarıyla, ABD’nin bunda hiçbir dahli yok. Tekrar ediyorum, bu takip ettiğimiz bir konu” dedi. Ryder, patlamadan sonra ABD’nin bölgedeki askeri pozisyonunda değişiklik olup olmadığı sorusuna ise Ortadoğu’da “ABD güç pozisyonunda bir değişiklik yok” yanıtı verdi.
Ryder, İsrail ile Hizbullah arasında devam eden çatışmaları azaltmanın en iyi yolunun diplomasi olduğuna inandıklarını ifade etti.
Tayvan mı Macaristan mı?
Bazı medya kuruluşlarına göre, çağrı cihazları Hizbullah üyeleri tarafından siber müdahale ve dinlenmeye en az maruz kalan kapalı bir iletişim sistemi olması nedeniyle kullanılıyor. Reuters, Al Jazeera gibi basın organları, İsrail İstihbarat Teşkilatı Mossad’ın Hizbullah tarafından sipariş edilen cihazların Tayvan yapımı olduğunu savundu. Reuters ajansının üst düzey bir Lübnan güvenlik yetkilisi ve başka bir kaynağa daha dayandırdığı haberine göre sipariş sırasında patlayıcı yerleştirildi. Haberlerde 5 bin çağrı cihazına aylar önce patlayıcı yerleştirildiği kaydedildi. Al Jazeera televizyonuna konuşan bir kaynak, Lübnan’da patlayan çağrı cihazının her birisine en fazla 20 gram ağırlığında patlayıcı yerleştirildiğini söyledi. İddia edilen Tayvanlı şirketin yetkilisi ise patlayan cihazları kendilerinin üretmediğini lisans verdikleri Budapeşte’deki bir firmanın ürettiğini açıkladı.
Sputnik’in haberine göre cihazlarının Tayvan’daki üreticisi olduğu kaydedilen Gold Apollo, basına açıklama yaparak kendilerinin üretmediğini duyurdu. Haberde “Gold Apollo Şirketi Başkanı Hsu Ching-kuang bugünkü basın toplantısında, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de bulunan BAC Consulting isimli şirketi, 3 yıl önce kendi markaları altında çağrı cihazını üretmek için yetkilendirdiklerini açıkladı.”
Hsu Ching-kuang’in basın toplantısında ‘Ürün bizim değildi. Sadece üzerinde bizim markamız vardı” ifadelerini kullandığı vurgulandı.
İran: Kaç kadın ve çocuk ölmeli?
İran’ın Beyrut Büyükelçisi Muctaba Amani de cihaz patlatılması sonucu yaralandı. İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, Lübnan Dışişleri Bakanı Abdullah Buhabib ile görüşmesinde, Lübnan’da çağrı cihazlarının patlatılmasını “İsrail’in terör eylemi” şeklinde niteleyerek kınadı. İran’ın BM Daimi Temsilcisi Amir Saeid İravani, saldırıyı İsrail’in düzenlediğini kaydederek “terör faaliyetleri” dedi. “Söz konusu sabotaj ve terör faaliyetini en güçlü şekilde kınıyoruz” diyen İravani, İsrail’in suçlarının hesabını vermek zorunda olduğunu dile getirdi. İravani, “Uluslararası toplumun bu savaş makinesini durdurmak için daha kaç kadın ve çocuğu öldürmesi lazım?” diye sordu.
İRNA’nın haberine göre İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani de şiddetle kınadı. Nasır Kenani “Lübnan’da dünkü terör operasyonu, Siyonist rejim ve onun paralı ajanlarının ortak operasyonlarının devamı olarak gerçekleştirildi ki tüm ahlaki ve insani ilkelere, uluslararası hukuk, özellikle de uluslararası insani hukuka aykırıdır ve uluslararası cezai kovuşturmaya, yargılamaya ve cezaya tabidir” diye konuştu. Kenani, uluslararası toplumun İsrail yetkililerinin cezasız kalmasına karşı hızlı hareket etmesi gerektiğini vurguladı.
Rusya soruşturma istedi
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, bölgenin patlamaya hazır bir durumda olduğunu belirtti. Peskov, gazetecilere açıklamasında, saldırıyla ilgili şu değerlendirmede bulundu: “Olanlar, her ne ise, kesinlikle gerilimi tırmandırıyor. Bölge patlamaya hazır bir durumunda. Bu tür olayların her biri, durumun kontrolden çıkması için bir tetikleyici olma potansiyeline sahip.” Olayla ilgili bir yargıya varabilmek için öncelikle durumun incelenmesi gerektiğini dile getiren Peskov, “Kesinlikle kapsamlı bir soruşturma yürütülmesi, yaşananların nedenlerinin ve koşullarının tespit edilmesi ve elbette bu kitlesel patlamaların arkasındakilerin belirlenmesi gerektiğine inanıyoruz” ifadesini kullandı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zaharova da St. Petersburg kentindeki Avrasya Kadın Forumu sırasında basın mensuplarına açıklamasında, “Bu patlamanın araştırılması lazım. Bu konuya uluslararası ilgi gösterilmesi gerekiyor. Uzmanlar elbette bu olayın nitelemesini belirleyecek, ancak tüm bunların araştırılması gerekiyor” ifadesini kullandı.
7 Ekim sonrası
Hamas’ın 7 Ekim 2023’te Gazze’ye Aksa Tufanı operasyonu düzenlemesi ile İsrail aynı gün hava operasyonu başlatmıştı. Lübnan Hizbullah’ı da 8 Ekim 2023’ten bu yana zaman zaman İsrail’e roketler ve kamikaze dronlar atıyordu. İsrail de Lübnan kentlerine uçak, SİHA ve füzelerle saldırılar düzenliyordu.
BEYRUT