Türkiyede ekonomik kriz yaşandığını belirten CHP’li Abdullatif Şener, 2009 yerel seçimini hatırlatarak ”AKP’nin 15-20 puan oy kaybedebileceğini düşünüyorum” dedi. Erdoğan’ın ”kayyum atarız” sözlerine de değinen Şener, ”YSK’nın meşru saydığını gayrimeşru ilan ediyor” diyerek buna karşı ilkesel tutum alınması gerektiğini belirtti.
CHP Konya Milletvekili ve eski Maliye Bakanı Abdüllatif Şener, gündemdeki konuların başında gelen ekonomik krizi, yerel seçimleri ve ittifakları Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Diren Yurtsever’e değerlendirdi.
“Ülkede ekonomik kriz yaşanıyor” diyen Şener, krizin önümüzdeki yerel seçimlere büyük ölçüde etkisinin olacağı görüşünde. Bütün gelir gruplarının krizden zarar gördüğünü belirten Şener, “Özellikle enflasyon çok yüksek seyretmekte. Bu yüksek enflasyon sabit ve dar gelirlileri sıkıntıya sokmaktadır. Bunun ötesinde tarım kesiminde büyük sıkıntılar var. Tarım girdileri yükselmiş, fabrikalar kapanıyor, çok sayıda insan işsiz kalıyor. Tüm bunları bir araya getirdiğimizde iktidar partisiyle ilgili toplumun algılarında büyük bir zayıflama var” dedi.
‘AKP 15-20 puan kaybedebilir’
2009 yerel seçimlerini hatırlatan Şener, “Adalet ve Kalkınma Partisi en düşük oyu 2009 yerel seçiminde aldı. Bu seçimlerde bir kriz hali vardı. Ama o dönemin Başbakanı Erdoğan sürekli ‘Kriz teğet geçti’ diye açıklamalar yapıyordu. Ama buna rağmen 2009 seçimlerinde Adalet ve Kalkınma Partisi yüzde 38 oy almıştı. Bir önceki seçimlerde yüzde 46 oy aldığını düşünecek olursak 8 puan oy kaybetmişti” dedi. Şu anki tablonun çok daha ağır olduğunu belirten Şener, “Bu tabloda çok rahatlıkla yüzde 15-20 oy kaybedebileceğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
‘Erdoğan’ın kafası karışık’
Şener, Erdoğan’ın kafasının karışık olduğunu söyleyerek şunları söyledi: “Erdoğan, yaptığı bir konuşmada ‘Krizler fırsatlar doğurur’ dedi. Aynı konuşmasının içinde 10-20 dakika sonra da ‘Kriz yok’ dedi. Bu krizi markete gidip alışveriş yapanlar, iş arayanlar, tarlasını ekemeyen çiftçiler, kepenk kapatan esnaflar yaşıyor. Ama krizi damat yaşamıyor, Erdoğan yaşamıyor. Kriz yoksa kendileri için yoktur.”
McKinsey ile ipler kopmadı
Erdoğan’ın “Hizmet almayacağız” diyerek iptal ettiği McKinsey anlaşmasına değine Şener, “Erdoğan, sürekli olarak IMF karşıtlığı gibi bir üslup benimsedi. Toplum hafızasının zayıf olduğu inancıyla bunu yapıyor. Erdoğan hükümeti 2 ayrı IMF anlaşmasının tamamını uygulamıştır. Bu karşıtlığı dile getirirken de IMF’den beter bir formül buluyor. McKinsey diye bir firmayla anlaşma yapıyor” dedi. Şener, Erdoğan’ı McKinsey için talimat verdiğini söylediğini ama iplerin koparıldığına dair izlenim alamadığını belirtti.
Muhalefete düşen görev
Erdoğan’ın “kriz vardır/kriz yoktur” tartışmalarıyla yapay gündemler oluşturduğuna dikkat çeken Şener, bu noktada muhalefetin güçlü bir rol oynaması gerektiğini söyleyerek, “Muhalefetin bu iktidar yapısının değişmesi gerektiğini, yoksa halkın acı çekeceğini göstermesi lazım” dedi.
‘YSK’nın meşru saydığını gayrimeşru ilan ediyor’
Erdoğan’ın “Gerekirse kayyum atarız” tehditlerine işaret eden Şener, “YSK ve savcılıkların meşru saydığı bir yapıyı peşin olarak gayrimeşru ilan ediyor. Özellikle devlet ciddiyetiyle de bağdaşmaz. İnsanların demokrasiye olan inancını tahrip eder” dedi. Erdoğan’ın bu açıklamasının tüm demokratik zemini belli bir seçmen kitlesi için yok etmek anlamına geldiğini söyleyen Şener, ”Gelecekte belediye seçimlerini ortadan kaldırmayı hesaplıyor olabilir. Şimdi söyledikleri sözleri, toplumun hazmetme kapasitesinin elverdiği dönemlerde de uygulamaya sokuyor” ifadelerini kullandı.
‘İşbirliği yapılabilir’
Şener, seçimlere yönelik ittifak tartışmalarında, HDP ve CHP’nin de içinde olacağı geniş kapsamlı bir oluşum olup olmayacağına dair şunları söyledi: “İttifaklar kurulabilir ama bu ittifakların kamuoyu algısıyla bağlantılı, hassas noktalarını da iyi izlemek gerektiğini düşünüyorum. Yerel seçimler kurumsal ittifaka elverişli değildir. Bu daha çok tabanda olacak bir şey. Her partinin kendi seçmeni sandığa giderek doğal bir şekilde oluşturacaktır. Bu partiler arası işbirliğine yönelik bazı görüşmelerin olmayacağı anlamına da gelmez. İşbirliği yapılabilir.”
‘HDP yabancılaştırılmaya çalışılıyor’
Şener, iktidar partisinin kendisine karşı olan muhalefetin bir araya gelmesini engellediğini söyledi. Özellikle HDP üzerindeki baskıya ve “HDP meşru değildir” açıklamalarına işaret eden Şener, “Sayın Erdoğan ve ittifak halinde olduğu yapılar, HDP’yi vebalaştırmaya çalışıyor. Halbuki HDP, yasal bir partidir” dedi. Muhalefet partilerinin HDP’ye yönelik bu tutuma karşı ilkesel davranmaları gerektiğini ifade eden Şener sözlerini şöyle tamamladı: “Partiler kendi ilkesel tavırlarını koymalıdır. Demokrasiden yana mısın, değil misin, hukukun üstünlüğüne inanıyor musun, inanmıyor musun?’ Bana göre ilkesel tutarlık içerisinde olmak kaydıyla birilerinin bu temel ilkesel duruma aykırı algı oluşturmasıyla da mücadele etmesi gerekir. Bu yapılmalı ama maalesef bu konuda kimseyi çok fazla cesur görmüyoruz.”