Ölümü ‘kelebekler boğazına göç’ olarak tanımlayan Şêrko Bêkes 11 yıl önce aramızdan ayrıldı. Kürdistan’a veda etmeden önce ‘Beni Süleymaniye’deki Azadî Parkı’na, 1983 şehitleri için kurulan anıtın yanına gömün. Orada nefesim kesilmez. Genç kadınlar, erkekler, sevgililer misafirim olur’ vasiyetinde bulunan Bêkes, 4 Ağustos 2013 sabahı, dilinde ‘Ağlıyorum ve gözüm Diyarbakır’da’ dizesiyle ‘kelebekler ülkesine’ doğru yola çıktı
Kürt şair Şêrko Bêkes’in vefatının üzerinden 11 yıl geçti. Şêrko Bêkes PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın esir düşmesinin ardından ise şu sözleri kağıda döküyordu; “Burası Süleymaniye’dir, birkaç gündür bu kentte büyük bir hüzün almış başını gidiyor. Dünyanın gözü önünde Öcalan’ı aldılar ama Kürt’ün ruhunu teslim alamazlar. Amed’i nasıl Süleymaniye’den ayırabilirler, Newroz nasıl ateşsiz olabilir?”
Rojnews’te yer alan habere göre, Şêrko Bêkes’i okuyan herkes onun şiirinde “doğanın soluğunu”, “kadının başkaldırısını”, “ağacın suskunluğunu”, “rüyaları ölen kuşları”, “idama yürüyen bir devrimciyi”, “Tanrıyı Kurdistan’a davetini”, “Halepçe’nin saat 11’ini” ya da “mevsimlerin ölümünü” iliklerine kadar duyumsayacaktır.
“Eğer” diyordu, Şêrko Bêkes, “benim şiirimden / Gülü çıkarırlarsa / yılımın bir mevsimi ölür / şiirimden Sevgiyi çıkarırlarsa / iki mevsimim ölür / Ekmeği çıkarırlarsa / üç mevsimim ölür / Özgürlüğü çıkarırlarsa / bütün yılım ölür, ben de ölürüm.”
Kelebeğin rüyası ve Şêrko Bêkes’siz 11 yıl
“Bir kelebeğin rüyasını gördüm. Ağlamıyorum ve gözüm Diyarbakır’da” gülün, ekmeğin, devrimin ve mücadelenin şairi Şêrko Bêkes, 11 yıl önce ardında dev bir külliyat bırakarak aramızdan ayrıldı.
Kürt şairleri arasında tanınan bir isim olan Fayîq Bêkes’in oğlu olan Şêrko Bêkes, 2 Mayıs 1940’ta Süleymaniye’nin Guyjer Mahallesi’nde dünyaya geldi. Bêkes 1948 yılında henüz 8 yaşındayken babasını kaybetti.
Şêrko Bêkes, hayatın zorluklarıyla daha çocuk yaşlarda tanışır ve gençlik yıllarında ekonomik sorunlar onun ve ailesinin yakasını bırakmaz. Birçok zorluğa rağmen Bêkes, lise eğitimini tamamlar. İlk şiirini 17 yaşındayken “Jin Gazetesi’nde yayınlayan Bêkes, daha sonra hayatının geri kalanına birçok şiir sığdırır. Bêkes, 1969’da Nesrîn Mirza ile evlenir.
1965’te pêşmergeye katılır ve Dengê Kürdistan radyosunda, Şikefta Serdêman Başur Kürdistan’da işe başlar. Burası Hewlêr’in Çoman ilçesinin Qerey beldesine bağlı Şînawew köyüne bir kilometre uzaklıkta bulunuyor.
Bêkes’in ilk kitabı “Tirîfey Helbest” 1968 yılında Bağdat’ta yayımlandı. 1970’te ise Kürt şiirlerinin yeni bir boyut kazanması için çağrıda bulunan Bêkes, çağa damgasını vuran şiirleriyle, Kürt şiirine yeni bir biçim kazandırdı.
1987 yılında İsveç’te “Tuxulski Ödülü”nü dönemin İsveç Başbakanı İgvar Kalrisunewe’nın elinden alan Bêkes, 1992 yılında İsveç’ten Kürdistan Bölgesi’ne döndü. Özlediği topraklarına geri dönen Bêkes, Kurdistan Bölgesi hükümetinin ilk kabinesinde Kültür Bakanlığı görevini yürüttü. Daha sonra dönemin Kurdistan Bölgesi Başkanı, Welat Gazetesi’ni kapatma kararı vermesinin üzerine Şêrko Bêkes 1993 yılında istifa eder.
