Urfa Adliyesi önünde 9 Mart 2021 tarihinde başlattığı Adalet Nöbeti 389’uncu gününde devam eden Şenyaşar ailesi, “Onurlu ve adil bir yaşam için adalet istiyoruz. Sessiz kalmak, zulme ortak olmaktır” dedi
Urfa’nın Suruç ilçesinde 14 Haziran 2018 tarihinde AKP Urfa Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın koruma ve yakınları tarafından eşi ve iki oğlu katledilen Emine Şenyaşar ile katliamdan yaralı kurtulan oğlu Ferit Şenyaşar’ın Urfa Adliyesi önünde 9 Mart 2021 tarihinde başlattığı Adalet Nöbeti 389’uncu gününde. Anne ve oğlu sabah saatlerinde Suruç ilçesinde bulunan evlerinden, Urfa Adliyesi önüne geldi. Aile, “Şenyaşar ailesi adalet köşesi” olarak adlandırılan alanda “İki evladımı ve eşimi hastanede katlettiler! Tek tutuklu yok! Üstünlerin talimatıyla bir oğlum 4 yıldır tek kişilik hücrede tutuklu. Oğlum için acil tahliye istiyorum. Şenyaşar ailesi için adalet herkes için adalet” yazılı pankartı beton bariyerlere asarak nöbeti başlattı.
‘Onurlu ve adil bir yaşam için adalet istiyoruz’
Aile, sanal medya hesabından, Urfa Valisi Abdullah Erin, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın hesaplarını etiketleyerek, “Kutsal olan yaşamak değildir. Onurlu ve adil bir yaşam için adalet istiyoruz. Sessiz kalmak, zulme ortak olmaktır” mesajını paylaştı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Urfa Milletvekili Ömer Öcalan, Emine Şenyaşar ve Ferit Şenyaşar’ın yaşadıklarını Meclis gündemine taşıdı. Konuya dair Meclis Genel Kurulu’nda söz alan Öcalan, kürsüye Emine Şenyaşar ve Ferit Şenyaşar’ın adliye önünde nöbet tuttukları esnada çekilen fotoğraflarıyla çıktı. Konuşmasına saldırıyı “Unutturmayacağız” diye başlayan Öcalan, saldırının planlı olduğuna dikkati çekti. Saldırıyı “vahşet” olarak değerlendiren Öcalan, AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız ve korumalarının Şenyaşar ailesi fertlerine iş yerlerinde saldırdığını ve Suruç Devlet Hastanesi’nde “infaz” ettiğini hatırlattı.
AKP Milletvekili Ahmet Eşref Fakıbaba’nın sözlerini hatırlattı
Saldırıdan sonra ağır yaralanan Fadıl Şenyaşar’ın tutuklandığını belirten Öcalan, 4 yıldır Elazığ Cezaevi’nde tek kişilik hücrede tutulduğunu kaydetti. Emine Şenyaşar ve Ferit Şenyaşar’ın Urfa Adliyesi önünde “adalet” talebiyle başlattıkları nöbetin 389’uncu gününe girdiğini dile getiren Öcalan, saldırının yaşandığı tarihte AKP’li Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan’ın Şenyaşar ailesini “terörist” ilan ettiğini hatırlattı. Dönemin Tarım Bakanı, şimdi AKP Milletvekili olan Ahmet Eşref Fakıbaba’nın 6 ay önce çıktığı televizyon programında Şenyaşar ailesinin “PKK ile bağlantısı yok, bu olaydan kaynaklı ben vicdan azabı çekiyorum” dediğini de sözlerine ekleyen Öcalan, Şenyaşar ailesinin 19 yıldır Esnaf ve Sanatkarlar Odası’na kayıtlı olduğunu belirtti.
‘Bu kadar vicdansızlık olur mu?’
Şenyaşar ailesinin Ramazan ayında “Çeteci bir anlayış” ile katledildiğini vurgulayan Öcalan, “Ramazan ayı yaklaşıyor. ‘Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır’ diye bir hadis var. Bu kadar vicdansızlık olur mu? Şimdi de ‘bu işi farklı yollardan halledelim’ diyorlar. Bir tetikçi katliam yapıyor, sorunu çözmesi içinde bir başka tetikçi gönderiliyor. Modern hukuku baypas etmeye çalışıyorlar. Aşiret hukuku, yerel sorunların çözümü bizim için önemlidir ama bu mesele dünya kamuoyuna mal oldu. Her yerde konuşuluyor. Bunu kendi hukukunuz ile çözmeniz lazım. Bu iş Urfa Adliyesi’ni, Adalet Bakanlığını, hükümeti aşar. Bu işin anahtarı Cumhurbaşkanı’nın cebindedir. Cumhurbaşkanı hukukun yolunu açarsa bu mesele tartışılır ve katliamı yapanlar bir an önce tutuklanır” şeklinde konuştu. Emine Şenyaşar ve Ferit Şenyaşar’ın Urfa Adliyesi önünde nöbette çekilen fotoğraflarını milletvekillerine gösteren Öcalan, “Bu ülkenin adaleti budur” dedi. Öcalan, devamında şunları söyledi: “Biz bu meseleyi unutturmayacağız. İktidarın içinde vicdanlı insanlar olabilir. Sadece oruç tutmak ile mesele çözülmüyor. Bu anne 65 yaşında, oğlu ile birlikte her gün Urfa Adliyesi önündedir. Geçen sene ilk iftarını adliye binası önünde açtı. Cumhurbaşkanı taraf tutmamalı, hukukun önü açılmalı sorumlular yargılanmalıdır.”
HABER MERKEZİ