Şêrko Bêkes daha sonra Şerê Birakujî’ye (kardeş savaşı) karşı yapılan gösteri ile kampanyalara katılır ve şu dizeleri kaleme alır;
Hem dîsan nefretî xwe kujîm
Hate we naw xwên û
Hatewe kalawşî malekem
Hem dîsan em destim û ew destim ekujê û
Ew destim serî xûm edizê û
Em destim demî xum edûrê û
Hem dîsan min her xum çequm û
Her xuşim termekem
Hem dîsan min her xûm sêdare û
Her xuşim laşekem
Min her xum tifeng û
Her xuşim nîşanem..
Bêkes, 1998 yılında bir grup arkadaşıyla birlikte basın-yayın kurumunu açtı. Bu kurum Süleymaniye’de hala hizmet vermekte. Şêrko Bêkes’in isminin hala ilk günkü gibi korunduğu kurumda herhangi bir değişiklik ise yapılmadı.
Ulusal meselelerde hiçbir zaman geri kalmayan Şêrko Bêkes, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın 15 Şubat 1999 tarihinde esir düşmesinin ardından ise şu sözleri kağıda döküyordu: “Burası Süleymaniye’dir, birkaç gündür bu kentte büyük bir hüzün almış başını gidiyor. Dünyanın gözü önünde Öcalan’ı aldılar ama Kürt’ün ruhunu teslim alamazlar. Amed’i nasıl Süleymaniye’den ayırabilirler, Newroz nasıl ateşsiz olabilir? Van gölünü nasıl kurutabilirler? Burası Süleymaniye ve bu kentteki bütün yürekler, bir ağacın elmaları gibi titriyor, bir halkın kimsesizliğine üzülüyor. Bu üzüntü ulusal bir üzüntüdür. Bir kelebeğin rüyasını gördüm. Ağlamıyorum ve gözüm Amed’de.”
Ölümünü “kelebekler boğazına göç” olarak tasvir eden Şêrko Bêkes, Türkçe’ye de çevrilen “Güneyden Şiir Yağmuru” isimli kitabını 2011 yılında Öcalan için imzalamış ve kendisine ulaştırmak istemişti. Şêrko, kendi el yazısıyla Öcalan’a şu şunları yazıyordu: “Sevgili Başkan’ım ve her daim yüreğimizde olan kardeşim Abdullah Öcalan’a hediye… Şêrko Bêkes. 11.07.2011.”
2001 tarihinde Bêkes’in “Xak” isimli şiiri “Usta Şairler Ödülü”ne layık görüldü. 2009’da ise Bêkes’in bütün eserleri 8 bin sayfada toplanarak, basıldı.
Ardında Tirîfey Helbest, Derbendî Pepûle, Gulbijêrek ji helbestên, Mêrgî zam, Çirakanî ser helemût, Qesîdey Rengdan, Ezmûn, Jîn û Baran, Ji nav Şêrên min, Xom ew wextey balindem gibi 41 eserlik dev bir külliyat bırakan Şêrko Bêkes’in eserleri, İngilizce, Arapça, Farsça başta olmak üzere Türkçe, İtalyanca, Almanca ve Flamanca gibi birçok dile çevrildi.
Modern bir Kürt şairi olarak birçok şiir ve divan kaleme alan Bêkes, şiirlerinde genellikle ülke, ulus, yurtseverlik ve Kurdistan topraklarının güzelliğini işlemiştir.
Yazınsal, şiirsel, tiyatro ve birçok alanda deneyim sahibi olan Bêkes, yazdıklarında yaşadığı acıları ve çektiği zorlukları anlattı.
Kelebekler boğazına göç eder
“Kimsesizliğim çıplak değil / Ölünceye kadar / Yetiyor ona karanlık giysileriniz. / Susuzluğum ne çeşmesiz / Ve ne de susuzdur / Ölünceye kadar / Yetiyor ona gözyaşlarınızın ırmağı. / Cehennemin rüzgarsız değil / Ölünceye kadar / Yetiyor ona soğuk nefesiniz / Uzundur / Uzundur / Bu gurbetlik ve gurbet mevsimim. / Duruyorum, duruyorum, duruyorum / Servi ağacına dönüşünceye kadar / Can servi ağacım! / Şimdi sen benimsin. / O yüzden ben bunu yaptım / Eğer ben ölürsem / Bana tabut olursun!” diyerek ölümünü de yazan Şêrko Bêkes, 4 Ağustos 2013’te İsveç’in başkenti Stockholm’de kanser hastalığı nedeniyle yaşamını yitirdi.
Genç yaşta zirveye çıkan ve hep zirvede kalan Şêrko Bêkes, ölmeden önce kaleme aldığı vasiyetnamesinde “Beni Süleymaniye’deki Azadî Parkı’na, 1983 şehitleri için kurulan anıtın yanına gömün. Orada nefesim kesilmez. Genç kadınlar, erkekler, sevgililer misafirim olur” diyordu.
Bêkes vasiyeti üzerine Süleymaniye’deki Azadi Parkı’nda Kürdistan’a merhaba dedi ve ‘kelebekler boğazına’ defnedildi.
HEWLÊR